Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/290 E. 2022/700 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/290 Esas
KARAR NO: 2022/700
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2021
KARAR TARİHİ: 06/10/2022
—-maddesine göre —- adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —– tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; dava dilekçesinde, —- tarihi —plakalı araçlar ile davacı şirket tarafından işletilen—–tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçiş yapmış; ihlalli geçiş tarihinden itibaren—– içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, davalı/Borçlu, geçiş ücreti ile ceza tutarını bugüne kadar ödememiştir. Bu sebeple, Davalı aleyhinde ——dosyası ile icra takibi başlatıldığını, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emri Davalı/Borçlu’ya tebliğ edildiğini, ancak Davalı/Borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine ve süresi içerisinde dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş ve takibi durdurduğunu, borçlunun icra takibine itirazı tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu ve söz konusu itirazı kabul etmediklerini, zira takibe konu borç, kanundan kaynaklanan bir borç olup borcun sebebi de Davalı/Borçlu’nun davacı şirket tarafından işletilen —– yaptığı ödemesiz (ihlalli) geçişlerdir. O bakımdan, Davalı/Borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davacı şirket, takibe konu alacağının tahsili amacıyla ve işbu davayı ikame etmeden önce, —-başvurduğunu, ancak —-görüşmelerinden hiçbir sonuç alınamadığını, —–görüşmelerinde anlaşmaya varılamamasına dair—–ekinde dosyaya sunulmak suretiyle huzurdaki dava ikame edildiğini, işbu nedenle, Davalı/Borçlunun tamamen haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, Davalı/Borçlu aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmektedir.
ll. SAVUNMA :
Davalı vekili; cevap dilekçesinde, —— tarihleri arasında geçiş ücretlerinin ödenmeden geçiş yaptığını, davacı yanın, dava konusu edilen ihlalli geçiş ve geçiş ücretlerinin ödenmemesi hakkında, davacı şirketten talep edebileceği herhangi bir alacak hakkı bulunmadığını, zira davacı yan tarafından yasal süresi içerisinde—- bakiyelerinden gerekli ücret kesinti sürecinin işletilmediğini, geçiş yapan araçların —– gün içerisinde ilgili——talep ettiği veya geçiş ücretin tahsil etme girişiminde bulunup bulunmadığına ilişkin hiçbir somut bilgi sunulmadığını, davacı şirket hakkında tahsil edilmek üzere istenilen —— sayılı dosyası dahilindeki tüm borç ve borca ilişkin miktarın usule ve esasa aykırılığının da belli olduğunu, işbu itirazın iptali istemli davanın mahkemenizce reddedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmektedir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, ——– geçiş ücretinin ve cezanın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının işlettiği otoyoldan davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı geçiş ücreti ve eklenen cezadan davalı tarafın bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
İcra dosyası tetkikinde, davacı alacaklı şirket tarafından otoyol kullanım ücreti ve ceza bedeline ilişkin alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, süresinde takibe itiraz neticesinde takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, —– yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Davacının İhlalli Geçiş Ücreti ve 4 Katı Tutarındaki Ceza Bedeli Talebi Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
——- sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı ——geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın, —— tahsil edileceği,
Davalıya ait — davalı — işletilen —— arasında geçiş yaptığının, davacı vekilince sunulan ihlalli geçiş listesi ve kamera görüntüleri ile sabit olduğu,
Davalının, ödemesiz geçiş yaptığı gün ve devam eden on beş gün içerisinde, —— kullanımına dair borcunu davacı şirkete ait —– bulunan hesaplara yatırdığına dair herhangi bir delil sunmadığı, keza ihlalli geçişten sonra, davalının ihlalli geçiş tarihinden sonraki —— hesabında yeterli bakiye bulundurmadığı anlaşılmakla,
Davalı şirkete ait aracın, davacının işletmekte olduğu otoyoldan ihlalli geçiş yaptığı, ——– kararı dikkate alındığında davacı tarafından ihlalli geçiş bildiriminde bulunulmasının zorunlu olmadığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin ——ücret tarifesine uygun olduğu, davalı araç sürücüsünün otoyolda ödemesiz geçiş yaptığı ve devam eden 15 gün içinde de geçiş ücretini ödemediği anlaşılmakla, geçiş ücreti ve 6001 sayılı kanunun 30/5.maddesine göre tahakkuk ettirilen geçiş ücretini dört katı tutarındaki cezanın yerinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. ——
Bu kapsamda somut olayda, alacağın likit olduğu ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi şartları gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının—– takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 87,03 TL karar ve ilam harcından 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 27,73 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.274,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı ve 59,30 TL peşin harç toplamı: 118,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 71,9 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı. 06/10/2022