Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/242 E. 2022/125 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/242 Esas
KARAR NO: 2022/125 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
—-, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; dava dilekçesinde, davacı şirket —- — işletme hakkı sahibi; davalı ise işletme hakkı davacı şirkette bulunan köprü ve otoyollarını kullanmış olan şirket olduğunu, —-gereğince işletme hakkı davacı şirkette bulunan otoyoldan yapılan geçişler, söz konusu madde gereği ücretlendirilmekte, ücret ödemeden yapılan geçişlerde, geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza tutarı uygulanmakta olduğunu, yine aynı kanun gereği otoyoldan çıkış yapılan tarihi izleyen 15 gün içinde ödeme yapılması durumunda belirtilen oranda ceza uygulanmadığını, icra takibine konu alacak, yürürlük tarihine kadar tahsil edilemediğini, bu nedenle harca esas değer; takip talebinde yazılı miktar olan — değil, geçiş tutarı ile birlikte dört katı tutarında ceza tutar olan ve bu anaparanın ferileri de anaparaya göre düzenlenerek ortaya çıkan — olması gerektiğini, davalının, — tarihi ile — tarihleri arasında birçok kez geçiş ücreti ödemeksizin köprü ve otoyoldan ihlalli geçiş yapıldığını, bedeli ödenmeyen geçiş ücretinin — günlük sürede de ödenmediği için davalı hakkında — dosyasıyla takip başlattığını, davalının icra dosyasında itiraz dilekçesi sunduğunu ve bu dilekçede borca ve yetkiye itiraz ettiğini, sadece yetki itirazının kabul edildiğini ve bu nedenle — sayılı dosyası üzerinden devam ettiğini, davalının vekili aracılığıyla —- tarihli dilekçe ile borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının alacağın zamanaşımına uğradığına yönelik mesnetsiz iddialarının hukuka aykırı olduğunu, —davacı şirketin kontrolünde olan bir sistem olmadığını, davacı şirket sadece geçiş ücretini talep eden konumunda olduğunu, bu nedenle geçiş ücreti tahsilatının davacı şirket tarafından yapılması mümkün olmadığını, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu, alacağın likit olması gerekçesiyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmektedir.
ll. SAVUNMA:
Dosyada davalı vekilince verilen cevap dilekçesi bulunmamaktadır.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat Yasasının 30/5 ve 7. maddesi uyarınca geçiş ücretinin ve cezanın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının işlettiği otoyoldan davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı geçiş ücreti ve eklenen cezadan davalı tarafın bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
İcra dosyası tetkikinde, davacı alacaklı şirket tarafından otoyol kullanım ücreti ve ceza bedeline ilişkin alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, süresinde takibe itiraz neticesinde takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Davacının——— maddesine göre; 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın, genel hükümlere göre tahsil edileceği,
Davalıya ait —— tarihlerinde davacı şirketin işlettiği otoyoldan geçiş yaptığının, davacı vekilince sunulan ihlalli geçiş listesi ve kamera görüntüleri ile sabit olduğu,
Davalının, ödemesiz geçiş yaptığı gün ve devam eden on beş gün içerisinde, otoyol kullanımına dair borcunu davacı şirkete ait hesaplara yatırdığına dair herhangi bir delil sunmadığı, keza ihlalli geçişten sonra, davalının ihlalli geçiş tarihinden sonraki —-hesabında yeterli bakiye bulundurmadığı anlaşılmakla,
Davalı şirkete ait aracın, davacının işletmekte olduğu otoyoldan ihlalli geçiş yaptığı,—— sayılı kararı dikkate alındığında davacı tarafından ihlalli geçiş bildiriminde bulunulmasının zorunlu olmadığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin —– yayınlanan köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, davalı araç sürücüsünün otoyolda ödemesiz geçiş yaptığı ve devam eden —– içinde de geçiş ücretini ödemediği anlaşılmakla, geçiş ücreti ve 6001 sayılı kanunun 30/5.maddesine göre tahakkuk ettirilen geçiş ücretini dört katı tutarındaki cezanın yerinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. ——
Bu kapsamda somut olayda, alacağın likit olduğu ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi şartları gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının —— sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 21,27 TL karar ve ilam harcından 59,30 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 38,03 TL harcın yatıran tarafa iadesine,
5-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 311,36 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı ve 59,30 TL peşin harcın toplamı: 118,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 149,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalının yaptığı yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
10-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı. 03/02/2022