Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/152 E. 2022/392 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/152 Esas
KARAR NO : 2022/392

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —- tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; dava dilekçesinde, Davacı tarafından —vade tarihli, — bedelindeki senet keşide edilmiş ve aşağıda ayrıntıları ile izah edileceği üzere aralarındaki mal alım- satıma istinaden davalı—- olduğunu, ancak davalı tarafça davacıya verdiği senede istinaden yerine getirilmesi gereken karşı edim gerçekleştirilmemiş olup, İşbu sebeple de davacının— bedelindeki senede istinaden davalıya herhangi bir borcu bulunmamakta olduğunu, Davalı ….—- bulunmakta olup, Davalı tarafından davacıya—– piyasa nazaran daha ucuza —- alabileceği yönünde teklif verilmiş davacı tarafından da işbu teklifin kabul edilmiş olduğunu, bunun üzerine davacı tarafından 5.000,00-TL bedelli senedin düzenlenerek davalıya verildiğini, ancak davalı tarafından davacıya işbu senet karşılığında taahhüt edilen —-verilmemiş ve Davalı tarafından, davacıya daha —- vaadiyle kandırılmış olduğunu, görüldüğü üzere davalı tarafından üzerine düşen edim yerine getirilmemiş ve malların teslimi gerçekleştirilmemiş olup, Davalı üstlendiği işi gerçekleştirmediğinden senedin bedelsiz kaldığının ortada olduğunu, böyle bir durumda senet bedelinin tahsil edilmesiyle sebepsiz zenginleşme durumunun ortaya çıkacağını, hali hazırda karşı edimin yerine getirilmemesinden ötürü mağdur edilen davacının, davaya konu senedin icra takibine konu edilmesi ya da başkaca kişilere ciro edilmesiyle geriye dönüşü olmayan zararlara uğramaktan çekinmekte olduğunu, Davalı tarafın edimlerini yerine getirmediği ve müvekkilinin davalı tarafa borçlu olmadığı, davalı tarafın—– incelenmesi ile de sübuta ereceğini, Davalı tarafça senedin vadesi geldiğinde işbu senedin icra takibine konu edilmesi halinde ise telafisi güç ve imkansız zararlar doğacağından, öncelikle İİK 72 maddesi uyarınca davaya konu senedin icra takibine konu edilmemesi İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesine, Davanın kabulü ile davacının davaya konu senet yönünden borçlu olmadığının tespitine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı—– bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmişlerdir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; cevap dilekçesinde, Davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususlar hukuki dayanaktan yoksun olup huzurdaki davanın reddinin gerekmekte olduğunu, Davacı tarafın belirtmiş olduğu şekilde davalı şirket ile arasında bir alım satım ilişkisi olmadığını, Davacı tarafın davalı şirketten borç para aldığını, karşılığında ise senet verdiğini, İşbu duruma ilişkin şirketin muhasebecisi ve başkaca tanıklarının mevcut olduğunu, Senet tarihine dikkat edilecek ——olup, Davacı tarafın iddia etmiş olduğu şekilde olsa idi huzurdaki davayı çok önceden açması gerektiğini, Senet’in vade tarihine yakın işbu huzurdaki davayı ikame etmesinin kötü niyetin en açık göstergesi olduğunu, 4721 sayılı TMK” nun 2/1. Maddesinde; “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.” Hükmüne amir olup,—– hüküm uyarınca, davacı tarafın açıkça görüleceği üzere, dürüstlük kuralını —– borcunu ödemekten imtina etmekte olduğunu, Diğer yandan davalı ——- haklı alacağına kavuşabilmek——- dosya üzerinden icra takibi başlatmış olup halen dahi alacağı tahsil edememiş olduğunu, Diğer —— kıymetli evrakın, doğumuna sebep olan ilişkiden bağımsız ve soyut olup, Kıymetli evrak bir defa doğduktan sonra, doğumuna sebep olan ilişkideki bir aksaklık veya bozukluğun kıymetli evrakın geçerliliğine etkili olamayacağını, Kiymetli evrakta —ilkesi denilen bu ilke gereği, senette yer alan hak ile bu hakkın oluşumuna neden olan temel borç ilişkisi arasındaki bağ ortadan kalkmakta olup, Senedin temel borç ilişkisinden soyutlanmış, bağımsız bir varlık kazanmış olduğunu, Kıymetli evrakın soyut oluşu Ticaret Hukuku’nun kendine özgü bir kavramı olup, Senet düzenleyenin düzenlediği senetle borçlanmasının doğal sonucu olan temel borç ilişkisindeki sakatlığı ileri sürememe hali yani soyutluk ilkesinin, yalnızca kıymetli evrakta mevcut olduğunu, Ayrıca davacı tarafın davalıdan borç alıp almadığına ilişkin olarak Yemin Deliline Dayandıklarını Mahkemeye bildirmek istediklerini, Davacı tarafın mahkeme huzurunda davalı—– borç para alıp almadığına ilişkin yemin etmesini talep ettiklerini beyanla, davanın reddine, Yargılama gideri ve vekalet ücretini davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Davacı vekili, davacı tarafından davalıya —–senedin düzenlenerek verildiğini, senet karşılığı teslim edilmesi gereken — verilmediğini, senedin bedelsiz kaldığını belirterek senetten kaynaklı borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında alım satım ilişkisi olmadığını, davacının davalıdan borç para aldığını, borç para karşılığında senedin verildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava, senetten kaynaklı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında —-satışına ilişkin — olmadığı, davacının 5.000TL bedelli bonoyu davalıya —-satışına binaen verip vermediği, davacının davalıya —- tarihli bonodan dolayı borçlu olup olmadığının tespiti hususundadır.
Dava konusu bono incelendiğinde, davacının düzenleyen, davalının ——- olduğu, senette senedin bedelinin malen ahzolunuduğunun belirtildiği görülmüştür.
Kural olarak menfi tespit davasında, ispat yükü Davalı/Alacaklıdadır.
Bu genel ispat kuralının—– senetleridir. Kambiyo senedine dayalı, Menfi Tespit Davasında ispat yükü Davacı/Borçludadır.
İspat yükü, kural olarak senedin bedelsiz olduğunu iddia eden taraftadır. Ancak—- ilişkisine dair ——– buna itibar edilir. Bu kayıtların aksini iddia eden —etmiş sayılır ve bu iddiasını ispatla mükelleftir. Yani, ——— yazılı kaydın doğru olmadığını iddia ediyorsa, buna senedin —–bu senedin ihdas nedenine aykırı beyanda bulunmaktır. Bononun düzenlenme nedeni bulunmuyorsa ” ——- ” söz edilemez.
Bu açıklamalar ışığında, davaya —– bulunduğu, davalı vekili cevap dilekçesinde ise senedin borç para karşılığı verildiği beyan ettiği, bu beyanlar karşısında ispat külfetinin yer değiştirdiği,——- ispatla mükellef olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı/Alacaklı senedin borç para karşılığında davacıya verildiğine dair yazılı bir delil sunamamıştır, lakin davalı taraf yemin deliline başvurması nedeniyle bu hakkı davalı tarafa hatırlatılmıştır.
Somut olayda davacı tarafa yemin teklif hakkı hatırlatıldığı, davacı tarafça yemin teklif edilmesi üzerine mahkememizce hazırlanan ihtaratlı yemin metninin davacıya tebliğ edildiği, belirlenen duruşma gün ve saatinde davalı tarafın hazır olmaması ve yemin eda etmemesi nedeniyle, yemin metnindeki hususların ikrar edildiğinin kabulü gerekeceği,
Buna göre, kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde yemin ederek, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olduğu, böylelikle davalının davacıdan senedi borç para verilmesi karşısında aldığını ispatlayamadığı, davacının iddia ettiği ——— davalıca teslim edilmediğinin anlaşılması karşısından davacının davalıya, davacının —–bedelli senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
1-Davacının davalıya düzenleyenin davacı olduğu, lehtarının davalı olduğu————– kaynaklı borçlu olmadığının tespitine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 341,55 TL karar ve ilam harcından 85,39 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 256,16 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı ve 85,39 TL peşin harç toplamı: 144,69 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı.