Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/656 E. 2023/156 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/656 Esas
KARAR NO: 2023/156
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ: 11/10/2021
KARAR TARİHİ: 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekilince dava dilekçesinden özetle; Davacı banka vekilinin, Müvekkili bankanın —–ile davalı kredi lehtarı/borçlusu —-arasında imzalanan —- istinaden —- teminatlı —— kredi kullandırıldığı, diğer davalı borçluların İşbu —- müşterek müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle—– yevmiye sayılı hesap ihtarnamesi keşide edilerek ——nakdi kredi alacağından dolayı kredi cari hesabının kesilip kat edildiğini, davalı borçluların ihtarname ile verilen sürede borcu ödenmemeleri üzerine bu kez —- sayılı dosyası ile — krediden doğan —– alacak yönünden genel haiz yoluyla ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı yanın asıl borca işlemiş faize ve ferilerine itiraz üzerine takibin durduğunu, takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olarak itiraz edildiğin belirttiğini, itirazın—– alacak üzerinden iptalini, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava olunmuştur.
Davalı ——— vekilince sunulan cevap dilekçesinden özetle; Hesap kat ihtarına süresi 8 gün içinde itiraz edilmiş olduğunu, ispat külfetinin davacı üzerinde olduğunu, borcun vadesi gelmeden kat edilip takibe geçildiğini, yine blokedeki paranın borca mahsup edilmediğini, davacı alacağının İİK’nun 68/b m. çerçevesinde ispat etmesi gerektiğini, yapılan ödemeler sonrasında kalan borç miktarının belirlenmesi gerektiğini, talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, ——- sayılı dosyaları ile mükerrer takip başlatıldığını, davalının kefalet akdi sırasında evlilik birliği içinde olması nedeniyle kefaletin geçersiz olduğu vs. Belirterek, davanın reddini karar verilmesini beyan etmiştir.
Davalı şirket ve—— vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle, hesap kat ihtarına süresi 8 gün içinde itiraz edilmiş olduğunu, ispat külfetinin davacı üzerine olduğunu, borcun vadesi gelmeden kat edilip takibe geçildiğini, yine blokedeki paranın borca mahsup edilmediğini, sözleşmenin gene işlem koşullarına tabi olduğunu, talep edilen faiz oranına itiraz edildiğini, açılan 4 adet takibin mükerrer olduğunu, davalının kefaletinin hukuka aykırı olduğunu, takibe dayanak belgelerin gönderilmesini, davanın reddine karar verilmesini beyan edilmiştir.
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davacı banka nezdinde yerinde inceleme yapılarak rapor alınmasına dair karar verilmiş, bu kapsamda sunulan rapor dosya kapsamına, delil durumuna uygun, denetime elverişli bulunmuş, Mahkememizce de varılan kanaate iştirak olunarak, rapor hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce davaya konu takip dosyası dosyamız arasına alınmış, davacı bankanın ——- sayılı dosyası kapsamında, tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla, asıl alacak, işlemiş faizi ve—– ihtarname masrafı olmak üzere toplamda—- tahsili istemi ile—-tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, takibe itiraz üzerine süresi içinde işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu ile, davacı banka kayıtları yönünden yerinde yapılan inceleme neticesinde, davacı banka ile davalı şirket arasında —–tutarlı ——- imzalandığı, diğer davalıların da aynı sözleşmeyi, —— kefalet limiti ile müteselsil kefil olarak imzaladıkları, buna istinaden davacı banka tarafından davalı şirkete 3 ayrı kredi kullandırılmış olduğu, dava ve takibe konu kredinin ise —– bedelli taksitli kredi olduğu, bu kredi çerçevesinde davacı bankanın —— tarihinde davalı şirkete —- tutarlı, yıllık —– ödemesiz dönem olmak üzere —-ay vadeli taksitli kredi kullandırmış olduğu, ancak bu kredinin hiçbir taksidinin ödenmediğinin belirlendiği, bu tespite göre dava konusu kredinin anapara miktarının —- olduğu bildirilmiştir. Süresi içinde kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle hesabın —-tarihi itibariyle kat edildiği, davacı bankanın keşide ettiği ihtarname ile borcun (1) gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, kredinin kullanım tarihi —– ile hesabın kat tarihine kadar işleyen akdi faiz ve —- kat tarihi itibariyle davacının toplam asıl alacağının —– olduğu belirlenmiş, davacı bankanın bu dönem için talep ettiği — tutarının, akdi faize faiz uygulamasından kaynaklandığı, kredinin cari hesap kredisi olmaması ve TTK’nun 8/2. maddesi hükmü gereğince birleşik faizin, süre ve borcun nevi yönünden sınırlandırılmış olduğu dikkate alınarak yerinde olmadığı değerlendirilmiş, bu konuda bilirkişinin tespitine iştirak olunmuş, aynı gerekçe ile davacı taraf itirazına itibar olunmamıştır.
Kat ihtarının davalı şirkete ve davalı kefillere —- tarihinde tebliğ edildiği, buna göre davalıların —– tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olduğu belirlenmiştir. Temerrüt tarihine kadar bankanın asıl alacağının, kattan temerrüde kadar işleyen akdi faiz oranı ve faizin —–olduğu alınan rapor ile belirlenmiş, davacı tarafça ise takipte ——- talep olunmuştur.
Takibe konu işlemiş faiz istemi yönünden ise, sözleşmenin—— maddesinde, temerrüt halinde bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına %50’sinin ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi uygulanmasının kararlaştırıldığı belirlenmekle ve davacı tarafça fiilen uygulanan kredi oranı olan —- nazaran bu oranın— olarak belirlenmesi neticesinde takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının — olduğu, buna bağlı olarak —– ve ihtar masrafı ile birlikte toplam —– üzerinden takibin devamına dair karar vermek gerektiği kanaati hasıl olmuştur.
Takibe konu alacağın likit olduğu değerlendirilmekle, hükmolunan alacağın %20’si kadar da icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline dair karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilince rapora itirazında raporun —-sayfasında hem temerrüt faizi oranına itiraz edilmiş hem de faiz formülünde —— oranının kullanıldığı yönünde itiraz olunmuştur.
Mahkememizce yukarıda açıklandığı üzere, rapor dosya kapsamına delil durumuna uygun bulunmakla, rapor hükme esas alınmış aynı nedenle yapılan itirazlar yerinde görülmemiştir. Faiz formülündeki tutara yönelik itiraz yönünden ise raporun —sayfasında —- altında tabloda her ne kadar — ibaresine yer verilmiş ise de hesaplamanın — oranı üzerinden yapılmış olduğu, buna göre neticenin doğru olduğu Mahkememizce belirlenmiş,—ibaresinin maddi hata olduğu değerlendirilmiştir. (——– dosyasında da aynı hata yapılmış ek raporda bilirkişi tarafında hata olduğu, hesaplamanın doğru sayıya göre yapıldığı ifade edilmiştir.)
Davalılar vekillerince cevap dilekçesinde ve aşamalarda, takibin mükerrer olduğu, kat ihtarına itiraz olunduğu, hesaplardaki bloke paranın ve yapılan tahsilatın dikkate alınmadığı, geçerli bir kefalet olmadığı, eş rızası alınmadığı ileri sürülmüş davanın reddi talep olunmuş ise de, Mahkememizce davalı tarafça mükerrer takip savunmasına konu her bir takip dosyası dosya arasına alınmış, davalı şirketin kullandığı farklı krediler için farklı dosyalarda takip yapıldığı, üstelik takipte tahsilde tekerrür etmemek üzere tahsil talep olunduğu belirlenmiş, mükerrerlik savunmasına itibar edilmemiştir. Kefaletin geçerliliğine ilişkin kök raporda yapılan tespitlere iştirak olunmuş, TBK’nun 584/3. maddesi açık hükmü karşısında, davalı şirkette ortak/yönetici olan davalı gerçek kişiler yönünden eş rızasının eksiklik olmadığı belirlenmiştir. Hesapta bloke paraların dikkate alınmadığı savunması yönünden ise tarafları ve duruşma günleri aynı olan Mahkememizin —— esas sayılı dosyasında alınan ek rapor ile davalı şirket hesaplarına kamu kurumlarından, banka ve finans kurumlarından ve 3.şahıslar kanalıyla gönderilen İİK’nun 89/1 haciz ihbarları sonucunda, o tarihte hesapta bulunan paralara haciz işlemi uygulanarak bloke hesaplara alındığı, haczi uygulayan kurumun/icranın nihai müzekkeresinin beklenildiği, bu kapsamda 7.955,89 TL’nin halen mevzuat uyarınca bloke hesapta bekletilmek mecburiyetinde olduğu için kredi borcuna mahsup edilemediği açıklanmış olup taraflara anılan dosyada ek rapor tebliğ edilmiş olmakla, yapılan itiraza itibar edilmemiştir. Bundan başka tahsilatların dikkate alınmadığı savunması yönünden ise raporun —–sayfasında ipotekli taşınmaza ilişkin kira geliri tahsilatı sağlandığı ancak bunun takip ve dava dışı krediye mahsup edildiği bildirilmiş olmakla bu itiraz da yerinde görülmemiştir.

G.D. : Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın kısmen kabulü ile ——- esas sayılı takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 20,16 oranında ve değişen oranlarda temerrüt faizi işletilmek ve tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla,
-2.335.044,74 TL asıl alacak
– 582,00 TL ihtarname masrafı
– 5.753,55 TL ——
– 115.071,00 TL işlemiş temerrüt faiz olmak üzere toplamda 2.456.451,29 TL üzerinden takibin aynen devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmolunan alacağın %20’si olan 491.290,25 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 167.800,20 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca 221.822,56 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca 14.180,58 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafça sarfedilen 2.628,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 2.536,28 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Hazine tarafından karşılanan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 1.312,55 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalılar Vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023