Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/351 E. 2023/926 K. 16.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/351 Esas
KARAR NO:2023/926
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/06/2021
KARAR TARİHİ: 16/11/2023

—- maddesine göre —- adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.DAVA:Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 12.03.2020 tarihinde, 13.03.2020 tarihine kadar geçerlilik süresi olan teklif verildiğini ve taraflarca da teklif üzerinden anlaşma sağlandığını, işbu sözleşme kapsamındaki ürünlerin davalı şirket tarafından müvekkili şirkete teslim edilmekte olduğunu, ———–itibariyle tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 enfeksiyonu ——- tarafından küresel — olarak ilan edildiğini, devamla da müvekkili hastanenin pandemi hastanesi olarak ilan edildiğini, buna bağlı olarak ——– diğer ilgili —– tarafından salgının önlenmesi amacıyla çeşitli tedbirlere başvurulmuş olduğunu, müvekkili şirketin, salgının önlenmesi amacıyla sahip olduğu hastaneleri seferber ederek, mücadeleye katkı sağladığını ve sağlamaya da devam etmekte olduğunu, bu kapsamda —– tarafından —— Seviye erişkin yoğun bakımı bulunan tüm özel hastaneler —– olarak tanımlandığını, Müvekkil bünyesindeki hastanelerin %99’unun da bu kapsama dahil olduğunu, davalıdan —- numaralı fatura ile birim fiyatı ——–adet tek kullanımlık tulum satın alındığını, tamamen acil ihtiyaçtan dolayı, zira tulumlar sarf malzemesi olup, çok fazla tüketilen bir malzeme olduğundan, toplam 380.700,00 TL bedeli 12/03/2020 tarihinde nakit olarak acil ihtiyaçları karşılamak adına ve tedarikçinin bu yöndeki talebi neticesinde banka havale yoluyla ödenmiş olduğunu, ancak devam eden süreçte, ——tarafından yapılan duyuruya istinaden gerekli olacak malzemelerin —— tarafından tedarik edileceği bildirilmiş ve tek kullanımlık tulum için satış fiyatının 24,00 TL olarak belirlenmiş olduğunu, —– tarafından belirlenen fiyatlar ile Davalı’ ya zorunluluktan ötürü ödenmek zorunda kalınan fiyatlar arasında çok büyük bir fark olduğu açık olup, bu nedenle iş bu fiyat farkını TBK. Md. 28 ile düzenlenen aşırı yararlanma hükümleri kapsamında davalıdan iadesini isteme zaruretinin hasıl olduğunu, TBK madde 28’in oluşan durum itibari ile uygulanma alanı bulacağı açık olmakla, bu kapsamda alım adedi olan toplam 10.000 adetlik tulum için ——tarafından belirlenen fiyat ile alım birim fiyatları arasında oluşan fiyat farkına ilişkin düzenlenen faturalar davalı tarafa tebliğ edilmişse de davalı tarafından bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını—— tarafından belirlenen fiyatlar ile davalı şirkete zorunluluktan ödenmek zorunda kalınan fiyatlar arasında çok büyük bir fark olduğu açık olup, bu nedenle iş bu fiyat farkını TBK. Md. 28 ile düzenlenen aşırı yararlanma hükümleri kapsamında davalıdan iadesini talep zaruretinin hasıl olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalı şirkete rücu imkânı olduğundan, öncelikle davalı şirket’in malvarlıkları üzerine tedbir konulmasına, müvekkilinin, davalı şirkete zorunluluktan ötürü ödemek zorunda kaldığı, 121.500-TL’lik fazladan yapılan ödemenin davalı şirketten ödeme tarihi itibariyle işletilecek olan ticari faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

ll. CEVAP:Davalı vekili; davacı tarafından haksız ve kötü niyetle açılan alacak davasının reddine, tüm yargılama giderleri, dava vekalet ücretinin ve HMK 329 gereğince de taraflar arasında kararlaştırılan vekalet ücretinin davacı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, gabin nedeniyle fazla ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı yan, davalı yandan —— numaralı fatura ile birim fiyatı —- adet tek kullanımlık tulum satın aldığını, ancak devam eden süreçte, —- yapılan duyuruya istinaden gerekli olacak malzemelerin—— tarafından tedarik edileceği bildirildiğini ve tek kullanımlık tulum için satış fiyatı 24,00 TL olarak belirlendiğini, olayda aşırı yararlanma söz konusu olduğunu belirterek 121.500,00 TL’lik fazladan yapılan ödemenin davalı şirketten ödeme tarihi itibariyle işletilecek olan ticari faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya 13/03/2020 tarihinde fiyatı 35,25 TL’den 10.000 adet satılan tulumlardan gabin şartlarının gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği, davalı tarafından davacıya iade edilesi gereken bir tutar olup olmadığı hususundadır.
TBK madde 28’ de belirtildiği üzere gabin, edimler arasında aşırı oransızlık bulunması (objektif şart) ve bu oransızlığın zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmak suretiyle gerçekleştirimesi (subjektif şart) şeklindeki objektif ve subjektif şartların aynı anda gerçekleşmesi halinde oluşur.Edimler arası aşırı oransızlık bulunması, objektif şartttır.Yargıtayın görüşü, edimler arasında %50’lik veya daha fazla bir değer farkının bulunması hâlinde gabinin varlığı konusunda şüphe olmadığını, ancak edimler arasında %50’den daha az bir fark olması durumunda da gabinin gündeme gelebileceğini ve fakat gabine hükmedilebilmesi için edimler arasında en az %25’ten daha fazla bir fark olması gerektiği noktasındadıdır. Edimler arasında % 25 ile % 50 arasında oransızlık varsa hakimin, edimler arasında aşırı oransızlık olup olmadığı hususunda takdir yetkisi vardır. Sözleşmeye konu şeyin değeri, sözleşmenin kurulduğu tarihteki objekif değerine göre belirlenir. Edimler arasındaki oransızlık, sözleşme kurulduktan sonra oluşmuşsa, artık gabin söz konusu olamayacak, sözleşmenin değişen şartlara uyarlanması gündeme gelebilecektir. Oransızlığın zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden kaynaklanması, karşı tarafın zayıf durumda yararlanma kastı bulunması subjektif şarttır.
Davacı yan, davalı yandan ——– numaralı fatura ile birim fiyatı 35,25 TL’den 10.000 adet tek kullanımlık tulum satın aldığını, ancak devam eden süreçte, —– tarafından yapılan duyuruya istinaden gerekli olacak malzemelerin —— tarafından tedarik edileceği bildirildiğini ve tek kullanımlık tulum için satış fiyatı 24,00 TL olarak belirlendiğini iddia etmiştir.Mahkememizce bilirkişi raporları aldırılarak ürünlerin piyasa değeri tespit edilmeye çalışılmışsa da taraflarca ürünlere dair şartname sunulmadığından satışa konu tulumların piyasa fiyatı tespit edilememiştir.Bu noktada davacının iddiası 24 TL olan ürünün 35,25 TL’ye satılmasından kaynaklı gabinin oluştuğu yönündedir. Mahkememizce bu miktarlar nazara alınarak değerlendirme yapılmıştır. Bu kapsamda mahkememizce resen satış fiyatları arasındaki farkın % 46,8 olduğu hesaplanmıştır. Yukarıdaki açıklamalarda da belirtildiği üzere gabinin oluşabilmesi için objektif ve subjektif şartların birlikte gerçekleşmesi gerektiği, bu kapsamda oransızlığın % 50’den az olduğu, satış tarihlerinde dünyada baş gösteren COVİD 19 salgını nedeniyle tıbbi malzemelere talebin arttığı, bilindiği üzere finans ve ekonomi alanında fiyatı belirleyenin arz ve talep olduğu, tarafların karşılıklı anlaşmaları ile sözleşmelerin akdedildiği, fiyat yönünden aşırı oransızlığın bulunmadığı, yine iki tarafında tacir olduğu tacirin basiretli olması gerektiği, davacının zor durumda kalması, düşüncesizliği, deneyimsizliği gibi bir durumundan kaynaklı da sözleşmenin akdedildiği hususuda söz konusu olmamasından ötürü davanın reddine karar verilmiştir.

IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gereken 269,85 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 2.074,92 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.805,07 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 19.440,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ——- Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2023