Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/111 E. 2022/778 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/111 Esas
KARAR NO : 2022/778

DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 14/02/2022
KARAR TARİHİ : 03/11/2022

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre —— yargılama yetkisini kullanan bağımsız —, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; asıl borçlu ve kefil aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, keşide edilen ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığını, itirazın mesnetsiz,—— maksatlı, alacağın tahsilini—–olduğunu, malvarlıklarını kaçırma girişimi içinde bulunacakları anlaşıldığından, teminat bulunmaması nedeniyle teminatsız olarak ihtiyaten haczine karar verilmesi gerektiğini, —- alınamadığını, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalıların davaya cevap dilekçesi sunmadıkları görülmüştür.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
————- sayılı dosyasının tetkikinde;
Davacı alacaklı tarafından, davalı —- temerrüt faizi, —- alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir.—–, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Taraflar arasında icra takip dayanağı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun ödenmediği iddiası ile davacı banka tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalıların yasal süre içerisinde icra takibine konu borca itiraz ettiği hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, takip tarihi itibarıyla davacı ——— kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı, alacak var ise miktarı ve bu alacağın davalıdan talep edilip edilemeyeceği, davalının icra takibine itirazının haklı olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Tüm Dosya Münderecatı Kapsamında;
Davacı—- ———— kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye —— kadar müteselsil—— atıldığı, kefalet imzasının 6098 Sayılı TBK’nın 583 ve 584 maddelerinde belirtilen şekil şartlarını taşıdığı,
—- vadeli, aylık % 1,65 sabit faiz oranlı, —- döneme ait faiz tutarının—– tutarında taksitli ticari kredi kullandırıldığı,
Takipteki meblağlarla uyuşmayan — ihtarnamesinin hesabın kat edildiğine dair sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen ——–; ——– kapsamında bankanın asıl borçlu ——- 12 ay vadeli, aylık % 1,65 sabit faiz oranlı, ilk iki ay ödemesiz, ödemesiz döneme ait faiz tutarının anaparaya ilave edildiği, —— tutarında taksitli ticari kredi kullandırıldığı,
———— sözleşmeyi imzaladığı, kredi geri ödemelerinin yapılmaması üzerine—- takibe geçtiği, ——– dosyaya sunduğu ihtarnamenin ——– olduğu, dava konusu kredi ile ilgisinin bulunmadığı, dolayısıyla vadesi gelip——- haricinde muacceliyet ve temerrüdün oluşmadığı,
———olmak üzere toplam —– üzerinden takibe geçtiği, ancak belirtildiği üzere, ihtamame keşide edilmemesi nedeniyle vadesi gelip ödenmeyen —-tüm müşteri —– açısından muacceliyet ve temerrüdün oluşmadığı,
Asıl alacağın, ——- olmak üzere ————–
Takip talebine bağlı kalarak faizler ve fer’ileri dahil olmak üzere ——- olduğu, ancak takip tarihinden sonra müşterinin ödeme yaptığı,
Takip tarihinden tahsil edileceği tarihe kadar yıllık takip tarihi itibarı ile kesinleşen oran olan % 20,15 oranından temerrüt faizi hesaplanması gerektiği,
——— ödemelerin müşteri borcundan düşmesi gerektiği, yapılan ödemeler nedeniyle dosyakapak hesabında —– tarafından dikkate alınması gerektiği, her ne kadar vadesi gelmemiş müşteri borcu için takip tarihi itibarı ile muacceliyet oluşmamışsa da, takip tarihi itibarı toplam tutar üzerinden ———- banka kayıtlarında müşteri borcunun ———- düştüğü, belirtilmiştir.
Bu kapsamda, —— vadeli, aylık % 1,65 sabit faiz oranlı, ilk iki ay ödemesiz, ödemesiz döneme ait faiz tutarının —— ilave edildiği, ——— —– ——- kullandırıldığı, ———- alacağının ödenmemesi üzerine—– dosyası nezdinde takip başlattığı, takip konusu borcun kat edildiğine ilişkin herhangi ——– sunulmadığı, takipteki meblağlarla ——- ihtarnamesinin hesabın kat edildiğine dair sunulduğu, sunulan kat ihtarnamesinin mahkememiz dosyasına ilişkin olmadığı,
Kat ihtarından tebliğe kadar akdi faiz, kat ihtarının tebliğinden takip tarihine kadar temerrüt faizi işletilebileceği,
Davacının takip talebinde sadece temerrüt faizi talebinde bulunduğu, kat ihtarı ve tebliği bulunmaması nedeniyle takip öncesi temerrüt faizi istenemeyeceği ve yine takipte akdi faize ilişkinde istem bulunmaması nedeniyle, taleple bağlı kalınılarak asıla alacak miktarı yönünden yerinde bulunan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile davalının takibe itirazının —— yönünden iptaline karar verilmiştir.
——– yapılan ödemelerin ise infaz aşamasında değerlendirilmesine karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart
değildir.———-
Bu kapsamda, alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davalının ——–Esas sayılı dosyasında vaki itirazının KISMEN İPTALİ ile,
2-Takibin ———– alacak, üzerinden aynen DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Alacağın %20 sine tekabül eden icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4——– dava sonrası yapılan ödemelerin takip dosyasında infaz aşamasında değerlendirilmesine,
5-Hüküm altına alınan miktar üzerinden——- mahsubu ile bakiye ———karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– davanın kabul edilen miktarı—— vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ———– yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan ———– davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalılarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
10———– ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı