Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/136 E. 2022/402 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/136 Esas
KARAR NO: 2022/402
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 02/03/2021
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin———- adı altında ——- işi ile iştigal etmiş olduğunu, söz konusu kazada karşı taraf——- plaka sayılı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğunu, kaza sonucunda müvekkilinin aracında hasar ve değer kaybı meydana gelmiş olduğunu ayrıca bu kaza nedeni ile müşteriye başka araç temin etmek zorunda kalmış olduklarını ve bu kapsamda kira kaybı oluşmuş olduğunu, davalı —- tarafından — tarihinde —- kısmi ödeme yapılmış olduğunu beyanla, davalı —–yönünden — hasar bedeli ve —–değer kaybı bedeli toplamı olan — ödemesi yapılan — düşülmesi ile ortaya çıkan —- davalıya gönderilen “ödeme ihtarının tebliğ tarihinden” itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, davalı — yönünden ise, bakiye — hasar ve değer kaybı bedeli toplamı ile —- kira kaybı bedelinin toplanması ile elde edilen —- asıl alacağa kaza tarihi olan ———-itibaren işlemiş yasal faiz ile davalıya gönderilen “ödeme ihtarının tebliğ tarihinden” itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına,yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin de davalılara tahmiline, davalıların en az %20 icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı ———cevap dilekçesinde özetle, öncelikle müvekkilinin sorumluluğunun olup olmadığının tespit edilmesi, kusur tespiti için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, ayrıca gerçek zarar tespitinin de yapılması ve değer kaybının genel şartlara göre yapılması gerektiğini, ödendiği beyan edilen rakamın da toplam bedelden tenzil edilmesi talep edilerek açılan davanın kabulü halinde limit ile sınırlı tutulması ve icra inkar tazminatı ödenmesi talebinin reddine karar verilmesi talep olunmuştur.
Diğer davalı —- uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; —— icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
—- adına kayıtlı araç, kazanın meydana geldiği — tarihinde davalı —–bünyesinde —- kapsamında sigortalı bulunmaktadır. Mahkememizce yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Trafik kazaları kusur hasar değer tespiti uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda,— plaka sayılı araç sürücüsü —- % 75 kusur oranı ile asli kusurlu olduğu, —plaka sayılı araç sürücüsü—— % 25 kusur oranı ile tali kusurlu olduğu, Değer Kaybı hesaplamasına yönelik aracın modeli, markası, özellikleri, geçmiş hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, vb. etkenlerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda ——— göre yapılan parça bazında hesaplamada
—– Değer Kaybı meydana gelmiş olduğu, —-istikrar bulmuş olan kararları ile —– tarihli iptal kararı doğrultusunda aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının zararının belirlenmesi, kararına göre ise; dava konusu aracın kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin ——-civarında olacağı, kazadan sonraki onarılmış hali ile piyasa rayiç değerinin————— yaklaşık —-civarında olacağı, bu kapsamda —-civarında olacağı,Kazanç kaybı talebi yönünden ise; dava konusu aracın onarımı süresince kullanılamamış olması nedeniyle kazanç kaybının olacağı, müşteriye başka araç verildiğine dair belgelerin sunulması halinde günlük araç kiralama bedelinin—– olacağı bildirilmiştir.———– sayılı dosyasının tetkikinde davacı (alacaklı) tarafından borçluya ( davalı) yönelik —- tarihinde ———- işlemiş faizi alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu cihette İcra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriklerine göre; — tarihinde, davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü davalı —- yönetimindeki —plaka sayılı araç ile dava konusu — plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, –plaka sayılı araç sürücüsü —— % 75 kusur oranı ile asli kusurlu olduğu, —- plaka sayılı araç sürücüsü — % 25 kusur oranı tali kusurlu olduğu, — plaka sayılı araç sigortacısı davalı —–Şirketi; Sigorta ettirenin, sigortalının kasti bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece, sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı zarar ve hasar için 6102 Sayılı TTK’nun 1409, 1427, 1459 maddeleri uyarınca tazminat ödemekle yükümlü olması, — araç maliki —- araç maliki olması nedeniyle araç işleteni olmasından kaynaklı KTK madde 85 kapsamında tehlike sorumluluğu bulunması, ———–sayılı kararında da belirtilen kusur sorumluluğu olarak tanımlanan haksız eylem sorumluluğunun kurucu unsurları; Fiil, zarar, illiyet bağı, kusur ve zararın tümünün olayda gerçekleşmiş olması nedeniyle kaza neticesinde meydana gelen zararlardan davalıların sorumlu oldukları kabul edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davalı —- icra takibinden sonra —- tarihinde — tutarında ödeme yaptığını, davalı —– tarafından takip tarihine kadar işlemiş faizler ve kira kaybı alacağı ile işlemiş faizi yönünden yapılan itirazların taraflarınca kabul edildiği, dilekçenin sonuç kısmında davalıların sorumluluğunun sınırlandırıldığı, sigorta şirketi yönünden hasar bedeli ve değer kaybı toplamından yapılan ödemenin düşümü sonrası ( takip öncesi faiz talebi bulunmamaktadır) sorumluluk oranı %75 e göre —– borcunun bulunduğu, davalı —- yönünden ise bu miktara ek olarak takip öncesi kaza tarihinden itibaren yasal faiz ile kira kaybı bedeli talebinin bulunduğu, yapılan hesaplama sonucu takip tarihine kadar —– faiz borcunun bulunduğu, ayrıca —- olarak tespit edilen kira kaybı talebinin ( %75 oranı ) haklı olduğu kanaatiyle kısmen kabul kararı verilmiştir.
Değer kaybı talebi yönünden yapılan değerlendirmede; değer kaybı; aracın kazadan önceki piyasa değeri ile kazadan sonraki piyasa değeri arasındaki farka verilen addır. Aracın onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir. ————
Bu kapsamda, yukarıda sınırı çizilen sorumluluk kapsamında davalı / davalılar değer kaybından sorumludur.
————ifadelerini iptal ettiği, iptal kararı içerine göre sigorta şirketlerinin trafik kazalarından doğan tazminat sorumluluğunun öncelikle Karayolları Trafik Kanunu, Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümlerinin uygulanacağı, dolayısıyla trafik sigortası kapsamındaki tazminatların belirlenmesinde artık ‘Genel Şartların kural olarak belirleyici olmayacağı, genel Şartların sadece Karayolları Trafik Kanunu ve Borçlar Kanunu’na aykırı olmayan hükümlerinin uygulanabileceği, dolayısıyla bu karardan sonra sigorta şirketlerinin tazminat sorumluluğunu azaltan ‘Genel Şartların birçok hükmünün uygulanamaz hale geldiği görülmektedir Bu kapsamda açılan davalarda TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri, KTK kanunu hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda ——– çeliştiği durumda —– yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerekecektir. Bu durumda, iptal kararı ile, —– tarihinden önceki inceleme ve araştırma metotlarına dönülmesi gerekir. —-Bilirkişice hem genel şartlara göre hem de genel şartlar öncesiki yargıtay uygulamasına göre iki olasılıklı rapor tanzim edildiği görülmüştür. Yukarıdaki açıklama gereği, genel şartlar öncesi uygulama nazara alınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, —–takip dosyasında davalıların yaptığı takibe itirazın kısmen iptali ile; (davacı talebi ile bağlı kalınarak ) davalı —— sorumluluğu —– ile sınırlı olmak üzere takibin —— üzerinden aynı koşullarla devamına, davacının fazlaya dair taleplerinin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmayıp yasal koşulları oluşmadığından reddine,
3-Karar harcı 129,66 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile 70,36 TL bakiye harcın davalı taraftan tahsili ile ( davalı —- sorumluluğu 60,50 TL ile sınırlı olmak üzere) hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça sarfedilen 67,80 TL ilk dava masrafı 142,80 TL tebligat müzekkere gideri, 1.100,00 TL bilirkişi gideri, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.369,90 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%59 kabul) 811,05 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile (davalı—- sorumluluğu 697,50 TL ile sınırlı olmak üzere) davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı taraflarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.898,12 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak ( davalı —— sorumluluğu 1.632,38TL ile sınırlı olmak üzere) davacıya verilmesine,
7-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 1.416,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
8——- sayılı takip dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
10-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalı taraftan tahsili ile ( davalı ———- sorumluluğu 1.135,20 TL ile sınırlı olmak üzere) hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022