Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/226 E. 2022/893 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/226 Esas
KARAR NO : 2022/893

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2022
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı/borçlu, sahibi olduğu—– plakalı araçlar ile müvekkili —– tarafından——– ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçiş yaptığını; ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, davalı/borçlunun, geçiş ücreti ile ceza tutarını bugüne kadar ödemediğini, bu sebeple, davalı aleyhinde ——– başlatıldığını ancak davalı borçlunun dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş ve takibi durdurduğunu borçlunun icra takibine itirazı tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olup, söz konusu itirazı kabul etmediklerini, icra takibine yönelik itirazın iptaline ve takibin devamına; haksız ve kötü niyetli itirazı sebebiyle davalı/borçlunun, asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacı tarafından ————– davalıya ait aracın ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezası bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan—– davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
————–dosyası celp edilip incelenmiş; davacı tarafından davalı aleyhine ——— başlatılan ilamsız icra takibinde ——- asıl alacak istendiği, takibin dayanağının geçiş listesi olduğu, ödeme emrinin davalıya —– tarihinde tebliğ edildiği, davalının—- dilekçe ile yetkiye, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı dava dilekçesinde 814,50 TL asıl alacak talep etmiştir.
Dava konusu —–davacı tarafından—- konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. İhtilaf, davalıya ait aracın —– yapmadığı dava dilekçesinde belirtilen miktardan davalının sorumlu olup olmadığı ve geçiş ücreti ile para cezası miktarına ilişkindir.
Uyuşmazlık konularının çözümü için dosya uzman elektrik /elektronik bilirkişisine tevdi edilmiş, HMK nın 266. Maddesi gereğince alınan bilirkişi——-davalı taraf adına tescilli olduğunu, dava — bulunmasına rağmen bunların sadece 5 adedi dava konusuna ilişkin olduğunu, —- ürününün bulunmadığı ancak bu araçlara tanımlı —- bulunmadığına ilişkin dava dosyasında herhangi bir evraka rastlanılmadığı, ilgili mevzuat gereği 15 günlük süre içerisinde ödeme yapılmadığından 4 katı kadar ceza bedelinin davacı tarafça geçiş bedeline ilave edildiği, —- ve—- ihlalli geçiş asıl alacak bedelinin mevzuat hükümleri doğrultusunda doğru bir şekilde hesaplandığı yönünde görüş bildirilmiştir.
—–müzekkere yazılarak; davaya konu araç için iddia edilen geçiş tarihinde —– ne kadar bakiye olduğu, geçiş tarihinde o hesaplardan tahsilatın yapılıp yapılmadığı, belirtilen araç yönünden —-geçiş ücretlerinin ödenmesi için tanımlanmış otomotik ödeme talimatının olup olmadığı hususu sorulmuş yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davaya konu araç —dosya arasına celbedilmiş, incelenmesinde dava konusu araçların davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar—– devredilen —– veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden,—- tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken——– sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan——— ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, —- sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
—- 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin — açılan davada, —- sayılı kararında “….—- veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…… kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün—- ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…..” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.—
Geçiş esnasında ödeme olmadığında—— alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. —çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.
Davacı taraf—- davalı taraf da bir —- Davacı,—-hukuk diğer yönüyle özel hukuk hükümlerine göre işlettiğine, davacı ve davalı birer tacir olduğuna ve uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden kaynaklandığına göre; huzurdaki davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesinde usûl ve kanuna aykırı bir yön yoktur. Bu açıdan değerlendirildiğinde Mahkememiz işbu davada görevlidir.
—- uygulamasında, araç sahiplerinin plaka numaralarıyla birlikte—– (her araç plakasına ait ayrı bir ——– araç sahibinin —- kadar bakiye bulundurması gerektiği, yeterli bakiye bulundurmayan aracın plakasının geçişten sonra her gün belli —-tarafından kontrol edildiği——olarak yapıldığı), yeterli bakiye olduğunda geçiş bedelinin tahsil edildiği, bu sorgulamanın geçişten sonraki on beş (15) gün boyunca devam ettiği, on beş günün sonunda hâlen hesabında -yeteri kadar- geçiş ücretini karşılar bakiye bulundurmayan aracın geçişinin ‘cezalı geçiş’ statüsüne dönüştüğü bilinmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının özel hukuk hükümlerine tabi ticari şirket olduğu, davacıya, 4046, 3465 ve 3996 sayılı Kanunlar çerçevesinde—- devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı—- verildiği, davacının ihlal sebebi ile davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı, ihlalli geçiş halinde geçiş ücretinin mutlaka geçişi izleyen—–değişiklik ile “…geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden,—– tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmündeki “—-şeklinde değiştirildiği, yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibari ile geçiş ücreti davalıdan tahsil edilmediğinden bu durumdan davalının da faydalandığı, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan —- alacak tutarı kadar alacaklı olduğu anlaşılmış İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerektiği, bu nedenle alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Davanın KABULÜ ile,—- sayılı dosyasında davalı/borçlunun 814,50 TL asıl alacak yönünden itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte icra takibinin DEVAMINA,
2)İptaline karar verilen 814,50 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 80,70 TL’nin başlangıçta alındığı anlaşıldığından yeniden harç alınmasıne yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafça sarfedilen 92,20 TL ilk dava masrafı 121,25 TL tebligat müzekkere, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.013,45 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6- Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- göre belirlenen 814,50 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9-Arabuluculuk aşamasında yapılan —– davalı taraftan, tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.