Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/644 E. 2023/482 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/644 Esas
KARAR NO:2023/482
DAVA:Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/10/2021
KARAR TARİHİ:06/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——- yılında kurulan —— bu dönemde temsil ve ilzamıyla mükellef olan şirkette eşit hissedarlığı bulunan kurucularından birisi olduğunu, şirketin —–çevrildiğini, ülkede yaşanan ekonomik çalkantılar, plansız büyüme ve yine ortaklar arasındaki fikir ayrılıkları sebebiyle; şirket tarafından 25/04/2018 tarihinde ——– Numaralı dosyası ile konkordato mühleti verilmesi için mahkemeye başvuruda bulunulduğunu, bu süreçte şirkete komiserler atandığını, müvekkili ve dava dışı ortaklardan —- tarafından —— nezdinde halen görülmekte olan—— sayılı dosyası ile ortaklıktan çıkma ya da haklı sebep nedeniyle şirketin feshine karar verilmesini talep ettiklerini, davanın halen derdest olduğunu, Dava dışı —– alacaklıları ile anlaşması neticesinde——— sayılı dosyasında konkordato talebinde feragat ettiğini, akabinde, dava dışı şirket ile —— imzalandığını, müvekkilinin dava dışı —– davalı arasında akdedilen — müteselsilen kefil olduğunu,——- ileri gelen borçlardan kaynaklı olarak müvekkili aleyhine başlatılan dava ve takipler neticesinde TBK madde 601 uyarınca bankaya ihtar çekildiğini, banka tarafından ihtara ilişkin herhangi bir işlem yapılmadığını beyan ederek müteselsil kefaletinin TBK 601 kapsamında sonlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davacıdan alacaklı olduğunu ve hesabın kat edildiğini, borcun muaccel hale geldiğini, dava dışı şirkete kullandırılan Kredi şartlarına uyulmaması ve borcun ödenmemesi üzerine müvekkilinin alacağının tahsilini teminen kredi borçlusu ile kefillerin kredi hesabı kat edildiğini,—- ödenmesi için——— yevmiye no.lu ihtarnamesi keşide edildiğini ancak borcun ödenmediğini, alacağın tahsili için —– sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzalayan davacı yönünden asıl borçluya bağlı olmaksızın takip yapılabileceğini, TBK 601. uygulanması için kanunun aradığı şart gerçekleşmediğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
—— Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.—– sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.—– sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.Dosya rapor tanzim etmek üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş olup bankacı bilirkişi —- hazırlamış olduğu raporda özetle; banka ile —-arasında sözleşmeler imzalandığını, davacının müteselsil kefil olarak sözleşmeye imza attığını, borçların ödenmemesi üzerine Banka’nın hesabı kat ettiğini belirterek ödeme için ihtarname keşide ettiğini, ihtarnamenin kefile tebliğ edildiğini, ancak ödeme yapılmadığını davacı Kefil açısından temerrüdün oluştuğunu, davalının verdiği bilgilerden, takibe geçtiği belirtilmişse de, 6098 Sayılı TBK’nın 601’nci maddesinde belirtilen ara vermeden takibe devam edip etmediği, varsa rehnin paraya çevrilip çevrilmediği hususunda bilgi vermediği, kefilin kefaletinin sona erip ermediği hususunda takdirin mahkemede olduğunu belirtmiştir.
Dosya itirazlar üzerine bankacı bilirkişi ——-tevdi edilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; davalı banka ile dava dışı şirket arasında muhtelif tarihlerde ——– tutarında çerçeve niteliğinde 10 yıl süreli genel kredi sözleşmelerin imzalandığını, davacının da müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğunu, taraflar arasında sözleşmeye ve imzaya itiraz bulunmadığını, davalının borcun ödenmemesi üzerine—–aracılığıyla hesabı kat ederek ihtar çektiğini, akabinde —— sayılı dosyası ile takip başlattığını, kefaletin tek taraflı irade beyanı ile sonlandırılamayacağını bankanın muvafakatinin gerektiğini, kefalet sözleşmesinin halen ayakta olduğunu ———- yeni bir borç sözleşmesi olmadığını mevcut borcun ayakta olduğunu davalının kefil hakkında takip yapabileceğini beyan etmiştir.
Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Uyuşmazlık; Davalı banka ile dava dışı ——- Arasında akdedilen —— kapsamında kefaleti bulunan davacının TBK 601 maddesi uyarınca kefaletinin iptali isteminin haklı olup olmadığı noktalarında toplanmıştır.Davalı banka ile dava dışı şirket arasında muhtelif tarihlerde ——- tutarında çerçeve niteliğinde 10 yıl süreli genel kredi sözleşmelerin imzalandığı akabinde 11/06/2020 tarihinde dava dışı asıl borçlu şirket ile 12 banka arasında finansal yeniden yapılandırma sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede; sözleşmenin imzalanmasının kredi sözleşmelerinden doğan borçların hiçbir şekilde ertelendiği, nakledildiği anlamına gelmediğini, yine kredi ilişkileri boyunca oluşmuş teminat sorumluluk ve kefaletlerde, erteleme, yenilenme ve borç nakli sonuçlarını doğurmayacağı ayrıca sözleşme öncesi başlatılan takiplerin devam ettirleceği düzenlenmiştir.——- sayılı kararında da belirtildiği üzere;” Tecdit (yenileme), eski borcun, yeni bir borç meydana getirilerek sona erdirilmesidir. Mevcut borçta herhangi bir değişiklik yapmakla , borç yenilenmiş olmaz. Yeniden Yapılandırma adı altında düzenlenen protokol içeriği borcun yenilenmesi niteliğinde kabul edilemez. Protokole göre, ödeme planında belirtilen taksitlerin zamanında ödenmemesi halinde, genel kredi sözleşmesindeki hükümler uyarınca alacağın belirleneceği kararlaştırılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında dava dışı şirket ile banka arasındaki genel kredi sözleşmesinin ve davacının kefaletinin ayakta olduğu TBK 601 maddesinde aranan şartların yerine getirilmediği anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 100,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu ——– tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/06/2023