Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/236 E. 2022/889 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/236 Esas
KARAR NO: 2022/889
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/03/2022
KARAR TARİHİ: 06/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —- sıralarında sürücü ——- sevk ve idaresindeki — plakalı araç ile—- üzerinde seyrederken ——kavşağına geldiğinde aracının ön kısmı ile solundan kavşağa giren sürücü ——- plakalı aracın sağ ön ve yan kısımlarına çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde davacıya ait araçta hasar meydana geldiğini, kaza sebebi ile davacıya ait araç ——- kayıtlarında %100 kusurlu bulunduğunu, ancak kaza sonrası kusur ve hasarın tespiti amacı ile, —-yapılan müracaat üzerine düzenlenen ekspertiz raporunda—– plakalı araç sürücüsünün KTK 52-a, maddesini ihlal ederek (%25) kusurlu,—-plakalı müvekkilinin ise KTK 57-C-2 ve 84/h, maddesini ihlal ederek (%75) kusurlu olduğu tespit edildiğini, ileri sürerek davanın kabulü ile, dosyanın uzman bilirkişiye tevdi ile yeniden kusur incelemesi yapılarak kusur oranlarının, hasar tutarlarının tespitine, —— tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile yeniden tespit edilecek kusur oranına göre davacının aracında meydana gelen şimdilik— hasar tutarı,— ekspertiz ücreti olmak üzere toplam —– tutarındaki maddi tazminat miktarının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu kazaya ilişkin olarak düzenlenmiş olan anlaşmalı kaza tespit tutanağının,—— tarafından değerlendirildiğini ve başvuru sahibinin kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, başvuran tarafından sunulu kusur tespit inceleme raporunda tarafların kaza tespit tutanağındaki beyanlarına sübjektif yorumlar katıldığını, olayın oluş şekli kaza tespit tutanağında belirtilenden daha farklı bir şekilde aktarıldığını, dolayısıyla söz konusu raporun hükme esas alınması mümkün olmayıp, delil olarak kabul edilmemesi gerektiğini, açıklanan sebeplerle söz konusu kazada müvekkili şirket sigortalısının herhangi bir kusuru olmadığından müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi mümkün değilse de; mahkememizce aksi kanaatte olunması halinde kusur durumunun tespiti için bilirkişi raporu alınmasına karar verilmesini, kabul manasında olmamak üzere genel şartlar gereğince müvekkili şirketin yalnızca eşdeğer parça ile anlaşmalı servislerde uygulanacak tedarik ve işçilik bedelleri ile sorumlu olması sebebiyle zararın tespitinde bu hususun da göz önünde bulundurulması gerektiğini, sonuç olarak davacının ekspertiz ücretine ilişkin taleplerinin öncelikle reddine karar verilmesini, kabul edilmemesi halinde söz konusu giderin yargılama masrafı olarak değerlendirilmesini, kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirket söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu tutulmasını, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—— tarihli makina mühendisi bilirkişi rapor içeriğine göre; sürücülerin kendi aralarında düzenledikleri maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı, taraf beyanları ve dosyada mevcut tüm bilgi ve belgeler incelenerek kaza mahallinin meskun, vaktin gündüz, görüşün açık ve sürücülerin ehliyetli oldukları, olay yeri dörtlü kavşak niteliğinde olup, kavşak kollarının trafik yoğunluğu açısından anayol-tali yol ayrımına tabi olduğunu gösteren bir işaretleme mevcut olmadığını, bu durumda kavşak kollarını eşdeğer kabul etmek gerektiğini, sürücü —- tutanaktaki beyanında “ben kendi yolumda ilerlerken —- plakalı araç sağımdan çarptı” şeklinde beyanda bulunduğunu, sürücü —- tutanaktaki beyanında “yolumda ilerlerken—–aracın çıkması sonucu kaza meydana geldi” şeklinde beyanda bulunduğunu, ———- göre eşdeğer kollu kavşaklarda sağdan gelen araçların geçiş önceliğinin mevcut olduğunu, somut olaya bakıldığında, —– plakalı aracın sürücüsü —- kavşağa geldiğinde ön ve yan cihetlerini dikkatle kontrol etmesi ve ilk geçiş hakkını sağından gelen —– plakalı araç sürücüsü —- vermesi gerekirken aksine davrandığını, 84/h maddesine göre kazanın meydana gelmesinde %75 oranında asli kusurlu olduğunu, aynı kanunun 52/a maddesine göre kavşağa yaklaşan bütün sürücülerin gerektiğinde durabilecek kadar yavaşlaması zorunlu olduğunu, ilk geçiş hakkının kendisinde olması bu kuralı değiştirmeyeceğini, sürücü —– kavşağa yaklaşırken dikkatli davranmadığını, yeterince yavaşlamadığını, olayda %25 oranında tali kusurlu olduğunu, sürücü —- kavşağa yaklaşırken hızını yeterince azaltması gerekliliğini göz önüne almayan — kusur tespitinin isabetsiz olduğunu, dava konusu —- olup meydana gelen —– kazada sağ ön çamurluk, sağ ön kapı ve sağ ön dikiz aynasından hasarlanmış ve bu parçaların değişimi gerektiğini, —- tarafından düzenlenen—–hasar tutarı belirlendiğini, —– baliğ olduğunu, hasar kalemlerine bakıldığında, aracın sağ ön ve sağ yan taraflarından aldığı darbe ile uyumlu olduğunu, parça bedelleri sistemden alınmış olup, işçilik bedelleri kaza tarihi itibariyle kadr-i marufunda olduğunu, bahse konu olayda — plakalı davacı aracının sürücüsü — %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu, —–plakalı sigortalı aracın sürücüsü —- %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu,—- plakalı araçta toplam hasar bedelinin ——, davalı tarafın bu tutarın %25 i olan — kısmından sorumlu, ekspertiz ücretinin sayın mahkemenin takdirinde kaldığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriklerine göre; —– günü sürücü —- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç sürücü ——- yönetimindeki —- aracın çarpışması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere kazada — plakalı davacı aracının sürücüsü —-%75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu, — plakalı sigortalı aracın sürücüsü—-%25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu, — plakalı araçta toplam hasar bedelinin—, davalı tarafın bu tutarın %25 i olan— sorumlu, davalı sigorta şirketince—– plakalı aracın sigorta teminatı altına alındığı, davalı sigorta şirketinin sigorta ettirenin, sigortalının kasti bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece, sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı zarar ve hasar için 6102 Sayılı TTK’nun 1409, 1427, 1459 maddeleri uyarınca tazminat ödemekle yükümlü olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ekspertiz ücreti talebi yönünden yapılan incelemede; ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak değerlendirilmesi gerekir. ———-
Davacı yanın talep etmiş olduğu ekspertiz ücreti ise yargılama giderlerinden olup bu anlamda maddi tazminat içerisinde değerlendirilemeyecektir. ——————
Bu cihette, davacı tarafça talep edilen ekspertiz ücreti alacağı, yukarıda belirtilen emsal kararlarda işaret edildiği üzere yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, yargılama giderlerinde değerlendirilmesinden sebeple tarafların leh veya aleyhinde herhangi bir vekalet ücreti hesabına konu edilmemiştir.
Dava öncesi tazminat talebi hakkında davalı sigorta şirketine —– tarihinde başvuru yapılmakla yasal olarak —- iş günü sonrası —- faiz başlangıç tarihi olarak belirlenmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; —- hasar tazminatının —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacının 295,00 TL ekspertiz ücreti talebinin yargılama gideri kısmında değerlendirilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcının başlangıçta alındığı anlaşıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 92,20 TL ilk dava masrafı, 45,75 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 295,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.432,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 991,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 06/12/2022