Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/807 E. 2023/420 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/807 Esas
KARAR NO : 2023/420

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/12/2021
KARAR TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —–almış olduğu kredi kartından müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında davalı yanca müvekkiline ait olmayan poliçe bedellerinin tahsil edildiğini, müvekkilinin haksız tahsil edilen bedelin iadesinin istendiğini ancak davalının haksız tahsilatları iade etmemesi üzerine—- İcra Müdürlüğü —- Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini beyan ederek davalının yapmış olduğu itirazın iptaline takibin devamına davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.—-. İcra Müdürlüğü —-Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine 21/12/2020 tarihinde 3.332,00 TL asıl alacak 1.567,23 TL işlenmiş faiz olmak üzere toplam 4.899,23 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı ödeme emrinin 25/12/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği borçlunun 29/12/2020 tarihinde süresinde borca itiraz ettiği takibin durduğu itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
—– müzekkere yazılarak davacıya ait kredi kartının hesap hareketleri istenilmiş olup gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı Sigorta Şirketine müzekkere yazılarak davacı ile yapılmış bir sözleşme bulunup bulunmadığı sözleşme var ise onaylı örneğinin mahkememize sunulması istenilmiş olup davalı tarafça müzekkere cevap verilmemiştir.
Dosya rapor tanzim etmek üzere sigorta bilirkişisine tevdi edilmiş olup sigorta bilirkişisi hazırlamış olduğu raporda özetle; dosyaya sunulan belgelerden davacının bildirmiş olduğu kredi kartından kesinti olmadığını ancak bankadan gelen yazı cevabından —- ait —– alınmış —– numaralı kredi kartı olsa da, banka tarafından iletilen ekstrelerin davacıya ait —-nolu kredi kartı ve bu kredi kartına bağlı kartlar olduğu, sadece bir adet 903,39 TL tutarın alt kredi kartı olan —– nolu hesaptan çekilmiş olduğu, diğer tutarların davacıya ait karta bağlı —- adı altında —– no’lu karttan çekilmiş olduğunu, kredi kartından haksız olarak 3.101,65 TL çekildiğini beyan etmiştir.
Dava, kredi kartından çekilen tutarın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı şirket arasında sigorta sözleşmesi kurulup kurulmadığı, davacı adına veyahut talimatı ile poliçe düzenlenip düzenlenmediği, davacıdan hangi tutarda ödeme alındığı, ödemenin davalı hesaplarına geçip geçmediği, alınan tutarın yerinde olup olmadığı, bu itibarla —. İcra Dairesi —-sayılı takip dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı ve yasal deliller hep birlikte değerlendirildiğinde davalının davacıya ait banka kartlarından 3.101,65 TL tahsilat yaptığı bilirkişi raporu ile sabit olup davalı taraf iş bu kesintilerin dayanağı olan sözleşmeyi sunmayan davalı taraf iş bu kesintilere ilişkin davacının bilgilendirildiğini de ispatlayamamıştır. Öte yandan davalı taraf davacının iddiasını ispatlayamadığını bildirmiş olduğu kredi kartından kesinti olmadığını beyan etmiş ise de kesinti yapılan kartın yine davacı tarafa ait olduğu ve davacının bildirdiği karta bağlı alt kart olduğu anlaşılmıştır.Tüm bu nedenlerle davacının davasında 3.101,65 TL alacak yönünden haklı olduğu kabul edilmiştir.
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. (Yargıtay—.HD——Bu kapsamda somut olayda, alacağın likit olduğu ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi şartları gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen KABULÜ ile;
1-Davalının —-. İcra Dairesi—– Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 3.101,65 TL asıl alacak yönünden aynen devamına fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 211,87 TL harçtan peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 152,57 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.101,65 TL nisbi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç toplamı: 118,60 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden 955,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu —-(Sicil no:—) Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,Gerekçeli mahkeme kararının taraflara bilahare tebliğ edilmek üzere miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.