Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/797 E. 2023/939 K. 21.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/797 Esas

KARAR NO:2023/939

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ: 02/06/2017

KARAR TARİHİ: 21/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,
Müvekkili şirket ile dava dışı borçlu ————– arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu, taraflar arasında yürütülen ticari ilişki nedeniyle oluşan cari hesap borcunun müvekkili tarafından tahsil edilememesi nedeniyle müvekkili lehine ——–tarafından tesis edilen davalı —– adına kayıtlı —- üzerindeki ———– bedelli ipoteğin paraya çevrileceğinin taşınmaz sahibine ihtar edildiğini, yapılan ihtara rağmen davalı borçlunun borcunu müvekkiline ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine ——- sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi sonucunda takibin durduğunu, takibe yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olarak yapıldığını ileri sürerek davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazın iptalini, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı borçlu üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
İpotek belgesinde yer alan şirketin——-vergi numarasına kayıtlı ——- olduğunu, davacının dava dilekçesinde borçlu olduğunu ifade ettiği şirketin ise —- sicil numarasına kayıtlı müvekkili ————olduğunu, bahsedilen bu iki şirketin farklı şirketler olduğunu, müvekkilinin dava dilekçesinde belirtilen ipoteğe istinaden davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı uhtesinde bırakılmasını talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, ipoteğin paraya çevrilmesine yönelik başlatılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir
Mahkememizce uyuşmazlık; davacı şirket ile dava dışı ——arasında kurulan ticari iş ilişkisi nedeniyle oluşan cari hesap borcunun tahsil edilip edilmediği, dava dışı bu şirketin cari hesap borcu için davalı adına kayıtlı —– taşınmaz üzerine davacı tarafından —— bedelli ipotek konulup konulmadığı, bu borçtan kaynaklı konulmuş ise davacının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yaptığı icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı şeklinde tespit edilmiştir.Eldeki dava önce Mahkememizin — Esas sırasına kaydedilmiş, —- karar numaralı karar ile; asliye hukuk mahkemesinin görevli olması nedeniyle Mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş, dosya —- kaydedilmiş, ilgili Mahkemece —– tarihli karar ile davacının davasının reddine dair karar verilmiş, karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine ——-sayılı kararı ile; davanın nisbi ticari dava olması nedeniyle görevsiz mahkemece karar verildiğinden bahisle kararın kaldırılmasına karar verildiği, davanın tevzi işlemi sonrası Mahkememizin işbu esas sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır.—– esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —- tarihinde davacı tarafından dava dışı —- davalı aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip olduğu, takibin —— ipotek asıl alacağı ile—- işlemiş faiz alacağı toplamı —- tahsili için başlatıldığı, davalı borçlunun — tarihli borca itiraz dilekçesini sunması üzerine takibin işbu borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği, itiraz evrakının davacı- alacaklıya tebliğ edilmediği, bu haliyle eldeki davanın yasal 1 yıllık sürede açıldığı anlaşılmıştır.Davacının dava değeri olarak300.000,00 TL gösterip, sonuç ve talep kısmında itirazın iptalini talep ettiği görülmekle dava değeri açıklattırılmak suretiyle eksik harç tamamlattırılmıştır. Takip konusu ipotek senedinin incelenmesinde; davalı —- adına kayıtlı —- taşınmaz üzerindeki — tarihli ve —– bedelli ipotek olduğu, 1 nolu bentte davalı tarafça, ——arasında münakid —- tarihli bayilik sözleşmesi kapsamında —– teminatını teşkil etmek üzere ve ayrıca ———- protesto olan bonove çeklerin ve taahhütlerin velhasıl sebep ve ciheti ne olursa olsun adı geçen alacaklı —– doğmuş ve doğacak tüm borçlarından —-kadar kısmı ile —- teminen taşınmaz malın —— teminat olarak ——– tarafından bildirilene kadar ipotek vermeyi kabul ve taahhüt edildiği, —– nolu bentte ipotek edilen taşınmazın —– tarihli bayilik sözleşmesinde belirtilen borçların tamamından sorumlu olunacağını ve borcun tamamı bitmeden ipoteğin fekkinin hiçbir şekilde istenemeyeceğinin peşinen kabul edildiğinin yazılı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile dava dışı —— tipi bayilik sözleşmesi imzalandığı görülmüştür.
Davacı tarafından açılan tapu kaydında düzeltim davasının görüldüğü ——– dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı —– tarafından davalılar —- kayıtlı taşınmaz üzerindeki —– numarası ile düzenlenen ipotek belgesine ait resmi senetteki mevcut şirketin ibaresinin —– düzeltilmesi talepli açıldığı, mahkemece — tarihli karar ile; dahili davalı —–Tarafından sözleşmesunulmadığı, senette ünvanı yazılı —— tarihinde kuruluş tescili yaptırdığı, ipotek senedinindüzenlenmesinden sonra kurulması söz konusu resmi senette ipotek alacaklısı gösterilmesinin maddi hata sonucu sehven olduğunu destekler nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.— yazı cevabına göre;—– ilk tescil tarihinin —- olduğu, temsilcisi olarak—– anlaşılmıştır.Davacı taraf dava dışı —–cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine yapılan takibe ipotek borçlusu davalının itirazının iptali amacıyla eldeki davayı açtığı, davalı taraf savunma olarak; ipoteğin dava dışı —- tarafından kurulacak olan ——— doğacak borçlarına istinaden teminat olarak verildiğini, ipotek belgesinde adı geçen bu şirketin vergi numarasının yer almadığını, bu durumun, firmanın sözleşme tarihinde halen kurulmamış olmasından kaynaklandığını, davacı vekilinin borçlu olduğunu iddia ettiği şirketin ise, ——olup farklı bir şirket olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sorumlu tutulmasının hukuken mümkün bulunmadığını belirttiği, dosyada bulunan —-yazı cevabına göre dava dışı —- kurucusu olduğu——- tarihinde kuruluşunun tescil edildiği, şirket ——–olduğu, bayilik sözleşmesinin tarafı durumunda olan, —–sicil numarasının ——- kuruluş tarihinin ise —– olduğu, davacı ile dava dışı ———arasında imzalanan — tarihi ise, —- olduğu, bu durumda —– henüz kurulmadan bu şirket lehine ipotek işlemi yapılmasının hukuken mümkün olmadığı, davacı tarafın açtığı tapu düzeltim davasının sonucunda verilen kabul kararı dagözetildiğinde dava konusu ipoteksözleşmesinde kastedilen gerçek borçlunun dava dışı ——- olduğunun kabul edilmesi gerektiği anlaşılmış ve alacak talebi hakkında inceleme yapılmıştır. Görevsizlik kararı verilen dosyada aldırılan —– tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre; davacı yan vekili tarafından incelemeye sunulan —– yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, dava dışı—– tarafından ticari defter ve belgeler ibraz edilmediği, davacıya ait ticari defterler incelendiğinde—– davacıya borçlu olmadığı, —– cari hesap alacaklı olduğu, icra takibinde yer alan ——– yevmiye nolu ipotek belgesinde yer almadığı, resmi senetincelendiğinde de ipoteğin, borçlu olarak gösterilen ——– borçlarına istinaden verilmediği belirtilmiştir.Dava dışı —— tebliğ edilen muhtıraya rağmen defterlerini inceleme için sunmadığı belirlenmiştir. Davacının dava dışı asıl borçlu—- cari hesap alacaklı olduğu, borçlu —– yapılan icra takibine de itiraz etmeyerek takibi kesinleştirdiği, bu haliyle borcu kabul etmiş sayılması gerektiği, davalı —- dava dışı —– doğmuş veya doğacak borçlarından sorumlu olduğuna ilişkin davacı şirket lehine toplam ——- ipotek verdiği ve cari hesap borcunun ödenmemesi halinde bu ipoteklerin paraya çevrilmesi suretiyle ödeneceğini kabul ettiği, ayrıca, davacının kesin delil gücüne sahip olan ticari defterlerinde yer alan kayıtlara göre, davacının davalıdan alacağının bulunduğu, davacı tarafından paraya çevrilmesi yolu ile tahsilinin davalıdan talep edilebileceği anlaşılmakla asıl alacak yönünden davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiştir.Davacının faiz alacağı talebinin incelenmesinde; davacı şirketin, —- ve davalı — keşide ettiği ihtarnamede özetle;—– ait cari hesap borcunun ödenmemesi sebebiyle ipotek altına alınan toplam —– tebliğden itibaren 7 gün içinde ödenmesi” bildirilmiş olup, ihtarnamenin davalı- borçluya —– tarihinde tebliğ edildiği, tanınan 7 günlük süre sonunda davalının 05/01/2017 tarihinde temerrüde düştüğü, resen ——–yapılan hesaplama sonucu 6.093,75 TL faiz alacağının bulunduğu, taleple bağlı kalınarak 5.930,14 TL faiz alacağına hükmetmek gerekmiş, davacının alacağı likit olduğundan % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULU İLE
——-esas sayılı dosyasına davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ticari faiz işletilmek suretiyle, 300.000,00 TL asıl alacak ile 5.930,14 TL faiz olmak üzere toplam 305.930,14 TL üzerinden devamına,
Hükmolunan alacağın %20 si icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 20.898,08 TL’den peşin olarak yatırılan 3.593,60 TL peşin harç ile 102,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile 17.202,48‬ TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 3.593,60 TL peşin harç ile 102,00 TL tamamlama harcı toplamı 3.695,60 TL davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 1.500,00 TL bilirkişi, 392,50 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.928,50 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 47.889,52 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ——– sayılı dosyasının iadesine,
8-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/11/2023