Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/744
KARAR NO : 2023/548
DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/11/2021
KARAR TARİHİ : 19/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, dava dışı —–. ile ticari ilişkilerde bulunduğu, bu ilişkiler esnasında tanışmış olduğu —- sahibi ve münferiden yetkilisi olduğu —- ortak olmasını teklif ettiği, bu teklifi akabinde, dava dışı — devredilmiş olan şirket pay senetlerini —-, müvekkilinin, şirketin %3’üne karşılık gelen şirket pay senetlerin tutarlarını ödeyerek aldığı, müvekkilinin, davalılarla şirket ortağı olduğu düşüncesi ile kendine ait bir takım belgeleri ve dökümü yapılan emre muharrer senetleri gerek takibi gerekse saklanması için dava dışı —-teslim edildiği, bunların 31.12.2019 Tanzim, 15.01.2020 vade tarihli 550.000 TL bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 21.02.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 26.03.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 27.04.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 22.05.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 22.06.2020 vade tarihli 50.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim, 17.07.2020 vade tarihli 50.000 EURO bedelli senet, 31.12.2019 Tanzim 21.08.2020 vade tarihli 50.000 EURO bedelli senet olduğu, müvekkilimim, davalı tarafından aleyhine başlatılan icra takiplerini öğrendiğinde —- Noterliği’nin 01.04.2021 keşide tarihli —yevmiye numaralı ihtarnamesi ile dava dışı —- ile ve yetkilisi —- mezkur bonoların iadesini talep ettiği, davalının, zikredilen emre muharrer senetlerden 31.12.2019 Tanzim, 15.01.2020 vade tarihli 550.000 TL bedelli senedi—- Şirketinden muvazaalı şekilde ciro ile alarak,—. İcra Müdürlüğü’nün — Esas numarası ile takip başlatılarak müvekkilinin —-. bankasındaki hesabında bulunan 731.806,81 TL tutarındaki mevduatın haczedildiği, müvekkilinin,—-bulunan mevduatlarından 21.146,03 TL tutarındaki parasına haciz konulduğu, davalının, 31.12.2019 Tanzim, 21.02.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet ile ilgili de aynı şekilde muvazaalı ciro yaparak—- İcra Müdürlüğü’nün —Esas numaralı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığı, müvekkilinin, banka hesaplarına konulmuş olan hacizi öğrendiğinde, dava dışı —- aradığı ve saklanması ve takibi için vermiş olduğu huzurdaki dava konusu ile ilgili bono ile ilgili neden kendisine takip yapıldığını sorduğunda, —mezkur bononun — sahibi olan —tarafından alındığını ve dava konusu bono ile ilgili aralarında anlaşmazlık olduğunu ve bu anlaşmazlıktan dolayı —- ile aralarında ceza soruşturmasının devam etmekte olduğunu beyan ettiği, huzurdaki dava ile ilgili taraflarınca davalı ile ilgili —-icra Müdürlüğü’nün —-esas sayılı dosyasına konu senet nedeni ile borclu olmadığına dair menfi tespit talebi ve ödenen bedelin istirdadı talebi ile — Arabuluculuk Bürosuna —- başvuru numarası ile başvuruda bulunulduğu, anlaşmaya varılamamış olduğu, istirdat davasına konu bono ve dilekçede zikredilen diğer bonolar ile ilgili —– Arabuluculuk Bürosuna —-Başvuru numarası ile taraflarınca yapılan başvuruda, —-arabuluculuk dosyası ile arabuluculuk süreci başlatılmış olduğu, bu arabuluculuk sürecinde görüşme yapılan —-huzurdaki dava konusu bono ve diğer bonolar ile ilgili müvekkilinin mezkur bonolar ile ilgili borcunun bulunmadığını ve mezkur bonoların çalındığını beyan ettiği, dava dışı 31.12.2019 tanzim, 21.02.2020 vade tarihli 40.000 EURO bedelli senet bono ile ilgili —Arabuluculuk Bürosuna — Başvuru numarası ile tarafımızca yapılan başvuru,—arabuluculuk dosyası ile arabuluculuk süreci başlatıldığı, bu arabuluculuk sürecinde görüşme yapılan davalı ve dava dışı –Yetkilisi — ile anlaşmaya varılamadığı, dava dışı— huzurdaki dava konusu bono ve zikredilen diğer bonolar ile ilgili müvekkilinin mezkur bonolar ile ilgili borcunun bulunmadığını ve mezkur bonoların çalındığını beyan ettiği, davalı—-iş kollarının farklı olduğu, aralarında bir ticari ilişki olmadığı — ilanlarından da görüleceği üzere — şirket merkez adreslerinin — sitesi olduğu, davalı şirket yetkilisi — yetkilisi —-yakın arkadaş olduğu, dava konusu emre muharrer senedin davalı —-ciro ile devredildiği,— şirketinin yetkilisi — şirketinin yetkilisi — kardeş olduğu, müvekkilinin, dava konusu emre muharrer bono ile ilgili — yetkilisi —ile 18.05. 2021 tarihinde yapmış olduğu yazışmada, 550.000 TL bedelli senedi neden haksız olarak icraya koyduğunu sorduğunda, şüpheli,— “ben seneti —- kaydettim ve bilançolarıma koydum sonra banka yoluyla — para istedim. ödemedi. icraya gidebilmek için ticari amaçla cirolamam gerekiyordu. — yardım istedim. hatta icra masraflarını ben ödedim. yaptı. —hesaplarına gidecekti ama sana ve bana da geldi. bana hem — hem özel hesaplarıma geldi. sonrasında ben onu — da bana dava açtı ve kaçıyor. bunu durdurmak zor değil. sadece benim senin avukatına vereceğim bir yazılı beyan yeter ve ben bunu yaparım. “ şeklinde cevap verdiği, müvekkilinin, dava dışı — ile aynı tarihte yazışmasından—-isimli şahsın, bahse konu senedi icraya koymadan önce, müvekkili hakkında araştırma yaptığı muvazaalı olarak ciro yapıldığı ve davalının bilerek müvekkilin zararına hareket ettiği, ayrıca hamilin, protesto keşide etmeksizin, lehtar ve cirantaları takip edemeyeceği, dava konusu bononun protesto edilmeden icra takibine konulduğundan bahisle; dava konusu senedi, davalının muvazaalı olarak devralarak icra takibi başlattığı, müvekkilinin, haksız ve hukuka aykırı olarak, borçlu olmadığı halde 752.982,84 TL parasını cebri icra ile tahsil ettiği gerekçeleri ile 752.982,84 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte istirdadını talep ve dava etmiştir. Davalı şirket adına dava dilekçesi tensip zaptı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davaya cevap verilmemiştir.
Dava, —-. İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı takibine konu senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve aynı takip kapsamında davacıdan tahsil edilen 752.982,84 TL’nin istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkememizce davaya konu takip dosyası dosya içine alınmış, incelenmiş, takip dayanağı, 31/12/2019 düzenleme tarihli, 15/01/2020 vadeli, 550.000 TL tutarlı, “nakden” kaydı içeren bononun davacı lehine, —tarafından düzenlendiği, arka yüzünde davacı ismi ve imza yer aldığı, devam eden cirantaların —-ve en son davalı şirkete ait kaşe ve imza yer aldığı belirlenmiştir. Yine icra dosyasının tetkikinde davalı/alacaklı şirket tarafından senette yer alan tüm cirantalara ve keşideciye yönelik olarak kambiyo takibi başlatıldığı belirlenmiştir.
Davacı tarafça gerek dava dilekçesinde gerek aşamalarda, menfi tespit ve istirdat istemi, davacı tarafından dava dışı —-saklanması ve takibi için vermiş olduğu bono nedeniyle borçlu olmadığının davalı tarafça bilindiği, davalının senedi muvazaalı olarak devralmış olduğu,—-. yetkilisi—, dava konusu bono ve diğer bonolar ile ilgili davacının borcunun bulunmadığını ve mezkur bonoların çalındığını arabuluculuk görüşmeleri sırasında beyan ettiği iddialarına dayandırılmıştır.
Davacı tarafça, yukarıda açıklanan sebeplerle, bedelsizlik hukuki sebebine dayalı olarak menfi tespit talep olunduğu, bedelsizliğin şahsi defilerden olduğu, herkese karşı ileri sürülmesinin mümkün bulunmadığı, bu konuda TTK’nun 778. maddesi yollamasıyla uygulanan, TTK’nun 687/1. TTK’nun 687/1. maddesinde;
“Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” düzenlemesinin getirilmiş olduğu Mahkememizce dikkate alınmıştır.Bu kapsamda davacı taraf, davalının davaya konu senedi iktisabında, davacının dava dışı —-ile aralarındaki hukuki durumu bildiği, bilmesi gerektiği, bile bile davacının zararına hareket ettiğini ispat külfeti altında olup, bu yöndeki iddiasını, tanık dahil her türlü delille ispat edilebilecektir. (Yargıtay —-. Hukuk Dairesi —-esas ve —– karar.)Mahkememizce bu nedenle davacı tanıkları adına davetiye çıkarılmış, tanıklardan … ve —– yönünden bildirilen adreslerden tebliğ yapılamamakla, davacı vekiline tanıklarının tebliğe yarar adreslerini bildirmesi için kesin süre verilmiş, aksi halde tanık dinleme talebinden vazgeçilmiş sayılacağı ihtar edilmiş, ara karar gereği davacı tarafça yerine getirilmemiştir.Mahkememizin 21/06/2023 tarihli, tanıklardan —–dinlenmesi ile ilgili işlemlerin yürütüldüğü celsesinde ise, davacı vekilince tanık dinlenmesi taleplerinden vazgeçildiği bildirilmiş, keyfiyet davalıya ihtarlı olarak tebliğ edilmiş, beyan sunulmamıştır.Davacı tarafça, aynı celse, davalı hamilin bilerek davacının zararına hareket ettiği, ciranta — bu durumu açıkça beyan ettiği ileri sürülmüş ise de, dava dışı —-. ve yetkilisi —- davacı ile aralarındaki arabuluculuk görüşmelerinde—- davacının borçsuzluğuna yönelik beyanlarının, davaya cevap vermemekle tüm iddiaları inkar etmiş sayılan davalı şirket yönünden delil vasfı taşımadığı, davalıya atfedilen, dava konusu senedi muvazaalı olarak iktisap ettiği ve bile bile davacının zararına hareket ettiği iddialarının davacı tarafça usulünce ispat olunamadığı, şahsi definin hamil davalıya karşı ileri sürülemeyeceği kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 12.859,07 TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.589,22 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.