Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/580 E. 2023/255 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/580 Esas
KARAR NO : 2023/255

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/09/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili —– no.lu —-Ticari Kasko Sigorta Poliçesi ile 28.12.2016 – 28.12.2017 tarihleri arasındaki dönem için sigortalı bulunan ve dava dışı —- malik/işleteni olduğu —– plaka no.lu aracın, 11.12.2017 tarihinde meydana gelen 3 araçlı trafik kazasında, müteveffa —– sevk ve idaresindeki —— plaka no.lu aracın %100 kusuru ile arkadan çarpması sonucu hasara uğradığını, bu kazanın oluşumunda, kaza yeri tetkiki ve polis merkezine bilgi veren görgü tanıklarının beyanından anlaşıldığı üzere sürücü —– 2918 Sayılı KTK’nın 56/1-c (önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek) maddesini ihlal ettiği ” yönünde görüş ve kanaat belirttiğini, ” davacı şirkete yapılan hasar ihbarı sonucu açılan——- numaralı hasar dosyasından görevlendirilen sigorta eksperi tarafından düzenlenen ekspertiz raporunda davaya konu kazada sigortalı —— plaka no.lu araçta meydana gelen toplam zararın 177.581,31.-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat belirtildiğini, sigortalı araçta meydana gelen hasarın aracın güncel değerine göre oldukça fazla ve aracın onarılamaz halde olması nedeniyle araç pert total işlemine tabi tutulduğunu, 02.02.2018 tarihinde, sigorta bedelinin tamamı olan 188.946,00.-TL’nin , aracın hasarlı haliyle sigortalıya terk edilmesi suretiyle sigortalıya ödendiğini—– sigortalısına yapmış olduğu 188.946,00.-TL sigorta tazminat ödemesinden, davaya konu kazada hasar gören ve yapılan anlaşma gereği hasarlı hali sigortalıya terk edilen —– plaka no.lu aracın sovtajlı (hurda) satışından elde edilen 16.800,00.-TL ve davaya konu kazaya %100 kusuru ile sebebiyet veren ——plaka no.lu aracın Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigortacısı——- Şirketi tarafından, 27.07.2018 tarihinde, poliçe limitleri çerçevesinde ödenen 33.000,00.-TL düşülmekle, 139.146,00.-TL alacak için zarar sorumlularına karşı rücu hakkı elde ettiğini, davaya konu kazanın oluşumunda, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 56/1-c’de düzenlenen;” Sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli mesafeden izlemek zorundadırlar. ” kuralını ihlal eden ve kaza yerinde hayatını kaybeden, —–plaka no.lu araç sürücüsü müteveffa —— %100 kusurlu olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun 599. Maddesinde belirtilen; ” Mirasçılar, miras bırakanının ölümü ile mirası bir bütün olarak kanun gereğince kazanırlar. “hükmü uyarınca müteveffa —– mirasçıları olan davalılar —— miras bırakanın kusuru ile meydana getirdiği borcundan kişisel olarak sorumlu olduklarını, kazanın oluşumunda kusurlu ——plakalı aracın malik/işleteni olan—— numaralı davalı ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu Md. 85 gereği meydana gelen zarardan sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, dava konusu olay nedeniyle ödenen tazminatın, zarar sorumlusu olan davalılardan tahsili amacıyla——- Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış ise de davalılara gönderilen ödeme emrine haksız şekilde itirazda bulunularak icrai işlemler durdurulmuş olup, yapılan arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamaması üzerine işbu itirazın iptali davası açılmak durumunda kalındığından bahisle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile davalıların——sayılı dosyasına karşı yaptığı haksız itirazının iptaline, takibin asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına, %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirkete açılabilecek konumda itirazın iptali davasını gerektirir bir icra takibi bulunmadığını, müvekkili aleyhinde, ilamsız takiplere özgü takip de dahil hiçbir takip işlemine başlanamayacağı hakkında, hala geçerliliğini koruyan bir mahkeme kararı bulunduğunu, bu sebeple; 13.05.2019 tarihli erteleme kararından sonra açılmış bulunan işbu dosyanın iptali gerektiğini, davacı yanın alacaklarının zamanaşımına uğradığını, işbu haksız dava tarihi göz önüne alınarak hüküm kurulmadan evvel davacı yanın zamanaşımına tabii istemleri ve saklı tuttuğunu iddia ettiği haklar bakımından zamanaşımı itirazının değerlendirilmesi gerektiğini, davacı tarafın öncelikle KTK madde 85 vd. gereği müvekkili şirketin sorumluluğuna gidebilmesi için meydana gelen trafik kazasında kendi sigortalı araç sürücüsünün kusursuz ve müvekkili şirket araç sürücüsünün de kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirket araç sürücüsünün kusursuz olması halinde huzurdaki işbu davanın reddini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Diğer davalılar vekil vasıtası ile verdiği cevapta; genişletilmiş kasko poliçelerinde zorunlu trafik sigortasının limitlerinin üstünde bir hasar oluşması durumunda kasko poliçesinden ödeme yapılacağı haller düzenlendiğini, müteveffanın kullanmış olduğu aracın kasko poliçesinde de zorunlu trafik sigortasını aşan zararların teminat altına alındığını, açıklanan sebeplerle davanın—– Şirketine ihbar edilmesini, davacı tarafın tüm talepleri için ayrı ayrı zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı tarafın, olayın oluş şekline, kusura ve hasar bedeline yönelik beyanlarını kabul etmediklerini, kusur ve hasar bedelinin tespit edilmesi için taraf tanıklarının dinlenilmesini ve dosyanın bilirkişiye gönderilmesini, haksız ve mesnetsiz olan iş bu davanın reddini talep etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; kasko sigortacısı olan davacının sigortalısına ait aracın karıştığı kaza sonucu ödedikleri tazminatın rücuen tahsili için başlatılan—- İcra Dairesinin —– esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
——esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı-takip alacaklısı tarafından davalı-takip borçlusu aleyhine 26/08/2019 tarihinde asıl alacak + işlemiş faiz toplamı 174.419,51 TL tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçlu şirkete 08/08/2019 tarihinde tebliğe edildiği, mirasçı borçlularca 19/08/2019, şirket olan borçlu tarafından 15/08/2019 tarihli itiraz dilekçesi sunulduğu, itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi rapor içeriğine göre; olay; yerleşim yeri dışında düz, kuru, asfalt kaplamalı, tek yönlü platformu 3 şerit 10,5m genişlikteki, kenarında 2,50 m emniyet şeridi bulunan bariyer ile bölünmüş, aydınlatmalı otoyolda gece meydana geldiği, olay mahallindeki azami hız sınırının 70 km/h olduğu, krokide sağ şerit üzerinde 17 m fren izinden sonra ilk çarpma noktası tespit edilmiş, ——plakalı çekicinin römorku çarpma noktası üzerinde, kupa yakın mesafede emniyet şeridi üzerinde ve yakınında müteveffa davalı sürücü çarpma noktasının ilerisinde—— plakalı kamyon şerit çizgisi üzerinde, önünde diğer TIR aracı gösterildiği, sürücülerde alkol tespit edilmediği, araca ait takograf kayıtlarında dosya içerisinde rastlanmadığı, tutanakta da bu hususta bir açıklamaya yer verilmediği, tutanakta müteveffa sürücü —— 2918 sy. KTK. 56/1-C (önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden izlememek) maddesini ihlalden kusurlu bulunmuş, diğer sürücülere kusur verilmediği, Dosya içerisinde araçlardaki hasarlara ait detay fotoğraflar bulunmamakla birlikte krokideki gösterimler, hasar işaretlemeleri, davalı müteveffa sürücü yönetimindeki aracın olay mahallindeki ve aracı yüklü durum şartlarına göre süratli seyrettiğini gösterdiği, yukarıda olay başlığı adı altında verilen şekilde meydana geldiği anlaşılan olayda; aracının teknik özellikleri, yol ve görüş şartlarına göre olay mahallinde süratli seyredip hızını emniyetli tedbir alabileceği seviyeye düşürmeyen, ön ilerisinde seyreden araçlarla arasında güvenli mesafe bırakmayıp yönetimindeki tır aracını ön ilerisinde seyreden davacı taraf aracına şiddetli şekilde çarptırarak olaya sebebiyet veren müteveffa sürücü ——dikkatsiz, tedbirsiz ve 2918 sayılı KTK 84/d, 52/b, 52/c ve 56/c maddelerini ihlal eden kural dışı davranışları ile olayda tam kusurlu olduğu, kontrolsüz şekilde süratli yaklaşarak arkadan çarpan tır aracı karşısında etkili tedbir almaları mümkün görülmeyen sürücüler ——oluş şartında kazada kusursuz oldukları,
Davaya konu ——plakalı —– marka—— model kamyonun hasarına ilişkin olarak ——. tarafından 19.12.2017 tarihinde Kasko Kesin Ekspertiz Raporu düzenlendiği, raporda yer alan onarım kalemleri tutanaktaki hasar gösterimleri ve olayla bağdaşmakta olup parça ve işçilik bedelleri olay tarihindeki piyasa rayiçlerine uygun olduğu, olay tarihinde yaklaşık 2 yaşında olan kamyonun piyasa rayici ortalama 190.000 TL olduğu belirlendiği, aracın piyasa rayici olarak eksper raporunda takdir edilmiş 188.946,00 TL, piyasa şartlarına uygun bulunduğu, eksper raporda hesaplanan hasar bedeli piyasa rayicinin üzerinde olduğu için aracın orijinaline uygun onarımı ekonomik olmayıp pert total sayılması gerektiği, araca ait hasar fotoğrafları dosyaya ibraz edilmemiş olmakla birlikte eksper raporundaki hasar kalemleri tutanaktaki gösterimler ile bağdaşmakta olup aracın ağır hasarlı olduğu, eksper raporundaki değişimi gerektirir hasar kalemleri dikkate alındığında sovtaj bedeli olarak belirlenmiş 22.330,00 TL piyasa şartları ile bağdaşır olduğu, bu bedel eksper raporunda—– kapalı ihale sonuç bedeli olduğu, bu bedel aynı zamanda hasarlı haldeki aracın nakde dönüştürülebilir bedeli olduğu, her ne kadar dava dilekçesinde yapılan anlaşma gereği aracın hasarlı hali sigortaya terk edilmiş ve hurda satışından 16.800,00 TL gelir elde edildiği belirtilmiş ve bu bedele ilişkin noter satış sözleşmesi ibraz edilmiş ise de 22.330,00 TL ihaleye teklif verildiği dikkate alındığında 16.800,00 TL bedeli benimsenmediği, buna göre davaya konu —–plakalı çekicideki gerçek zarar tutarı;
Olay tarihindeki piyasa rayiç değeri 188.946,00 TL
Olay tarihindeki hasarlı haldeki piyasa rayiç değeri 22.330,00 TL
Toplam 166.616,00 TL olduğu,Dava dilekçesi açıklamalardan davalı taraf aracının ZMM sigortacısı olan —— Sigorta Şirketinden 33.000 TL tazmin edildiği, mevcut durumda davacı tarafın talep edebileceği zarar miktarı olay tarihi itibari ile;166.616 – 33.000 = 133.616,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre; dava dışı —– malik/işleteni olduğu —– plaka no.lu aracın, davacı —– no.lu Genişletilmiş —–Ticari Kasko Sigorta Poliçesi ile 28.12.2016 – 28.12.2017 tarihleri arasındaki dönem için sigortalı bulunduğu, dava dışı ——malik/işleteni olduğu ——- plaka no.lu aracın, 11.12.2017 tarihinde meydana gelen üç araçlı trafik kazasında, davalılar murisi -müteveffa —– sevk ve idaresindeki —— plaka no.lu aracın arkadan çarpması sonucu hasara uğradığı, sigortalı araçta meydana gelen hasarın aracın güncel değerine göre fazla ve aracın onarılamaz halde olması nedeniyle araç pert total işlemine tabi tutulduğu, 02.02.2018 tarihinde, sigorta bedelinin tamamı olan 188.946,00.-TL’nin , aracın hasarlı haliyle sigortalıya terk edilmesi suretiyle sigortalıya ödendiği, karşı araç ZMMS sigortacısının yaptığı 33.000,00 TL lik ödeme ile davacı sigortalısına ait aracın sovtajlı (hurda) satışından elde edilen 16.800,00.-TL nin düşümü sonucu 139.146,00.-TLnin rücuen tahsili için takip başlatıldığı, takibe davalı- borçluların itiraz üzerine eldeki davanın açıldığı, bahse konu trafik kazasında —–plaka no.lu araç sürücüsü müteveffa ——%100 kusurlu olduğu, diğer sürücülerin kusurlu olmadığının tespit edildiği, olay nedeniyle davacı kasko sigortalısına ait aracın onarımının ekonomik olmayıp pert total sayılması gerektiği ve bu yönde işlem yapıldığı, aracın olay tarihi rayiç değerinin 188.946,00 TL olduğu, sovtaj değerinin 16.800,00 TL olduğu (raporda her ne kadar 22.330,00 TL ihaleye teklif verildiğinden bu miktarın sovtaj değeri olduğu tespitlerine yer verilmiş ise de; —–Noterliğinin —— yevmiye sayılı ve 28/02/2018 tarihli hurda araç satış sözleşmesinde davacı kasko sigortalısına ait aracın 16.800,00 TL bedel karşılığı satışının gerçekleştirildiği anlaşılmakla resmi olan bu tutar esas alınmıştır), bu haliyle davacının 139.146,00 TL asıl ve davacının sigortalısına ödeme tarihi ile takip tarihi arası işlemiş avans faizi 35.273,51 TL ( gerçek faiz tutarı 36.908,95 TL olmakla taleple bağlı kalınarak) toplamı 174.419,51 TLni talep hakkının bulunduğu, ——- araç maliki davalı şirketin, araç maliki olması nedeniyle araç işleteni olmasından kaynaklı KTK madde 85 kapsamında tehlike sorumluluğu bulunması, ——plaka sayılı araç sürücüsü davalılar murisinin, araç sürücüsü olması nedeniyle TBK madde 49 kapsamında haksız fiil sorumluluğu bulunması nedeniyle davacının talebini karşılamaları gerektiği, davalı firma ——esas sayılı dosyasında konkordato taleplerinin olduğunu, bu nedenle haklarında takip yapılmasının usule aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de; Mahkememizce başka birimden dosya inceleme talebi ile ilgili dosyanın incelendiği, davalı şirketin konkordato talebinin reddine karar verilip kararın 02/12/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüş olup davalının bu yöndeki itirazı yerinde görülmediği, davalı mirasçılar vekilince davalı adına kayıtlı aracın kasko sigortacısı olan——davacı tarafa ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun sorulmasının talep edildiği ancak Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları A1 maddesine göre, sigortanın konusunun sigortalısının uğrayacağı maddi zararların teminat altına alınacağının belirtildiği, bu durumda karşı araç ile ilgili hak sahiplerine ödeme yapılmasının söz konusu olmadığından talep yerinde görülmemiş aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, —– Esas sayılı dosyasında davalı/borçlunun 139.146,00 TL asıl, 35.273,51 TL faiz toplam 174.419,51 TL alacak yönünden itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi birlikte icra takibinin DEVAMINA,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli karar harcı 11.914,60 TL’den peşin olarak yatırılan 2.106,55 TL’nin mahsubu ile 9.808,05 TL bakiye harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 2.106,55 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 67,80 TL ilk dava masrafı, 750,00 TL bilirkişi gideri, 196,20 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam, 1.014,00 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 27.162,93 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin, davalı vekilinin ve mirasçılar vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.