Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/350 E. 2023/393 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :2021/350 Esas
KARAR NO: 2023/393
DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/06/2021
KARAR TARİHİ:09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında —–imzalanan sözleşme gereğince davalı şirket tarafından teklif edilen çekme Kat yapım işi karşılığında müvekkili şirketin 30.000,- TL nakit, 30.000 TL 60 gün vadeli çek ve iş bitirildiğinde teslim edilmek üzere 34.400TL bedelli 90 gün vadeli çek ile toplamda 94.400 TL ödeme yapmayı taahhüt ettiğini, teslim tarihinin taraflarca 31.05.2021 olarak kararlaştırıldığını; müvekkili şirketin davalı şirket ile yaptığı sözleşme doğrultusunda 10.05.2021 tarihinde davalı şirketin hesabına 30.000TL’yi yatırdığını, 16.07.2021 vade tarihli 30.000TL bedelli çeki teslim ederek taahhüt etmiş olduğu ödemeleri gerçekleştirdiğini, davalı şirketin, taraflar arasında imzalanan sözleşmedeki borcuna istinaden 94.400TL bedelli teminat senedini müvekkili şirkete verdiğini; davalı şirketin sözleşme gereğince ifa etmesi gereken sorumluluğu yerine getirmediğini, 27.05.2021 tarihinde davalı şirketin müvekkili şirket yetkililerine işi teslim etmeyeceğini, verilen çeki ise ciroladığını bildirdiğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu ödemelerin davalı şirket nezdinde haksız kazanca sebep olduğunu, sözleşme konusu işin davalı şirket tarafından ifa edilmemesi neticesinde müvekkili şirket nazarında borcun ortadan kalktığını yapmış olduğu ödemelerin de iade edilmesi gerektiğini; davalı şirket tarafından sözleşmeden kaynaklanan borcun ifa edilmediği ve sözleşmeden dönüldüğünün bildirilmesi sonucunda müvekkili şirketin de sözleşmeye ilişkin borcunun ortadan kalktığını, davalının banka hesabına yatırılan 30.000TL’nin iadesi, verilen 16.07.2021 vade tarihli 30.000 TL bedelli çek ve taahhüt edilen 34.400 TL bedelli çekin ödenmemesi adına borcun karşılıksız kalmasından dolayı bu durumun tespiti ile 30.000TL bedelli çekin ödemesinin durdurulması için bu davayı açtıklarını belirterek teminatsız veya teminat mukabilinde tedbiren —— bedelli çekin ödemesinin durdurulması ihtiyadi tedbirine, haklı davanın kabulü ile fazlaya dair talep, dava ve sair hukuksal haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik toplamda 94.400TL’lik sözleşme bedeli yönünden borçlu olmadıklarının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle; taraflar arasında yapılan tedarikçi çerçeve sözleşmesi kapsamında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine yöneliktir.Taraf delilleri toplanılmış, uyuşmazlığın çözümü bilirkişi incelemesi gerektirdiğinden dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi ——- tarafından düzenlenen 02/02/2022 tarihli rapora göre; dosyadaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi, nihayetinde bilirkişiye verilen davacı ve davalıya ait defter ve belgelerin yerinde inceleme görevi ile sınırlı olmak üzere, davalı ———– günü saat 10:00 da Mahkememizde yapılan incelemede hazır bulunmamış ve belge ve defterlerini ibraz etmediği, ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu yer ile inceleme sırasında muhatap alınacak yetkili kişi bildiriminde de bulunmadığı, ticari defterlerini sunmayan davalı tacirin HMK’nın 222 ve 220/3. maddesi uyarınca karşı taraf beyanını ve delillerini kabul etmiş sayılacağının takdirinin Mahkemeye ait olduğu, davacı ———ticari defterleri ve dayandığı belgeler ile yardımcı defterlerinin birbirini tamamlaması, teyid etmesi ve usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle TTK. md. 85 ve HMK 222. madde gereğince sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davacı —–yıllarına ilişkin kayıtlarına göre, davalı ile yaptıkları—– gereği olan iş bitirme tarihine kadarki ödeme taahütlerini yerine getirdikleri, 10.05.2021 tarihinde 30.000,00 TL banka havalesi ve 16.07.2021 vadeli 30.000,00TL tutarlı çek ile davalıya ödeme yaptıkları, davacı ——–alacaklı olduğu, 25.06.2021 tarihinde davalı tarafından 10.000TL iade ödeme yapıldığı, davacı —–davalı ——- tarihinden itibaren de 50.000TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222. Maddesinde ” Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK m:222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK m:222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK m:222/4).” hükümlerine amirdir.Yukarıda verilen yasa maddeleri ve TTK 82. maddesi gözetildiğinde ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür.Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre yapılan değerlendirme neticesinde; davacı tarafça taraflar arasında 06/05/2021 tarihli, KDV dahil 94.400,00 TL bedelli tedarikçi çerçeve sözleşmesi yapıldığı, sözleşme kapsamında iş bedelinin ödemesinin; ilk ödeme 30.000,00 TL nakit/ hesaba havale, ikinci ödeme 30.000,00 TL bedelinde 60 gün vadeli çek, üçüncü ödeme 34.400,00 TL bedelinde 90 gün vadeli çekin teslim anında teknik kontrol onayına istinaden şeklinde kararlaştırıldığı, iş teslim tarihinin anahtar teslim 31/05/2021 olarak belirlendiği sözleşme kapsamında davalının işi tamamlamadığı gerekçesiyle 94.400,00 TL tutarında borçlu olmadığının tespitine ilişkin eldeki davanın açıldığı, davacı vekilince dava dilekçesinde menfi tespit istemi, rapora karşı beyan dilekçesinde ise alacak talebi sunulması üzerine bu hususun açıklanması için üzerine verilen sürede, 01/07/2022 tarihli beyan dilekçesinde huzurda görülen davanın menfi tespit davası olduğu, 94.400,00 TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini bildirmiş, dava menfi tespit davası olarak görülmüştür. Mahkememizce öncelikle davalı taraf davaya cevap vermediğinden iddiaları inkar etmiş sayıldığı, anılı 06/05/2021 tarihli sözleşmedeki ve ek olarak sunulan diğer belgelerdeki imzanın davalı şirket yetkililerine aidiyeti hususunda isticvap davetiyesi tebliğ edildiği ancak duruşmaya gelen olmadığı ve sözleşmedeki ve ek olarak sunulan diğer belgelerdeki davalı imzasının yetkililerinden sadır sayıldığı, eldeki menfi tespit davası kapsamında ispat yükünün davalı tarafta olduğu, davalının öncelikle aradaki sözleşme kapsamında edimini yaptığını/ hizmeti yerine getirdiğini, kararlaştırılan alacağa hak kazandığını ispat etmesi gerektiği ancak davalının ispat yükünü yerine getirmediği, davacının davalıya 10/05/2021 tarihinde —ön ödeme açıklaması ile 30.000,00 TL banka yoluyla ödeme yaptığı, yine İstanbul/ 16/07/2021 keşide yer ve tarihli, keşidecisi —–bedelli —— hesabına kayıtlı çeki davalıya verdiği, çekin davalı lehtar tarafından 3. Kişilere ciro edildiği, nihai olarak ———sayılı dosyası üzerinden icra takibine konu edildiği, ilgili dosyanın incelenmesinde; 3. Kişi faktoring firması tarafından dosyamız davacı ve davalısının da yer aldığı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılacak takipte ödeme emri ile takip başlatıldığının anlaşıldığı, 34.400,00 TL bedelli, 90 gün vadeli çekin teslim anında teknik kontrol onayına istinaden verileceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafça davacı lehine, lehtarın davacı, düzenleyenin davalı olduğu, 94.400,00 TL bedelli emre muharrer senedin teminat senedi olarak düzenlendiği, davacının ticari defterlerinde davalıdan rapor tarihinde 50.000,00 TL alacaklı göründüğü, davalının ticari defterlerini sunmadığı, davalı tarafa 7251 Sayılı Kanun ile değişik HMK’nın 222. Maddesi gereği “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” halinde ibraz eden tarafın ticari defter ve kayıtlarının aleyhe delil sayılacağının ihtar edildiği, davalının sözleşme kapsamında edimine yerine getirdiğini ispatlayamadığı, davacının ise sözleşmeye göre yaptığı ve yapacağı ödemeler kapsamında davalının yaptığı geri ödeme düşüldükten sonra davalıya 84.400TL yönünden borcunun bulunmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile 06/05/2021 tarihli çerçeve sözleşmesi kapsamında davacının davalıya 84.400TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, aşan istemin reddine
Mahkememizin vermiş olduğu 09/06/2021 tarihli ihtiyati tedbir ara kararının karar kesinleşinceye kadar devamına
2-Alınması gerekli karar harcı 5.765,36 TL’den peşin olarak yatırılan 1.612,12 TL nin mahsubu ile 4.153,24 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.612,12 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 67,80 TL ilk dava masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi, 294,15 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam, 1.361,95 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%89,40 kabul) 1.217,58 TL’ sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, arta kalanın davacı üzerinden bırakılmasına,
5-Davalı taraflarca sarfedilen yargılama olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 13.504,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ———Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/05/2023