Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/99 E. 2022/291 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/99 Esas
KARAR NO : 2022/291

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 29/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- davacı— poliçesi ile sigortalı olduğunu——karıştığı kazanın meydana geldiğini,—– meydana gelen hasarın tazmini için başvuru yapıldığını,—– ödendiğini, yapılan ödeme ile TTK. madde 1472 gereği sigortalının haklarına halef olunduğunu, ödenen tutar için davalı şirkete başvurulduğunu, başvurunun muafiyet uygulanması gerektiği gerekçesiyle reddedildiğini, onarımın davacının uygun bulduğu serviste yapıldığını, buna istinaden —- sayılı dosyası ile davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığını, itiraz ile takibin durduğunu, alacağın likit olduğunu belirtmiş—— davalı borçluların itirazının iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; takip tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde dava açılmadığından ve kaza tarihinden itibaren 2 yıllık süre dolduğundan davanın zamanaşımından reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından muafiyet indirimi uygulanmadan ödeme yapıldığını, davacı—- söz konusu ödemenin rücu edilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından alacağın temlik alındığına ve başvuru yapıldığına dair belge sunulmadığını, kusur oranlarının tespiti için dosyanın — gönderilmesi gerektiğini, davalının zarardan poliçe teminat limiti ile sorumlu olduğunu, icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini belirtmiş; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından muafiyet indirimi yapılmadan ödeme yapıldığını, temlike dair bir belge sunulmadığı, kusur oranlarının tespiti için dosyanın —- gerektiğini, davalının —- hareketinin bulunmadığını, alacağın likit olduğundan bahsedilemeyeceğini belirtmiş; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacı—- tarafından dava dışı sigortalıya yapılan hasar ödemesinin TTK. 1472 hükmü gereği halefiyete dayalı olarak davalılardan tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki —– aracın çarpışması neticesinde—- plakalı araçta zarar meydana gelip gelmediği,, zarar ile kazanın uyumlu olup olmadığı, zararın oluşumunda tarafların kusur durumu ve oranlarının ne olduğu, kaza nedeniyle ortaya çıkan zararın miktarı ve davalının — bu zarardan sorumlu olup olmayacağı, dava dışı sigortalıya yapılan ödemenin kadri maruf olup olmadığı,—sayılı dosyasına yapılan itirazın yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
— dosyası içeriğine— başlatılan takibin alacaklısının davacı—- davalı ——- olduğu, asıl alacak ile işlemiş faiz toplamı —– tutarındaki alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı——- tebliğ edildiği, borçlular——-dilekçelerinde borca itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Somut olayda, davaya konu trafik kazası —– meydana gelmiş; davalı vekilince usulüne uygun şekilde zamanaşımı definde bulunulmuştur. TBK. 154 maddesi gereği alacaklı, icra takibinde bulunmuşsa zamanaşımı kesilir. İcra takibi, olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı—- başlatılmış olup, zamanaşımı definin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—- plakalı aracın davalı—– olduğu görüldü.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; ————başlama—– —– olduğu görüldü.
—– incelenmesinde; ——davalı ——-başlama ——– görüldü.
Bilirkişiler——- tarihli raporda; kazanın meydana——– %100 oranında kusurlu olduğu,—— sürücüsü ——- kusurunun bulunmadığı, dava dışı—– kadri maruf olduğu, iskonto indirimi uygulanmadan ve—- edilerek hesaplanan hasar bedelinin — olduğu mütalaa edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere — sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, —kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın —- altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde,— teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise “İşleten ve araç işleticisi — veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, — Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, — şeklinde ifade edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için yapılan yargılama sonucunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı sigortalıya yapılan 37.896,48 TL ödemenin kadri maruf olduğu, hasar bedelinin hesaplanmasında iskonto indirimi yapılmaması ve— gerektiği, davalı —— işleten davalı —— hesaplanan zarardan sorumlu bulunduğu, hesaplanan işlemiş faiz talebinin de yerinde olduğu, alacağın likit ve belirlenebilir olmadığı anlaşıldığından; aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne;
—– takip dosyasında davalı borçlular tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin aynen (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına (borçlu —– poliçe limiti ile sınırlı sorumludur),
Koşulları bulunmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.649,95 TL karar ve ilam harcından 662,49 TL peşin harç ve 15,32 TL tamamlama harcının mahsubuna, bakiye 1.972,14 TL karar harcının davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — hesaplanan 5.818,96 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 662,49 TL peşin harç ve 15,32 TL tamamlama harcı toplamı: 677,81 TL ile 2.223,75 TL yargılama giderinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
6-Dava şartı ——– kapsamında —– arabuluculuk ücretinin davalılardan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için —- yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi İlgili — incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.