Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/271 E. 2023/322 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/271 Esas
KARAR NO : 2023/322

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 27.06.2017 tarihinde saat 21:45 sıralarında sürücü —– sevk ve idaresinde ki —– plaka sayılı aracı ile—– ili istikametinden—— istikametine sol şeritte seyir halinde iken 13+400 km de aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atarak müvekkilinin bulunduğu yola uçması sonucu çift taraflı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, gerçekleşen kaza sonucunda —— plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanarak %16 oranında kalıcı maluliyetinin oluşmuş olduğu, —— plaka sayılı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğunu, bu nedenler ile hastane masrafları ve uğramış olunan maddi zararın ihbar tarihi olan 06.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte poliçe kapsamındaki teminatlar kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL nin tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili aleyhine açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, poliçede sorumluluklarının 330.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, huzurdaki davanın öncelikle dava şartı eksikliği nedeni ile reddedilmesi gerektiği, ayrıca araç sürücüsünün kusurunun tespit edilmesi gerektiği, bu nedenle uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, müvekkilinin —– ait giderlerden sorumlu tutulamayacağını, ayrıca dava konusu kazada müterafik kusur durumunun bulunduğunu, çünkü —— bulunduğu araçta istihab haddinden fazla kişi bulunduğunu, ayrıca ——- emniyet kemerinin takılı olmadığı, bu nedenle müterafik kusur bulunduğunun aşikar olduğunu, müterafik kusur için kazada kusurlu olmak değil kaza sonucu oluşan zararın meydana gelmesinde kusur sahibi olmanın arandığını, bu nedenler ile davanın reddedilmesini talep etmiştir.Davacı vekilince verilen 04/04/2023 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiklerini, davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.Davalı vekilince verilen 04/04/2023 tarihli dilekçesinde davacının feragatini kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davadan feragat HMK mad. 307. uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 120,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Taraflarca vekalet ücreti talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,İlişkin; dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf/ kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.