Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/157 E. 2022/497 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLTİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/157 Esas
KARAR NO: 2022/497
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/03/2021
KARAR TARİHİ: 14/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacı şirketin davalı şirket için —– taşıma hizmeti verdiğini, taşıma anlaşması neticesinde taşıma yapılarak faturalar kesildiğini, yapılan tüm işlemler ve masrafların maille davalı şirkete bildirildiğini, davacının vermiş olduğu hizmetlerin karşılığını alamadığını, bunun üzerine ——- sayılı dosya ile takip başlatıldığını, borçlu tarafından borca haksız olarak itiraz edildiğini belirtmiş; itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği görüldü. Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında taşıma sözleşmesi bulunup bulunmadığı, ticari ilişki kapsamında davacı tarafından davalıya faturaya konu hizmetin teslim edilip edilmediği, teslim edilen hizmetler karşılığı bedelin davalı tarafından ifa edilip edilmediği, ifa edilen tutarın ne olduğu, davacının bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, bu itibarla — sayılı takip dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
—– sayılı takip dosyası içeriğine göre; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —- borçlusunun davalı —- olduğu, toplam —— tutarındaki alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi yapıldığı, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen ——-havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, hak düşürücü süre içerisinde işbu davanın açıldığı görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—- tarihli yazı cevabı ile davalı şirketin—— ait bilanço alış formlarının mahkememize gönderildiği görüldü.
—- tarihli yazı cevabı ile davacı şirketin — ayına ait bilanço satış formlarının mahkememize gönderildiği görüldü.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen —- tarihli bilirkişi raporunda;; davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davacının ticari defterlerinde icra takip tarihi itibarıyla davalıdan— alacağı bulunduğu, —– göre emtianın alıcısına teslim edildiği, davalının ticari defterlerini ibraz etmediği mütalaa edilmiştir.
Davacı, davalıya hizmet teslim edildiğini, bu nedenle alacağının bulunduğunu belirtmekte olup, icra takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamakla yükümlüdür.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığının ve mal tesliminin kanıtı olamaz. Ayrıca faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da teslimini kanıtlamaya yeterli değildir —— Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler ve yemin delili ile de sözleşme ilişkisi ve teslim olgusu ispatlanabilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222’nci maddesinin 2 ve 3 numaralı fıkralarında; ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için yasaya göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olmasının şart olduğu; bu şekilde tutulan defterlerin sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olmasının gerektiği ve fakat diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kullanılamayacağı belirtilmiştir. Bu kurallar birlikte değerlendirildiğinde, ticari davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Somut olayda, ——— numaralı ara kararı ile ticari defterlerin ibraz edilmesine karar verilmiş, taraf vekillerine ara kararın sonuçları ihtar edilmiştir.
HMK’nun 169 ve devamı maddelerinde düzenlenen düzenlenen isticvap; bir davada o dava ile ilgili belli vakıaların açıklığa kavuşturulması, varlığı ve yokluğu konusunda aleyhine olan tarafın ikrarının sağlanması amacıyla hakimin kendiliğinden veya taraflardan birinin isteminin kabulü ile başvurabileceği usuli bir işlemdir. Dosyaya davalı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu dolaşım belgesi sunulmuş, davalı şirket yetkilisinin isticvabına karar verilmiştir. Davalı şirket yetkilisi ———— tarihli beyanında; dolaşım belgesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, davacı tarafından taşıma yapıldığını, fatura konusu borcun ödendiğini, taşımaya ilişkin evrakın kayıp olduğunu belirtmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonucunda; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, var ise takip dayanağı belgeye konu hizmetin teslim edilip edilmediği hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan takip tarihi itibarıyla —– alacaklı olduğu, inceleme gün ve saatinde ticari defterlerin davalı tarafından ibraz edilmediği, defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle davacı defterlerinin içeriğinin delil olarak değerlendirilebileceği, davalının —- tarihli beyanı ile faturaya konu hizmetin bedelinin ödendiği savunmasında bulunduğu, ödeme savunmasının yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği —– takibe konu faturanın ödendiği savunmasında bulunan davalının ispat külfetini üzerine aldığı—– davalının takibe konu fatura bedelini ödediğini yazılı şekilde kanıtlamakla yükümlü olduğu, ödemeye ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, alacağın belirlenebilir ve bilinebilir nitelikte olduğu —— anlaşıldığından; aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
—– sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan —-fiili ödeme günündeki —- üzerinden hesaplanacak —–karşılığına yönelik itirazın iptali ile takibin devamına,
Asıl alacak niteliğindeki —- tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca —- —– yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının —–uygulanmasına,
2-Kabul edilen tutar üzerinden (takip tarihinde geçerli kur esas alınmak suretiyle) hesaplanan %20 oranında icra inkar tazminatı —–davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 417,32 TL karar ve ilam harcından 84,06 TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 333,25 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 84,06 TL peşin harç ve 8,50 TL vekalet harcı toplamı: 151,86 TL ile 1.038,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu —-tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Dair, miktar itibarıyla kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/06/2022