Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/650 E. 2022/525 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/650 Esas
KARAR NO: 2022/525
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/10/2021
KARAR TARİHİ: 21/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —- sevk ve iradesindeki — takiben sağ şeritte seyir halindeyken kavşağa giriş yapmak üzereyken —-istikametinden karşıdan karşıya geçiş yapmak isteyen davacı müvekkili —aracının sağ tarafıyla çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının işbu kazada yaya konumunda olduğunu, sürücü —kusurlu olduğu ve bu nedenle kazaya sebebiyet verdiği kaza tespit tutanaklarından ve — tarihli uzman mütalaa raporundan açıkça anlaşıldığını, davaya konu kazaya ilişkin — tarihinde uzman mütalaa raporu düzenlendiğini, söz konusu raporda — plakalı araç sürücüsü — % 40 tali kusurlu bulunduğunu, kazaya sebebiyet veren —aracın davalı—-kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı— amacıyla doğrudan doğruya —- tarihinde başvurulduğunu ve ödeme yapılması için gerekli tüm evrakların davalı —- teslim edildiğini, davalı … şirketine — içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağı başvuru dilekçesinde ihtaren bildirildiğini, davacıya ödenmesi gereken— daimi maluliyet (sakatlık),— geçici iş göremezlik, —sürekli bakıcı gideri ve — geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam —tazminatın davalı— başvuru tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacılar vekili tarafından öncelikle aynı davacı için aynı taleplerle tahkim yoluna başvurulduğunu ve tahkim yargılamasında dosyanın karara çıktığını, kararın kesin hüküm durumunun mevcut olduğunu, —–tarafından verilen kararın işbu yargılama açısından kesin hüküm oluşturduğunu, zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve TTK’nın ilgili maddeleri gereğince sigorta sözleşmesinden kaynaklanan talep ve dava haklarının 2 yılda zamanaşımına uğradığını, iş bu nedenle 2 yıllık dava açma süresinin geçtiğini, davanın zamanaşımı sebebiyle reddini, kaza ile sakatlık ve ölüm söz konusu ise kaza ile meydana gelen ölüm arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, maluliyet oranının ——tarafından tespit edilmesi gerektiğini, “geçici iş göremezlik” tazminatı taleplerinin trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu, ilgili giderlerin —- tarafından karşılanması gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte yapılacak olan hesaplamanın karayolları trafik kanunu’nun 90. maddesi çerçevesinde—- göre aktüeryal yöntem ve teknik faiz kullanılarak yapılması gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklı tazminat isteminden ibarettir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dava konusu tazminat dayanağı —tarihli trafik kazasında kazaya karışanların kusur oranın tespiti için dosya — rapor içeriğine göre; “Sürücü —- kusursuz olduğu, davacı yaya —– %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu ” yönünde görüş bildirilmiştir.
Kaza ile ilgili düzenlenen kaza tespit tutanağının incelenmesinde sürücü — olayda kural ihlalinin bulunmadığı, yaya —- araçlara ilk geçiş hakkını vermek kuralını ihlal ettiği tespitlerine yer verilmiştir.
Davaya konu kazaya karışan ———-olduğu anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK madde 49- Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Madde 50- Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Hükümlerine amir olup davalının davacının maddi tazminat taleplerinden —— sorumlu olması açısından sigortaladığı araç sürücüsünün kusurlu olmasının gerektiği ancak dosya kapsamında aldırılan kusur raporu ile kaza tespit tutanağına göre davalı sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı davacının kazada %100 oranında kusurlu olduğu anlaşılmakla tazminat istemi açısından koşullar oluşmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar harcından başlangıçta alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile 21,40 TL fazla bakiye harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 21/06/2022