Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/342 E. 2022/396 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/342 Esas
KARAR NO : 2022/396

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (haksız fiilden kaynaklanan) davasının yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde, davalı sürücü ve —- davacıya——araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu sebeple davacının aracının hasar gördüğünü, —bilirkişi raporuna göre davalı .—– %75, davacının ise %25 kusurlu olduğunu, kaza sonrasında davacıya —- kusur durumunun belirlenmesi, sonrasında parça tedariğinin yapılması beklendiğini, araç hazır hale gelene kadar geçen tüm bu süre boyunca, aracın davacı tarafından kiraya verilemediğini, davacı şirketin — genelinde —- veya — bulunan ve — veya — —- olduğunu, —— araçlar,—- ait veya 3.kişi veya şirketlerden — olduğunu, davacı şirket bakımından araçların kullanılamamasının büyük bir kazanç kaybına sebebiyet verdiğini, söz konusu araç da tekrardan kiralanmak için hazır hale gelene kadar geçen tüm bu süre boyunca davacı şirketin —-ve bu nedenle kazanç kaybına uğradığından bahisle şimdilik —– kazanç kaybı zararının kaza tarihi olan 10/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek, davaya konu dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dava; trafik kazasına bağlı olarak hasar gören aracın kullanılamamasından kaynaklanan ikame araç bedeli zararının tazmini istemine ilişkindir.
Ticaret Mahkemeleri’nin görev alanı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1.maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi— ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” ifadesi ile sınırlandırılmıştır.
Ticari davalar ise TTK’nın 4/1.maddesinde nispi ticari davalar ve mutlak ticari davalar olarak sayılmıştır.
Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK’nın 4/1.maddesinde belirtildiği gibi her iki tarafında tacir olması ve işin her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerekir.
Mutlak ticari davalar ise TTK’nın 4/1-a maddesinde her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ile yine TTK’nın 4/1.maddesi f fıkrasına kadar sayılan yasalarda belirtilen davalar olarak sayılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3.maddesi gereği artık Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1.maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup —- tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Açıklamalardan sonra somut olay değerlendirildiğinde; görülmekte olan dava niteliği itibarı ile haksız fiilden kaynaklanmıştır. Her ne kadar davacı tacir ise de, davalı gerçek kişidir. Hal böyle olunca da Türk Ticaret Kanunu kapsamında mutlak veya nispi ticari davadan bahsedilebilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Her ne kadar görevsizlik kararı veren Asliye Hukuk Mahkemesince —- gerektiğinden sebeple mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmişse de, ——– temininden kaynaklanan zarar hesaplanırken kazaya karışan araç üzerinde inceleme yapılarak aracın kaza nedeniyle maydana gelen hasarın ne olduğu, ortalama—- gördüğü olaya ilişkin gördüğü hasarın tamir süresi boyunca —– uğradığı kazanç kaybı ——olması gerektiği hususları nazara alınarak zararın hesaplanması gerektiği hususundaki emsal üst mahkeme kararları da nazara alınarak, bu suretle eldeki davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu değerlendirilerek, karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, görev dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmakla görevli mahkemenin —- Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-Yargılama ve harç giderlerinin HMK 323 ve 331. maddeleri uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Mahkememiz tarafından karşı görevsizlik kararı verilmiş olduğundan,
a)Mahkememiz kararının süresinde ve usulüne uygun şekilde istinaf yoluna başvurulması durumunda dosyanın istinaf incelemesi için —-ADLİYE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
b)Mahkememiz kararının istinaf yoluna gidilmeden kesinleşmesi durumunda HMK 21/1.c madde hükmünde öngörüldüğü şekilde iki mahkeme arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığını gidermek ve yargı yerininin (görevli mahkemenin) belirlenmesi için dosyanın—————-BAŞKANLIĞI’NA GÖNDERİLMESİNE,
6-Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.