Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/568 E. 2021/1188 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/568 Esas
KARAR NO: 2021/1188
DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/09/2021
KARAR TARİHİ: 08/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan tazminat (şirket yöneticilerinin sorumluluğundan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin ortaklarının ——- olduğunu; ortakların hisse oranlarının — şeklinde olduğunu; her iki ortağın da şirketin tek başına temsil ve ilzama yetkili olduklarını; davalı —- şirketi kötü yönetimi ve usulsüz işlemleri nedeniyle karşılıklı olarak —– azil davası açıldığını; — tarihinde davanın sonuçlandığını;— yetkilerinin kaldırıldığını; davalı tarafından —–kurduğunu; davalı tarafından yeni kurulan şirketlerinin, davacı şirket ile aynı sektörde olduğunu; davalının haksız rekabette bulunduğunu; bu hususun —— sayılı dosyasından tespit edildiğini; bu nedenle, davacının müdürlük yetkilerinin de kaldırıldığını; mahkemece davacı şirkete denetim kayyımı atandığını; davalının, davacı şirkete iflas ettirmeye çalıştığını; şirketin hesaplarından usulsüz para çektiğini; şirketin araçlarını düşük bedellerle sattığını; yine şirketin demirbaşları ile stoktaki mallarını usulsüz bir şekilde yeni kurduğu şirkete aktardığını; davalı tarafından, —- fatura kesildiğini; ancak, ürün tesliminin yapılmadığını; yine davalı tarafın—- şirketten tahsil ettiğini; davalı tarafın davacı şirketin hesaplarından—-şirket karar defterinde herhangi bir kayıt olmaksızın usul ve yasaya aykırı bir şekilde tahsil ettiğini; —- tarihli mizan çalışmasına göre davalının, davacı şirkete ait borç miktarının — olduğunu; yine davalının şirket adına vekil olarak atadığı — tarafından herhangi bir fatura/makbuz sunmadan —alacağı olduğu iddiası ile — tarihinde davacı şirketi icraya verdiğini; icra takibine itiraz edildiğini; icra takibine itirazın— tarafından — tarihinde geri çekildiğini ve aynı gün şirket araçlarına ve banka hesaplarına haciz tedbiri konulduğunu; — yılı aşkın süredir —dava dosyasında denetim kayyumu yönetim ve kontrolü altında davacı şirketin diğer ortağı olan —- faaliyetlerin devam ettiğini; aylık olarak detaylı bilgilerin denetim kayyımı aracılığı ile mahkemeye sunulduğunu; davalı tarafından—- ayından itibaren fiilen davacı şirketin faaliyetlerine katılmadığını; haksız rekabet eyleminde bulunduğunu; tüm faaliyetlerini yeni kurduğu şirketlerde yaptığını; müdürlük yetkisinin sona erinceye dek şirketin banka hesaplarında birden çok usulsüz işlem yaptığını; bu nedenlerle, davalının davacı şirkete vermiş olduğu tüm zararların tazmini ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– alacağın dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı firma herhangi bir ortaklar kurulu kararı olmadan firmanın %50 ortağına karşı hukuka aykırı olarak arabuluculuk başvurusunda bulunduğunu; davalının, davacı firmanın kurucusu ve %50 pay sahibi olduğunu; kendisine bilgi verilmeden diğer ortak tarafından arabuluculuk başvurusu yapıldığını ve akabinde tazminat davası açıldığını; —— tarihli ara kararı ile davacı firmayı temsil etmek üzere temsil kayyımı atandığını; temsil kayyımı tarafından —- kararının süresi içerisinde sunulmadığını; arabuluculuk süresinin —–olmadan gerçekleştiğini; bu nedenle, işbu tazminat davasının —–kararı olmaksızın açıldığından usulden reddi gerektiğini; davacı tarafından mevcut davalarda talep ettiği taleplerini bu davada da yinelediği görülmekle bu noktada derdestlik itirazında bulunduğunu; davacı firma tarafından eski mali müşavirini azil edildiğini; davalıyı borçlandırmak için — vekalet verildiğini; diğer ortak — davalıdan gizli olarak — tarihinde yeni fatura koçanı bastırılıp yirmi iki gün geriye dönük —- tarihli beş adet davalı adına gerçek dışı borçlandırmaya dayanan faturalar düzenlediğini; ayrıca davalı tarafından defalarca azil edilen mali müşavir —- yıllarına ait bütün masraf fişlerini kayıtlardan usulsüz şekilde çıkartıldığını ve davacı firmanın —- davalı aleyhine borç olarak kayıt edildiğini; bu durum karşısında —- esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını; işbu cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında davacı firmanın ortağı — amacının davalıyı daha fazla davacı firmaya borçlandırıp —- pay hissesini hiç ödeme yapmadan ele geçirmek olduğunu; davacı firmanın tasfiyesi için davalı—-davası ile ticari şirketin tasfiyesi istemli dava açtığını; işbu dosyanın celbi ile—- tarihli tensip tutanağının —- sorumluluk davası açılmasına karşın —–belirtilen süre içerisinde davacı tarafından sunulmadığından usulden reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Davacı vekilince verilen —- tarihli dilekçesinde; cevap dilekçesindeki beyan ve cevapları kabul etmediklerini, beyanların tamamının mesnetsiz olduğunu, gelinen aşama itibariyle davadan feragat ettiklerini beyan etmiş olduğu, görülmüştür.
Davadan feragat HMK mad. 307. uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 1.707,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.648,45‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi uyarınca 6.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4——– bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
İlişkin; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.12/11/2021