Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/260 E. 2022/892 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/260 Esas
KARAR NO : 2022/892

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/06/2020
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ———- yevmiye numaralı —– bedelle satın aldığını, aracın alındıktan sonra müvekkilinin yola çıktığını, —– —–hararet yaptığını, bunun üzerine müvekkilinin hemen satıcıyı aradığını durumu anlattığını, aracın —– gösterge —– ——- satıcıya yolladığını, sonra satıcıya aracın bir
arızası olup olmadığını sorduğunu, fakat satıcı ısrarla araçta hiçbir kusur olmadığını, bu durumun normal olduğunu, araca su ekleyerek yola devam etmesini söylediğini, müvekkilinin de buna güvendiğini ve———– süre dinlendikten sonra yola devam ettiğini, fakat seyir halindeyken —- araçtan —–geldiğini ve ————— arızalı olmayan bir motorun yolda——- hararet yapmasının mümkün olmadığını, devamında aracın servise götürüldüğünü ve ——olduğunun tespit edildiğini, ———- dosyasından tespit davasının açıldığını, aracın—–olduğunun raporla belirlendiğini, aracın satın alınmadan önce ekspertiz incelemesine sokulduğu, yapılan ekspertizde araçta davaya konu olaya ilişkin bir belirtiye rastlanmadığını, bunun üzerine davalı ———— —–numaralı ihtarnamenin çekildiğini, davalının cevabında —————– satın aldığını ve bu nedenle piyasa değerinin altında satın alındığını iddia ettiğini, arızanın tespit raporunda da belirtildiği gibi bakımlarının yapılmamasından kaynaklandığını, bu arızaya sürücünün sebep olmasının mümkün olmadığını —-sürücüsünün tecrübeli olduğunu, araçtaki ayıbın gizli bir ayıp olduğunu—– ile bunu anlamasının mümkün olmayacağını belirterek müvekkilinin TBK m.227 de belirtilen ayıp——–indirim talep etme hakkını kullanmak istediğini belirterek —– araçtaki ayıp nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının mahkemenizce tespit edilerek şimdilik —-, tamirat bedeli olarak şimdilik 1.000 TL aracın tamirde kaldığı süre boyunca müvekkilce kullanılan ikame araç bedeli için şimdilik ——talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın yasal hak düşürücü süre içinde herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığını, bu nedenle zaman aşımı yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf aracın değer
kaybı, tamir bedeli ve ikame araç bedeli adı altında talep ettiği alacaklarının belirsizliğini iddia etmesinin mümkün olmadığını, bu yönüyle belirsiz alacak davası şeklinde açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde de belirtildiği gibi araç satış yapılmadan önce müvekkili şirket tarafından ekspertiz incelemesine sokulduğunu ve gayet sağlıklı denetlenebilir bir şekilde aracın incelemesinin yapıldığını, araçta davaya konu olaya ilişkin bir belirtiye rastlanılmadığı denilmek suretiyle aracın muayenesinin yapıldığı ve herhangi bir ayıba rastlanılmadığı açıkça kabul edildiği, ekspertiz raporunda varlığı tespit belirtilen bir kısım açık ve tespit edilebilir kusurlar ise davacı tarafından bilinerek kabul edildiği, davacı tarafın soyut olarak “————- temelsiz olduğunu, bu hususun dilekçe ekinde sunulan servis faturaları ile sabit olduğunu, araçta meydana gelen hasar ve tamir bedeli yönünden müvekkilinin bir sorumluluğunun olmadığını, tespit raporunda aracın hararet yapmasına etken olabilecek ifade edilen sebeplerden birinin de sürücü hatası kaynaklı —- devirli kullanım olduğu, bu nedenlerle açılan davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ayıp iddiasına dayalı olarak satış bedelinde indirim ve bir kısım tazminat alacaklarının tahsiline ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı adına kayıtlı —– davacının —————plakalı araçta ayıp olup olmadığı, var ise niteliği, davacının ayıp ihbarını süresinde yapıp yapmadığı, davacının talep ettiği değer kaybı nispetinde satış bedelinden indirim yapılması, tamirat bedeli ve ikame araç bedelinin haklı olup olmadığı, haklı ise miktarlarının ne olduğunun tespitine ilişkin tazminat davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—— kişilik makina mühendisi bilirkişinin sunduğu raporda özetle; davacı tarafından aracın piyasa rayicinin çok altında alındığı, hasarların davacının bilgisi dahilinde olduğu kanaatinin oluştuğu, tespit edilen olumsuzlukların gizli ayıp olduğundan kesin olarak bahsedilemeyeceği, değer kaybının oluşmayacağı, rayiçlerine göre —- düşük bedel ile satın alınmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, hasar için makul onarım süresinin 20 iş gün olup kira bedelinin —– olabileceği bildirilmiş, itirazlar üzerine dosyanın üç kişilik heyete tevdi edildiği, — tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre; dosyaya sunulu olan ——— bilirkişi tespit raporunda aracın ————- kaynaklı —— arızası olduğu, ancak arızanın sebebinin tam olarak anlaşılamadığı, araçtaki bu —– muayenenin yapılmamış olması,—– çalışmaması, tesisattaki kaçaklar, —— düzgün çalışmaması,—– değiştirme ve yüksek devirli kullanım gibi etkenlerin bir veya birkaçının bir araya gelmesi ile meydana gelmiş olabileceği, gizli ayıp olup olmadığı hususu ile ilgili kesin kanaat oluşmadığı, 15.000 TL değer kaybı olacağı belirtildiği, dosyaya sunulu olan 12.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda ise hasarlı olarak ve davacının bilgisi dahilinde alınan aracın yola çıkılmadan önce aracın servisine götürülerek bakımının yapılması gerektiği, arızanın sürücünün aracı kullanımı ile doğru orantılı olarak da olabileceğinden gizli ayıp olduğundan kesin olarak bahsedilemeyeceği, motordaki onarımın değer kaybına yol açmayacağı kanaatine varıldığı, dava konusu araç satın alınmadan——-13.05.2019 tarihli ekspertiz raporundan; aracın —– incelemesine tabi tutulduğu işaretlenmiş , bu incelemede aracın motor——- gösterildiği,
Bu ekspertiz aşamasında davalı şirket araç sahibi olarak kaydedildiği, raporu alıcı ve satıcı da imzaladığı, ekspertizde araçta tespit edilen problemler: Sol —— kaçırdığı;
 ——vidalarının sökülüp takılmış olduğu;
 —- yolda —– yaptığı;
KAPORTADA;
 ——işlem görmüş olduğu;
 ——- işlem görmüş olduğu;
 —–işlem görmüş olduğu;
 —-ve kapının işlemli olduğu;
—– işlemli olduğu;
 —- kapının işlemli olduğu tespit edildiği,
Dava dilekçesinde belirtildiği üzere araç davacı yan tarafından satın alındıktan sonra yola
çıkılmış ve iki saat sonra araç hararet yaptığı, bir araçta —– bulunan ———————çıktığında, —————–problem veya arızanın olduğunun açık olduğu, bu problem———-gibi arızalar, ————–bunların bir —– olabileceği gibi doğrudan motordan da kaynaklanabileceği,Aracın satın alındığında yapılan ekspertiz kapsamında, yol testi ve motor incelemesi de yapıldığı işaretlenmiş olduğu, bu ekspertizde aracın motorunda ve ——— tarafından tespit edilmiş ve gözle muayenede de fark edilebilecek
arıza kayıt edilmediği, ancak ——— bu olayda olduğu gibi bilahare yola çıkıldıktan sonra da meydana gelmiş olabileceği,
Aracın satın alındığı esnada yaptırılan ekspertizde tespit edilen hususlardan ve rapordaki bilgilerden yolda aracın hararet yapmasına sebebiyet veren arızanın aracın motorunun gizli ayıplı olmasından kaynaklığına dair kesin bir görüş bildirmek ise mevcut veriler ışığında mümkün olmadığı,
Bir araçla yolda seyir esnasında—problemi ile karşılaşıldığında, sürücünün aracını— götürmesi gerektiği, davacı firma adına kayıtlı olan aracın
sürücüsü ise araç hararet yapınca –her ne kadar satıcı-davalının tavsiyesine uyduğunu ifade etse
de – su ilave ederek bir süre bekledikten sonra yola devam etmiş ve nihayetinde —–seviyede hasarlandığı———- görecek seviyede hasarlanmasında ilk hararet uyarısı
alındığında aracın en yakın servise götürülmemesinin asli unsur olduğunun değerlendirildiği,araçtaki hasar miktarı ile ilgili olarak yedek parça listesi ve işçilik tutarları incelendiğinde
—– tespit raporunda araçtaki —–giderilmesi için gerekli tamirat bedelinin— olduğu yönündeki tespitin parça ve işçilik bakımından kadri marufunda olduğu kanaatine varıldığı,
Aracın değer kaybı konusunda ise öncelikle aracın rayiç değeri incelendiği, aracın satın
alındığı tarih ile arızalı halindeki tespit raporu arasında bir ay fark olduğu, aracın satın alındığı———sözleşmesinde—– olduğu, aracın —- hasarsız değişensiz —— aracın hasarlı ve eşdeğer —-olduğu dosyaya sunulu belgelerden anlaşıldığı,Araç rayice göre ——– (takriben rayicin %16 sı daha düşük bir bedelle) satın alındığı, Aracın davacıya satışı —— motorunda gizli ayıp olduğu dosyaya sunulu belgelerden tespit edilemediğinden, aracın davacıya satış değerinde ilave bir değer kaybı uygulanması
gerekip gerekmediği konusunda da bir kanaat belirtmek mümkün olmadığı, aracın yolda hararet yapmasına ve sürücü tarafından yola devam edilmesiyle bilahare —– hasara uğramasına, aracın satın alınma aşamasında motorunun gizli ayıplı olmasından kaynaklığına dair kesin bir görüş bildirmenin mevcut veriler ışığında mümkün olamayacağı, Araçtaki arızanın giderilmesi için ———tespitin parça ve işçilik bakımından kadri marufunda olduğu, —- esnasında motorunda gizli ayıp olduğu tespit edilemediğinden aracın davacıya satış değerinde ilave bir değer kaybı uygulanması gerekip gerekmediği konusunda da bir kanaat
belirtmenin mümkün olamayacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekiline TBK 227. Madde kapsamında seçimlik hakkını somutlaştırarak beyanda bulunması için süre verilmiş, verilen sürede davacı vekilince bila tarihli dilekçe ile,—– satış bedelinden indirim yapılarak bu bedelin —- tarihinden işleyecek yasal faizle tahsili, tamirat bedeli 22.702,25 TL ile tamirde kalan süre boyunca ikame araç bedeli olan 8.672,60 TL nin ihtarname tarihi 21/05/2019 tarihinden işleyecek yasal faizle tahsilini talep ettiklerini bildirmiştir.
6098 sayılı madde 227″ Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” hükmüne amirdir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi raporu gözetildiğinde; davalı adına kayıtlı iken—————– plakalı araçta ayıp bulunduğu iddiasına dayalı olarak eldeki davanın açıldığı, davacı alıcı tarafından davalı——- yevmiye numaralı ihtarnamenin çekildiği,——-gönderildiği, inceleme sonucu heyet halinde düzenlenen bilirkişi raporunda; dosyaya sunulu —— raporunda —– kaynaklı ——– olduğu ancak arızanın sebebinin
tam olarak anlaşılamadığı, araçtaki bu —– yapılmamış olması, ——- çalışmaması, tesisattaki kaçaklar, ——–değiştirme ve yüksek devirli kullanım gibi etkenlerin bir veya birkaçının bir araya
gelmesi ile meydana gelmiş olabileceği, yine araç satın alındıktan sonra yolda kalması ve hararet yapması ile ilgili ekspertiz raporundaki tespitlere göre aracın motorunun gizli ayıplı olmasından kaynaklandığına dair kesin görüş bildirilemediği, aracın davacıya satışı esnasında motorunda gizli ayıp olduğunun dosyaya sunulu belgelerden tespit edilemediğinin bildirildiği, bu haliyle davacının ayıp iddiasına dayalı olarak alacak talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar harcının başlangıçta alınan 737,56 TL harçtan mahsubu ile 656,86 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——–esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
6——— arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde—– dosyasının iadesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
MaHkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.