Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/280 E. 2023/258 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/280 Esas
KARAR NO : 2023/258

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/04/2022
KARAR TARİHİ : 21/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının, müvekkili şirket tarafından işletilen —- kendisine ait olan—– plakalı araçlar ile 60 defa ihlali geçiş yaptığını ve müvekkili şirkete 10.527,00-TL tutarında borçlandığını, davalının borca ve fer’ilerine itirazı haksız olup bu nedenle itirazın iptali talebi gereğinin hâsıl olduğunu, geçiş ücretinin tahsilat sürecinin özetle; “1.Tünelin ücret toplama sistemi tünelden geçen her aracın plakasının önden ve arkadan fotoğrafını çekmekte ve aracın plakası ile —— etiketini okumaktadır. 2.Araç geçiş yaptıktan sonra, aracın plakası sistem tarafından kesin olarak okunabilmiş ise, banka alt yapısıyla entegre çalışan ücret sorgulama sistemi yaklaşık beş dakika sonra araç sahibinin —–hesabından geçiş ücretine yetecek bakiye olup olmadığını sorgulamakta ve varsa geçiş ücretini hesaptan tahsil etmektedir.” şeklinde olduğu, müvekkili şirketin kanuni yükümlülüğü üstteki iki adımın tamamlanması ile birlikte sonlandığını, ancak, davacı şirketin tamamen iyi niyetle ve hiçbir yasal ve hukuki yükümlülüğü olmamasına rağmen; ihlalli geçiş yapıldığında geçişi müteakip etiketi kullanıcılara satan/temin eden kurumlar nezdindeki —— hesabından bilgi istemeye devam ettiğini, bu bağlamda; davalının, kendisine ait olan ——- plakalı araçlar ile takip tarihi itibariyle davacı şirketin işlettiği otoyoldan 18.10.2018 – 21.01.2021 tarihleri arasında 60 kez ihlalli geçiş yaptığını, ayrıca, bu ihlalli geçişler sonrasında her ne kadar——ücret toplama sistemi, yukarıda plakaları yazan araç plakasının bağlı bulunduğu hesaptan provizyon istemiş olmasına rağmen, provizyon istemlerinin, —— ürününün kara listede olması, üründe yeterli bakiye bulunmaması, otomatik ödeme talimatı bulunmaması, aktif—–ürünü bulunmaması ve —— ürününün iptal olması nedenleriyle banka tarafından reddedildiğini ve tahsilatların yapılamadığını, fazlaya dair her türlü haklarının saklı kalması kaydıyla yukarıda arz ve izahına çalıştıkları ve Mahkemece re’sen nazara alınacak nedenlerle; davalarının kabulüne, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin takip tarihinden itibaren takipte istenen şartlarla devamına, davalının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, her halükârda yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; —– İcra Müdürlüğü’nün —— esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
——esas sayılı dosyası celp edilip incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 10/02/2021 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde toplam 10.527,00 TL istendiği, takibin dayanağının geçiş listesi olduğu, ödeme emrinin davalıya 02/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 07/03/2021 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı dava dilekçesinde 10.527,00 TL üzerinden talepte bulunmuştur.Dava konusu ücretli ——- davacı tarafından işletildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. İhtilaf, davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı dava dilekçesinde belirtilen miktardan davalının sorumlu olup olmadığı ve geçiş ücreti ile para cezası miktarına ilişkindir.
Uyuşmazlık konularının çözümü için dosya uzman elektrik /elektronik bilirkişisine tevdi edilmiş, HMK nın 266. Maddesi gereğince alınan bilirkişi raporunda özetle; Türkiye’de bulunan otoyollar, tüneller ve köprülerden yapılan geçişlerde, geçiş yapılan araca kayıtlı eski veya geçiş tarihini izleyen 15 gün içinde açılmış yeni —–etiket hesabının bulunması halinde, cezasız dönem içerisinde geçiş ücreti bu hesapların herhangi birinden otomatik olarak tahsil edilmeye çalışıldığı, ayrıca, o an için —– hesaplarında yeterli bakiye bulunmaması durumunda yada —– sistem tarafından okunmaması halinde bile akabinde ——etiketlerinin bağlı olduğu hesaplara 15 gün içinde para yatırılması halinde bu hesaplardan geçiş ücreti çekilebilmekte ve gecikme cezası tahakkuk ettirmemekte olduğu, —— ile çalışan sistem, geçiş anında—–hesabında bakiye olmaması durumunda ve 15 gün içerisinde hesaba bakiye yüklenmesi durumunda, tahsil işlemini diğer ödenmeyen geçişlerin içinde kullanıldığından ve bazen geçiş günü bakiye yüklemesi yapılsa dahi geçmiş dönem eski geçiş ücretleri öncelikle tahsil edildiğinden geçiş için yeterli ücret hesapta kalmadığından geçiş ücretinin tahsilâtı yapılamadığı, davacı şirket tarafından, davaya konu araçların, belirtilen tarih ve saatlerde, davacı şirket tarafından işletilen —— geçtiğine dair fotoğrafların dava dosyasına sunulduğu, —– Noterler Birliğinin 27.04.2022 tarihli yazısına göre göre, —– plakalı araçların tablo-1 belirtilen geçişleri anında davalı——adına tescilli olduğu, davalı şirkete ait araçların, tablo-1’de belirtilen tarih ve saatlerde, davacı şirket tarafından işletilen —— geçtiğine dair, giriş-çıkış gişelerine ait fotoğrafların dava dosyasına sunulduğu, davaya konu araçların tablo-2’de detayları belirtildiği üzere, geçişler anında araçlara tanımlı ——- hesaplarında geçişler için yeterli bakiye olmadığı, geçişleri takip eden 15 gün içinde de geçiş için yeterli bakiye yüklemesi yapılmadığından, davacı şirket sistemi tarafından geçiş ücretlerinin tahsilatının yapılamadığı, davacı şirket alacağının, 2.105,40 TL geçiş ücreti, 8.421,60 TL (4 kat) ceza bedeli olmak üzere, Toplam 10.527,00 TL olacağı, davacı şirket tarafından talep edilen faiz, icra inkar tazminatı ve vekalet ücretinin, Mahkemenin taktirinde olduğu bildirilmiştir.——müzekkere yazılarak; davaya konu araçlar için iddia edilen geçiş tarihinde —— hesabında ne kadar bakiye olduğu, geçiş tarihinde o hesaplardan tahsilatın yapılıp yapılmadığı, belirtilen araç yönünden otoyol geçiş ücretlerinin ödenmesi için tanımlanmış otomotik ödeme talimatının olup olmadığı hususu sorulmuş yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.Davaya konu araç trafik tescil kayıtları dosya arasına celbedilmiş, incelenmesinde dava konusu araçların davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve——yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir. 6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
—— Asliye Ticaret Mahkemesince 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada, Anayasa Mahkemesi 18.01.2018 tarih, ——Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.——Karar )
Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya —– sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. ——kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.
Davacı taraf ticaret şirketi, davalı taraf da bir ticaret şirketidir. Davacı, —– bir yönüyle idare hukuk diğer yönüyle özel hukuk hükümlerine göre işlettiğine, davacı ve davalı birer tacir olduğuna ve uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden kaynaklandığına göre; huzurdaki davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesinde usûl ve kanuna aykırı bir yön yoktur. Bu açıdan değerlendirildiğinde Mahkememiz işbu davada görevlidir.
—– uygulamasında, araç sahiplerinin plaka numaralarıyla birlikte——aboneliği aldıkları (her araç plakasına ait ayrı bir abonelik), tünel, köprü, otoyol ve bağlantı yollarından geçiş sırasında araç sahibinin —–hesabında yeteri kadar bakiye bulundurması gerektiği, yeterli bakiye bulundurmayan aracın plakasının geçişten sonra her gün belli aralıklarla sistem tarafından kontrol edildiği (bakiye sorgulamasının belirli saat aralıklarıyla otomatik olarak yapıldığı), yeterli bakiye olduğunda geçiş bedelinin tahsil edildiği, bu sorgulamanın geçişten sonraki on beş (15) gün boyunca devam ettiği, on beş günün sonunda hâlen hesabında -yeteri kadar- geçiş ücretini karşılar bakiye bulundurmayan aracın geçişinin ‘cezalı geçiş’ statüsüne dönüştüğü bilinmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının özel hukuk hükümlerine tabi ticari şirket olduğu, davacıya, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için farklı hukuki rejim ve usulleri düzenleme yetkisi verildiği, davacının ihlal sebebi ile davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı, ihlalli geçiş halinde geçiş ücretinin mutlaka geçişi izleyen 15 (on beş) gün içerisinde ödenmesi gerektiği, davalının borca itiraz dilekçesinde açıkça —— ürünlerinden ödeme yapıldığının ileri sürüldüğü,—– ile ilgili bankalara yazılan yazı cevaplarının (——- olumsuz cevap vermiş olup) dosya arasına alındığı, davacının —— hesabı olduğu ve bu hesaptan ödendiği iddiası olmadığından cevap vermeyen bankaya tekrar yazı yazılmasına gerek olmadığı kanaatine varıldığı, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan ihlalli geçiş için 2.105,40 TL geçiş ücreti, 8.421,60 TL (4 kat) ceza bedeli olmak üzere, Toplam 10.527,00 TL alacaklı olduğu anlaşılmış İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerektiği, bu nedenle alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; ——- takip sayılı icra dosyasına davalının 10.527,00 TL yönünden yaptığı itirazın iptaline; takibin 10.527,00 TL alacak üzerinden aynı koşullarla aynen devamına,
2-Kabul edilen alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 719,10 TL’den peşin olarak yatırılan 127,14 TL’nin mahsubu ile 591,96 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 127,14 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 92,20 TL ilk dava masrafı, 1.500,00 TL bilirkişi gideri, 104,00 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam, 1.696,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.