Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/623 E. 2021/1390 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/623 Esas
KARAR NO : 2021/1390

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 27/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———- birleştiren ——- gerçekleştirilecek——– devredileceğini,——– yalnızca —- olan —————kullanılabildiğini, —— nakit ödemenin yapma imkanını sağlayan bir gişenin bulunmadığını, bunun nedeninde araç akışının hızlı bir şekilde sağlanması olduğunu, Davalının kendisine —– takip tarihi itibariyle müvekkili —— yaptığını, ayrıca bu ——- sonrasında ——– bulunduğu ———, ancak —— banka tarafından reddedildiği ve tahsilat yapılamadığını, davalı tarafın icra takibine haksız yere itiraz edilerek takibin durduğunu, uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla——–ancak uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle işbu davayı açtıklarını, davalının müvekkili şirkete olan borcun kanundan kaynaklanmadığını, müvekkili şirketin ——- davalını borca itirazının haksız olduğunu, davalı ile müvekkili şirket arasındaki hukuki ilişkini davalının müvekkili şirket tarafından —– ücretinin eksiksiz ödenmesinden ibaret olduğunu, bu süreçten öncesi veya sonrasında tarafların birbirlerine karşı yüklendiğini herhangi bir borcun bulunmadığını, ancak —– ödemeyen davalının üstlendiği para borcunun TBK 89/1 maddesi uyarınca götürülecek borç olduğunu bu sebeple davalının borcunu alacaklı olan müvekkili şirkete götürüp ödeme borcundan kurtulmak için çaba sarf etmesi gereken taraf olduğunu, müvekkil şirketin—– ödemediklerini bildirimine dair herhangi bir kanuni yükümlülüklerinin bulunmadığını, edemini yerine getirip getirmediğini bilmesi gereken tarafın davalı olduğunu, müvekkili şirketin kanuni yükümlülüğünün bulunmamasına rağmen davalının ——— bulunmadığını —– yerine getirdiğini, müvekkili şirketin araç sürücülerine ihlalli geçişte bulunduklarına dair bildirimde bulunmamış olduğu sebebiyle müvekkili şirkete kusur atfedilmemesi gerektiğini, her iki tarafın tacir olduğundan alacağa işleyecek faizin ticari temerrüt faizi olduğunu, davalının faize itirazının haksız olduğunu, alacağın likit olduğu için davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, işbu sebeplerle borculun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin takip tarihinden itibaren takipte istenen şartlarla devamını, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini,—– vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa mahkememiz tarafından usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, ihlalli geçişe dayalı alacak talebinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
TTK’nın 4.maddesinde yazılı davalar mutlak ticari davalardır ve görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir.TTK’nın 5 .maddesinde yazılı davalar ise genel hukuk davalarıdır.Bu davaların ticari dava sayılabilmeleri için her iki tarafında tacir ve davanın, tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olması gerekir.Bir tarafın tacir olması o işi ticari iş haline getirse de ticari dava haline getirmez.
Eldeki davada davacı taraf tüzel kişi tacir sıfatını haiz iken davalı taraf tacir değildir. İhlalli geçişe konu aracın — hususi kullanıma tahsisli olduğu ve buna bağlı olarak mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmıştır. Diğer yandan görevli mahkemenin tespitinde ise taraflar arasında yazılı olmayan bir hizmet sözleşmesi kurulduğu davacının davalıya bir hizmet sunmayı üstlendiği davalının ise bedel ödeme borcu altına girdiği ve ihtilafın bu bedelin ödenip ödenmediği noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Bu noktada 6502 sayılı kanunun 3. Maddesinin “k” bendinde tüketicinin tanımı yapılmış “: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek —– piyasalarında —- kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek —-arasında—- dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi,” ifade ettiği belirtilmiştir. Bu nedenle eldeki davada görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olacaktır.
Yukarıda arz ve izah olunan gerekçeler ile mahkememizin görevsizliğine dair karar verilmiş ve —– Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğuna dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın HMK 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2. Maddesi gereğince usulden reddine,
3-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli —— — TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4-Aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına,
5-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece karar verilmesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.