Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/291 E. 2022/510 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/291 Esas
KARAR NO: 2022/510
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2021
KARAR TARİHİ: 16/06/2022
— maddesine göre — adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —- tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA :
Davacı vekili; borçlunun sahibi olduğu —-araç ile müvekkili şirket tarafından işletilen —- tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden —— geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren —- günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, borçlunun geçiş ücreti ile ceza tutarının bugüne kadar ödemediğihi, bu sebeple, davalı aleyhinde —- dosyası ile icra takibi başlatıldığını, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, ancak davalının ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine ve süresi içerisinde dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, borçlunun icra takibine itirazının tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, söz konusu itirazın kabul edilemeyeceğini, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine asıl alacağın %20sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; davacı tarafın dava dilekçe ekinde eklemiş olduğu takip talebinde borcun kaynağı ödeme emrinde gönderilmemiş olduğundan ve —– müvekkili şirkete göndermiş olan ödeme emrinde dayanak hiç bir belge olmaması ve herhangi bir borçları bulunmadığından itiraz ettiklerini, borcun kaynağının belli olmadığını, davacı tarafından daha evvelce gönderilmiş olan borç bildirimi üzerine elektronik posta yoluyla iletişime geçildiğini fakat sonuç alınamadığını, davacı tarafından daha önce de müvekkili şirkete borç bildirimi gönderilmiş ise de davacı tarafın işleyiş ve talebi gereği mailin davacı tarafa gönderildiğini, herkesin bildiği üzere ihlalli geçişin yanı sıra ihlale konu ücretli geçişlerden daha evvel hiç geçilmemiş plakalara da haksız cezalar talep edildiğinin bilindiğini, tamamen bilgisayar sistemi üzerinden ihlalli geçişin belirlenmesi nedeniyle davacı tarafın hiç bir bildirim yapmaksızın ihlalli geçiş yapıldığına dair icra takibine geçilmesinin hukuka uygun bir borç doğurmayacağından huzurdaki davaya konu haksız bir şekilde talep edilmesi hukuka aykırı olup itiraz etme zorunluluğu doğduğunu,——-geçişlere ait tarihlerdeki hesaplar incelendiğinde davacı tarafa ait sistemden düşülüp düşülmediğinin görüleceğini, öncelikle usulüne uygun ödeme emrinin gönderilmemiş olması sebebiyle yapılan takibin iptaline, davalı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ve net vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesiyle davanın reddini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava,——– geçiş ücretinin ve cezanın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının işlettiği otoyoldan davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı geçiş ücreti ve eklenen cezadan davalı tarafın bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
İcra dosyası tetkikinde, davacı alacaklı şirket tarafından otoyol kullanım ücreti ve ceza bedeline ilişkin alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, süresinde takibe itiraz neticesinde takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, — yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Davacının —- Tutarındaki —– Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın, genel hükümlere göre tahsil edileceği,
Davalıya ait —- aracın ——- tarihinde davacı şirketin işlettiği otoyoldan geçiş yaptığının, davacı vekilince sunulan ihlalli geçiş listesi ve kamera görüntüleri ile sabit olduğu,
Davalının, ödemesiz geçiş yaptığı gün ve devam eden on beş gün içerisinde, otoyol kullanımına dair borcunu davacı şirkete ait —— bulunan hesaplara yatırdığına dair herhangi bir delil sunmadığı, keza —– plaka satılı aracın ihlalli geçişten sonra, davalının ihlalli geçiş tarihinden sonraki —- hesabında yeterli bakiye bulundurmadığı, —- bulunmadığı anlaşılmakla,
Davalı şirkete ait araçların, davacının işletmekte olduğu otoyoldan ihlalli geçiş yaptığı, —– sayılı kararı dikkate alındığında davacı tarafından ihlalli geçiş bildiriminde bulunulmasının zorunlu olmadığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin —– yayınlanan köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, davalı araç sürücüsünün otoyolda ödemesiz geçiş yaptığı ve devam eden —– içinde de geçiş ücretini ödemediği anlaşılmakla, geçiş ücreti ve 6001 sayılı kanunun 30/5.maddesine göre tahakkuk ettirilen geçiş ücretini dört katı tutarındaki cezanın yerinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. ——
Bu kapsamda somut olayda, alacağın likit olduğu ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi şartları gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının —— sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 34,02 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 25,28 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 498,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 118,60 TL harç ile 90,50 TL posta masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı. 16/06/2022