Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/215 E. 2023/99 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/215 Esas
KARAR NO: 2023/99
DAVA: 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ: 23/03/2022
KARAR TARİHİ: 31/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili bankanın —– ile davalı kredi lehtarı —-arasında —– akdedildiği, işbu sözleşmeye istinaden taksitli kredi ve şirket kredi kartı kredisi kullandırıldığı, verilen kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi üzerine —– yevmiye nolu ihtarname ile hesabın kesilip kat edildiği, verilen (7) günlük süre içinde borcun ödenmemesi üzerine bu kez —— sayılı dosyaları ile nakdi alacağın tahsili için ilamsız icra takibi açıldığı, davalı asıl borca, işlemiş faize ve faiz oranına itiraz ettiği ve takibin durduğu beyan edilerek, dava dışı kefillerin itirazlarının süresi için olmadığı için işbu davanın sadece —–firması aleyhinde açıldığını, temerrüt faizi —- uyarınca —- oranında belirlendiği,—- sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yoluyla açılan icra takibine konu olan —– plakalı aracın —-satışta —- bedelle 3.şahsa satıldığı, bu satıştan kesintiler sonrasında —– net tahsilat sağlandığı, ayrıca —- çalıştığı kurumdan dava tarihine kadar 3.792,20 TL maaş kesintisi yapıldığı, işbu kesinti tutarı borca mahsup edilerek huzurda görülmekte olan davanın kapak hesabına göre ikame edildiği, müvekkili bankanın 261.079,53 TL alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.

SAVUNMA:Davalı taraf usulüne davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ——- sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
—- esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı-takip alacaklısı tarafından davalı-takip borçlusu aleyhine 01/09/2020 tarihinde asıl alacak + işlemiş faiz + gider vergisi+ masraf toplamı 245.731,50 TL tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğe çıkartıldığı, davalı borçlunun 18/09/2020 tarihli itiraz dilekçesi sunulduğu, itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
15/09/2022 tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre; davacı banka ile davalı kredi lehtarı/borçlusu—–arasında ——-akdedildiği, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan, davacı bankanın davalı hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiği, takip tarihi ile dava tarihi aralığında yapılan ödemeler nazara alınarak hem takip ve hem de dava tarihi itibariyle yapılan terditli/seçenekli hesaplama sonuçlarının ayrı ayrı belirlendiği, Sayın Mahkemece raporun benimsenmesi halinde, dava tarihinden itibaren asıl alacak tutarı —- tamamen ödeninceye kadar yıllık %37,20 oranında işleyecek sözleşmesel temerrut faizi ve bunun %5 gider vergisi ile birlikte istenilebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 88 ve 120. maddelerindeki faizle ilgili sınırlama tacirlerin ticari işleri hakkında uygulanmaz. Zira, 6102 sayılı TTK’nın 8/1. maddesi hükmüne göre “ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir.”. Somut olayda; dayanak sözleşme “genel kredi sözleşmesi” olup, kullandırılan kredilerin ticari nitelikte olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 88. ve 120. maddeleri hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağı, sözleşmede belirtilen oranda akti ve temerrüt faizi talep edilebileceği anlaşıldığından, bilirkişi raporu ile belirlenen faiz oranı hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan rapor içeriğine göre; davalılar aleyhine —– dosyası üzerinden —- üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, —– rehnin paraya çevrilmesi yoluyla açılan icra takibine konu olan —- plakalı aracın satışından kesintiler sonrasında —- net tahsilat sağlandığı, —– çalıştığı kurumdan dava tarihine kadar 3.792,20 TL maaş kesintisi yapıldığı, işbu kesinti tutarı borca mahsup edilerek huzurda görülmekte olan davanın kapak hesabına göre ikame edildiği belirtilerek davacı bankanın 261.079,53 TL alacak üzerinden itirazın iptaline yönelik eldeki davanın açıldığı, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmadığı dönemde, borçlunun itiraza konu borcu kısmen veya tamamen ödemesinin mümkün olduğu, bunu engelleyen herhangi bir yasa maddesi bulunmadığı, takibe konu borcun kısmen ödendiği durumlarda ödenmeyen borç tutarına yönelik itirazın iptali davasında, itirazdan sonra ödenmiş olan miktar bakımından itirazın iptalinin istenilmesinde hukuki yararın mevcut olmayacağı, sonuç itibariyle, icra takibinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılması halinde, yapılan bu ödeme düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava açılması gerektiği, bu kapsamda öncelikle, takip tarihi itibariyle tespit edilen alacak tutarına, takip tarihinden sonra, takip ile birlikte temerrüdün başladığı kabul edildiğine göre, ödeme tarihine kadar işleyen faiz tutarı, icra vekalet ücreti, icra masrafları eklenmek suretiyle bulunacak toplam alacaktan, TBK’nun 100. maddesi gereği, kısmi ödemelerin öncelikle fer’i alacaklardan düşülerek, davacının itirazın iptali davası açmakta ve miktarın tespiti ile davacının alacağının varlığı ve miktarı tespit edilmesi gerektiği —— hazırlanan bilirkişi raporunda eksiklikler bulunduğundan resen hesaplama yapılarak sonuca gidildiği, buna göre; takip tarihi itibariyle denetime elverişli ve hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğine göre asıl alacak olan —- üzerinden hesaplanan vekalet ücretinin—- tahsil harcının —– olduğu, —- başvurma harcı, —-masraf, — takip tarihi ile ödeme tarihi arası işlemiş faiz, —-olmak üzere ferilerin toplamının —- olarak hesaplandığı, asıl alacak ile birlikte— tekabül ettiği, yapılan —- ödemenin mahsubu sonucu ise davacının dava tarihi itibariyle 202.896,35 TL asıl alacağının bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşıldığından alacak ( 202.896,35 TL) üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; davalının——esas sayılı takip dosyasında 202.896,35 TL asıl alacak üzerinden itirazının iptaline, takibin asıl alacak 202.896,35 TLne %37,20 oranında faiz işletilmek suretiyle devamına, arta kalan talebin reddine,
Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler var ise icra müdürlüğünce infaz aşamasında gözetilmesine,
2-Alacak ( 202.896,35 TL) üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 13.859,85 TL’nin başlangıçta yatırılan 3.167,73 TL peşin harcın mahsubu ile 10.692,12 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça ödenen 3.167,73 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça sarfedilen 92,20 TL ilk dava masrafı, 97,50 TL tebligat müzekkere gideri, 1.250,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.439,70 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%78 kabul) 1.116,29 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 31.405,49 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, 1.029,60 TL sinin davalıdan, geri kalan 290,40 TL sinin davacı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,———- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/01/2023