Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/581 E. 2023/233 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/581 Esas
KARAR NO : 2023/233

DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 10/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–Şubesi’nin, —–çek numaralı, keşidecisi —–olan 15/08/2021 keşide tarihli 525.000,00 TL bedelli çekin müvekkili şirket uhdesinde iken kaybolmuş/çalınmış olduğu, müvekkilinin de söz konusu çekin iptali ve ödeme yasağı kararının verilmesi için—–. Asliye Ticaret Mahkemesinin —–Esas sayılı dosyasında dava açtığı, söz konusu olan davada yargılama devam ederken —- Asliye Ticaret Mahkemesi —– Esas sayılı dosyasında 01/09/2021 tarihinde verdiği ara karar ile söz konusu çekin zayi olmadığını, çekin —— şubesinde olduğunu ve——şubesine karşı çek istirdadı davasını açmaları için 2 haftalık kesin süre verildiği, Mahkemenin bu kararına istinaden iş bu davayı açma zaruriyeti hasıl olduğu, söz konusu olan çekin müvekkilinin haberi ve rızası olmaksızın bankaya ibraz edilmiş olduğu, ilgili çekin müvekkilin haberi olmadan kaybolmuş/çalınmış olduğu, söz konusu olan çekte müvekkilini lehdar iken (alacaklıyken) ve söz konusu çeki hiç kimseye ciro etmemişken birilerinin müvekkilinin çekini müvekkilinin haberi olmadan müvekkili adına ciro etmiş ve bankaya ibraz etmiş olduğu, söz konusu olan çekte tek hamil ve meşru hamilin müvekkili olduğu, çekte müvekkili adına yapılan cirolarda atılan imzaların kesinlikle müvekkiline ait olmadığı, bu konuyla alakalı gerekli imza incelemeleri yapıldığında müvekkili adına ciro yoluyla atılan imzaların müvekkiline ait olmadığının ortaya çıkacağı, çekte şu anda hamil olarak gözüken kişinin meşru hamil olmadığı, çekin meşru hamilinin müvekkili olduğundan bahisle, davalıdan söz konu çekin alınarak meşru ve tek yetkili hamil olan müvekkiline aynen iadesine karar verilmesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde söz konusu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki çek istirdatı davasına konu,—— Şirketi firmasına 01/04/2021 tarihinde kullandırılan—— nolu iskonto-iştira kredisinin teminatına—–şubesi müşterilerinden —— tarafından keşide edilmiş olan 15.08.2021 tarihli 525.000,00 TL bedelli çekin teminat olarak alındığı, söz konusu ticari kredinin teminatına alınan bahse konulu çek banka şubesine ibrazı
sırasında firma kaşesi ve firma yetkilisinin imzası bulunan çek tevdi bordrosu ve çek aslı teslim alındığı, çek giriş ekranları aracılığı ile çekin takas sistemine girişinin yapıldığı, işlem sonunda oluşturulan bordro sureti dilekçe ekinde sunulduğu, söz konusu çekin banka şubesine firma yetkilisi —– tarafından ibraz edildiği,
davacının dava dilekçesinde, çekin iptali ve ödeme yasağı kararının verilmesi için —–. Asliye
Ticaret Mahkemesinin —— esas sayılı dosyasında dava açtığı, çek hakkında yetkili hamil olduğundan bahisle çek aslının ilgili mahkemeye ibraz edildiğini ve iş bu mahkemede muhafaza edildiğini, müvekkili bankanın dava konusu çeklerin yetkili hamili olup, yukarıda da izah edildiği üzere, çekin bankaya —– yetkilisi —– tarafından ibraz edildiğini, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; hukuken haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddi ile yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi Sayın mahkemeden arz ve talep edilmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, istirdadı istenilen davaya konu çek tetkik edilmiş, bundan başka davacı taraf ticari kayıtlarının tetkiki ile dava konusu çekin ne suretle muhasebeleştirilmiş olduğu yönünde defter incelemesi yapılmış, yine davacı taraf iddiası kapsamında çekteki davacı şirket kaşesine atfen atılan imza yönünden grafoloji incelemesi yapılmıştır.
Bu kapsamda alınan 21/04/2022 tarihli rapor ile özetle; davacının 2021 yılına ait Ticari defterlerinden Yevmiye, Defter-i Kebir ve Envanter defterlerinin açılış onaması 6102 sayılı TTK. Madde 64, 66 ve V.U.K. madde 220-226 uyarınca yasal süreler içinde tasdiklerini yapıldığı, ancak ticari defterlerinin 28.02.2021 tarihine kadar yazılı olduğu, bu tarihten sonra kayıtların tutulmadığı (yazılmadığı) görülmüş, bu nedenle davacı şirketin ticari defterlerinin HMK 222. Md. Göre kendi lehine kesin delil teşkil etmediği kanaatini varılmakla nihai takdirin Sayın Mahkemede ait olduğunu, şirketin Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin 28.02.2021 tarihine kadar yazılı olduğu, davacı dava dışı —– 4 adet fatura ile toplam 820.011,73 TL tutarında mal sattığı ve 28.02.2021 tarihi itibariyle 820.011,73 TL alacaklı olduğu, ancak, davaya konu —— çek numaralı, 15/08/2021 keşide tarihli 525.000,00 TL. bedelli çekin keşidecisi—— hesabında kayıtlı olmadığı, başka bir anlatımla söz konusu çekin davacının ticari defter ve kayıtlarda bulunmadığı, dosya kapsamında söz konusu çekin —— alındığına dair herhangi bir makbuz (çek giriş veya tahsilat makbuzu vb.) bulunmadığı, ayrıca, davacının ticari defterlerinde dava dışı —– ile ticari ilişkisinin bulunduğu, 28.02.2021 tarihi itibariyle şirketten 150.001,60 TL alacağı bulunduğu, ancak çekin —— ciro edilerek verildiğine dair kayda rastlanmadığı, dosya kapsamında söz konusu çekin ——. ciro edilerek teslim edildiğine dair dosya kapsamında herhangi bir belge (çek çıkış veya tediye bordrosu vb.) bulunmadığı yönündeki kanaatini bildirmiştir.Mahkememizce alınan 28/12/2022 tarihli rapor ile özetle; inceleme konusu çekteki birinci ciranta imza ile —–dosyada mevcut mukayese imzaları arasında imza incelemesinde esas olan karakteristik tanı unsurları itibariyle (tersim, işleklik, hız, baskı derecesi, alışkanlıklar, eğim, yön, doğrultu ve istif) yapılan karşılaştırmada; tetkik konusu imzanın ——eli ürünü olduğunu gösterecek uygunluk ve benzerlik saptanmadığı kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce —— esas sayılı dosyası Uyap’tan celp edilip incelenmiş, davacısının dosyamız davacısı olduğu, hasımsız çek zayi davası olduğu, dosyamız davalısının anılan dosyada müdahil olduğu ve dava konusu çekin —– kredi borçlarına karşılık bankanın —— Şubesine ciro edilerek devir ve temlik edildiğini, bu nedenle müdahil bankanın yetkili hamil olduğunu, çekin zayi olmadığını bu nedende ödeme yasağının kaldırılarak müdahale taleplerinin kabulünü talep ettiklerinden ve müdahil vekilinin dilekçesi ekinde zayi olduğu iddia olunan çekin ön ve arka yüzünü gösterir fotokopisini ibraz ettiğinden bahisle davacısı tarafa kesin süre verilerek çeki ibraz eden ——şubesine karşı çek istirdadı davası açmasının istenildiği, akabinde işbu davanın açıldığı ve çek zayi dosyası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği belirlenmiştir.Mahkememizce davaya konu istirdadı talep edilen çekin tetkikinde, keşidecisinin —— lehtar-ilk cirantasının dosyamız davacısı şirket olduğu, sonrasında —–. cirosu, onun da altında —— kaşe ve imzasını içerdiği belirlenmiş, çek zayi yargılaması sırasında davalı şirket yedinde bulunduğu belirlenmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
Dava, TTK’nun 792. maddesi uyarınca çek istirdadı istemine ilişkindir.
Dava, Yargıtay —– Hukuk Dairesinin —- esas ve—— karar sayılı ilamı ile vurgulandığı üzere; “esas itibariyle, menkullerin iadesini sağlamak için açılan menkul davası mahiyetindedir (TMK m. 989). Medeni Hukuk’ta bu dava gasp, çalınma veya ziya hallerinde sadece kötüniyetli değil, iyiniyetli zilyede karşı da açılabilir. Halbuki, muamelâttaki emniyeti korumak gerekçesiyle, kambiyo senetleri yönünden bir sınırlama yapılmış ve ayni haklardaki genel prensipten ayrılınarak, söz konusu davanın yanlızca, kötüniyetli veya senedi iktisabında ağır kusuru bulunan kimselere karşı açılabileceği esası benimsenmiştir (TTK m 686/2, 778/1, 792),—–
Davalı banka dava konusu çekin hamili olup, TTK 792. maddesi uyarınca hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiğinin ya da iktisapta ağır kusurlu olduğunun ispatı halinde çeki geri verme yükümlülüğü vardır. Anılan bu durumun ispatı külfeti de davacı taraf üzerindedir.Davalının muntazam ciro silsilesi ile TTK 790. maddesi uyarınca çekte meşru hamil olup, mevcut delil durumu itibariyle çeki kötüniyetli iktisap ettiği veya çekin iktisabında ağır kusurlu olduğunun ispat olunamadığı kanaati hasıl olmuş, bundan başka yine Yargıtay —-. Hukuk Dairesinin—- esas ve —– karar sayılı ilamında açıklanan, çekteki ciro imzasının sahte olduğu iddiasının ancak bir menfi tespit davasında ileri sürülerek sorumluluktan kurtulma olanağı bulunduğu, zayi nedeniyle çek iptali davasında çek hamilinin ortaya çıkması üzerine TTK 792. maddesi uyarınca açılan çekin istirdadı davasında bu iddianın ileri sürülmesinin mümkün olmadığı görüşüne Mahkememizce de iştirak olunmuş, davanın reddine dair karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu kalan 120,60 TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı için takdir olunan 75.750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.