Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/723 E. 2023/230 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/723 Esas
KARAR NO: 2023/230
DAVA: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ: 14/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01.06.2017 başlangıç tarihli —— hizmetleri sözleşmesi imzalandığını sözleşme kapsamında davalı yan tarafından yükümlülüklerinin yerine getirilmediğini, hizmet bedellerinin geç ya da hiç ödenmediğini bu nedenle müvekkili tarafından —— yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini iş bu ihtarname ile ödenmeyen fatura bedellerinin tahsilinin talep edildiğini ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığını müvekkili tarafından —– Sayılı dosyası ile ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili için icra takibi başlatıldığını akabinde taraflar arasında imzalanan—— tarihli protokol ile iş bu icra borcunun kapatıldığını —– başlangıç tarihli danışmanlık ve resepsiyonist sözleşmesi feshedildiğini, sözleşmenin maddelerinin davalı yan tarafından ihlal edildiğini —– başlangıç tarihli sözleşmenin eki ücret sözleşmesi “c” maddesine göre yüklenici zamanında ödenmeyen fatura bedeli üzerinden günlük %0,07, eğer ay sonuna kadar ödeme yapılmamışsa yıllık % 2,1 oranında fark talep edebilir hükmü gereğince ödenmesi gereken tazminatın tespit edilerek müvekkile ödenmesi gerektiğini 01.06.2017 başlangıç tarihli sözleşmenin eki ücret sözleşmesi “j” maddesine göre, iş bu sözleşme şartlarının yerine getirilmemesi durumunda aylık kesilen fatura tutarının % 5’i oranında ceza uygulanacağının imza altına alındığını bu kapsamda bu tazminatın da hesaplanarak taraflarına ödenmesi gerektiğini 01.06.2017 başlangıç tarihli sözleşmenin 5/d maddesine göre sözleşme bitiminden sonraki 6 ay yüklenicinin yazılı izni olmadan yüklenicinin personelleri ile çalışmaya devam etmesi durumunda ceza olarak 2 aylık fatura bedelinin ödeneceğine dair sözleşme hükmüne aykırı davranan davalının müvekkilinin çalışanları ile fesihten sonra çalışmaya devam ettiğini bu nedenle madde gereğince hesaplanacak tazminatın müvekkiline ödenmesi gerektiğini sözleşmenin 8/c Maddesi gereğince tüm sözleşme hak edişlerinin tazminat olarak müvekkiline ödenmesi gerektiğini beyan ederek belirlenecek tazminat miktarlarının ——yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı yandan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların bir araya gelerek 05.05.2018 tarihinde taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan tüm alacakların konu edildiği—— sayılı dosyasına yönelik protokol yaptıklarını, protokol gereği müvekkilinin tüm ödemelerini eksiksiz yaptığını bu kapsamda taraflar arasında takibe ya da davaya konu edilecek herhangi bir borç kalmadığını davalının protokol gereği yaptığı ödemelerden sonra davacıya karşı herhangi bir yasal yükümlülüğünün kalmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
—— Sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosya taraf defter ve kayıtlarını incelemek üzere mali müşavir bilirkişi ve sözleşme hukuku bilirkişisine tevdi edilerek rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişiler heyet olarak hazırlamış oldukları raporda özetle; tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu HMK 222 maddesi gereği lehine delil sayılabileceğini, tarafların her ikisinin de ticari defterlerinde cari hesabın kapatıldığını alacak borç kalmadığını, yapılan incelemede faturaların sözleşmede belirtilen 5 günlük sürede ödenmediğini ön görülen süreden daha geç ödendiğini taraflar arasında imzalanan yeni protokolde cezai şart hakkının saklı tutulmadığını bu nedenle cezai şart talep edemeyeceğini beyan etmişlerdir.
Dava sözleşmeden kaynaklanan tazminat davasıdır.
TBK’nın 179/2 maddesi ”Ceza borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkca feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir” hükmünü içermekte olup Kanun, 179. maddenin ikinci fıkrasında bütün eksik ifa hallerini değil, bunlardan sadece zaman veya yer itibariyle aykırılık teşkil edenlerin ifaya eklenen ceza koşulu olduğunu kabul etmiştir. TBK’nın 179/2 madde hükmü emredici nitelikte olmayıp, taraflarca aksi kararlaştırılabilir. TBK’nın 179/2 maddesine göre, iki halde alacaklı, ceza koşulunu isteyemez. Eğer alacaklı, ceza koşulunu isteme hakkından açıkça vazgeçmişse artık bu yönde bir talepte bulunamaz. Diğer halde ise alacaklı, çekince koymadan ifayı kabul etmiş veya sözleşmeden doğan edimlerini ifa etmeye devam etmişse bu takdirde de ceza koşulunu isteyemez. Çekince (ihtirazi kayıt) için bir şekil şartı getirilmemiştir. Ancak yukarıda da belirtildiği üzere TBK 179/2 hükmü emredici olmayıp tarafların bunun aksini kararlaştırmalarına engel emredici bir düzenleme yoktur.
Somut olayda taraflar arasında imzalanan sözleşmede TBK 179 maddesinde aranan şartlardan ayrı bir düzenleme yapılmadığı gibi sonrasında imzalanan protokolde ifayı kabul eden davacının herhangi bir ihtirazı kayıt koymadığı bu kapsamda taraflar arasında imzalanan protokol doğrultusunda (davacı taraf iş bu protokolden dava dilekçesinde söz etmiş olup iş bu protokolle icra dosyasının kapandığını açıkça beyan etmiştir.) davacının cezai şart kapsamında tazminat talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 85,39 TL harçtan mahsubu ile bakiye 94,51 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.000,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu ——–Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/03/2023