Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/94 E. 2023/916 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/94 Esas
KARAR NO:2023/916
DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:10/03/2020
KARAR TARİHİ:14/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde —- plakalı ———— bağlı sigortalı —– plakalı —– içerisinde park halinde iken, davalı adına kayıtlı —– plakalı çekiciye bağlı ——— çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, ve çarpan araç sürücüsünün KTK ilgili maddelerini ihlal ederek olay yerinden kaçtığını beyan ettiğini; mağdur araç olan———– plakalı —– ve—–müvekkili olan sigorta şirketi tarafından —— sigortalandırıldığını, bu nedenle zarara uğrayan sigortalının zararını giderdiğini ve kusurlu olan karşı taraftan ilgili zararı talep edebilme yetkileri olduğunu, bu nedenle icra takibi başlatıldığını, davalı yanın haksız itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğunu, müvekkilinin ödenen hasar tutarı tazminatı nedeni ile mağdur olduğunu beyan ettiğini; aracın hasar tespiti yetkilendirilmiş görevli eksper incelemesi ve dokumanları ile tespit edildiğini, müvekkilinin uğradığı zararın giderilmesi gerektiğini; yukarıda açıklanan nedenler ile davanın kabulünü, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasını; talep ve dava etmiştir.Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.—– sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine ——- tarihinde asıl alacak ve işlenmiş faiz olmak üzere toplam 66.543,86 TL üzerinden takip başlattığı ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ olduğu, borçlunun —– tarihinde borca itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ olmadığı anlaşılmıştır.——-sayılı soruşturma dosyasında kazaya ilişkin kamera kayıtları ve fotoğraflar istenilerek dosyamız arasına alınmıştır.Dosya motorlu taşıtlar ve kusur uzmanı bilirkişi —— tevdi edilerek rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; park halinde bulunan —— plakalı römork şoförünün trafik kanunun 61. ve 62. maddelerini ihlalden %50 kusurlu olduğunu davalının ise 52. maddeyi ihlalden %50 kusurlu olduğunu, sigortalı aracın hasar onarım bedelinin ise 58.369,20 TL olduğunu beyan etmiştir.Dosya sigorta uzmanı bilirkişi —- tevdi edilerek rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; davalının kusur oranına tekabül eden 29.184,50 TL zarardan sorumlu olduğunu belirtmiştir.Tarafların kusur raporun itirazları doğrultusunda dosya ——-gönderilmiş olup ——- hazırlamış olduğu raporda özetle; davalı sürücünün idaresindeki çekici ile meskun içi mahalde seyri sırasında yola gereken dikkat ve özeni vermediği, yolun sağında park halinde bulunan aracın varlığını yeterince dikkate almadan bu araç ile arasında güvenli açıklık bırakmaksızın tedbirsizce geçiş yapmak istediği sırada bahsi geçen araca çarptığı anlaşılmakla meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğunu belirtmiştir.Dosya içerisindeki raporlar arasında çelişki olması nedeniyle ——— rapor tanzim ettirilmiş olup üst kurul hazırlamış olduğu raporda özetle; aydınlatmanın bulunduğu yerleşim yeri içindeki devlet kara yolunda seyrederken yola hafif taşar vaziyette park halinde olan çekiciyi zamanında fark etmeyen ve bu araca karşı etkili tedbir alması gerekirken bunu yapmayan davalı sürücünün kazada kusurlu olduğunu, yol sınıfının mevcut kazanın oluşunda bir etkisinin bulunmadığı, taşıt yoluna hafif taşar vaziyette park halinde olan çekici sürücüsünün de kazaya etken hatalı tutum ve davranışının bulunmadığı görüşüne oy birliği ile varıldığını dolayısıyla davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu belirtmiştir.Dava, hukuki niteliği itibari ile; ——– icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir. Uyuşmazlık; ————- Esas sayılı takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı bu doğrultuda davacı sigorta tarafından sigortalısına yapılan ödemenin rücu isteminin haklı olup olmadığı haklı ise ne miktarda olduğu noktalarında toplanmıştır.Davaya konu trafik kazası —- günü, saat 01.30 sıralarında davalı sürücü —- sevk ve idaresindeki —- plakalı çekici ile ——- içinden geçen devlet yolunda seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde aracıyla; seyir istikametine göre sağında ters istikamet yönüne bakar vaziyette park halinde bulunan sürücü—– sevk ve idaresindeki —— plakalı çekicinin sağ ön yan kısımlarına çarpması sonucu meydana gelmiştir.—- plakalı araç kaza meydana geldiği — tarihinde davacı sigorta şirketi bünyesinde — ——kapsamında sigortalı bulunmaktadır.Davalı sürücü ——–, sevk ve idaresindeki çekici ile yerleşim yeri içerisindeki devlet kara yolunda olan seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, sağ ilerisinde park halinde bulunan çekicinin varlığını dikkate alıp bu araçla arasında yeterli açıklık bırakmak suretiyle yanından geçişini yapması gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmediği, dikkatsiz seyriyle geldiği olay mahallinde bahse konu çekicinin ön sağ kısımlarına aracının sağ yan kısımlarıyla çarptığı kazada tedbirsiz davrandığı anlaşılmakla, meydana gelen olayda %100 kusurlu olduğu tespit edilmiştir.Hasar yönünden ise dosyaya kazandırılan teknik bilirkişi raporu kapsamında yapılan inceleme neticesinde raporun denetime elverişli olduğu yapılan hesaplama ve mahkememize sunulan mütalaaların hükme esas almaya elverişli olduğu görülmekle rapor bu yönüyle hükme esas alınmış olup araçta meydana gelen hasar miktarı 58.369,20 TL olarak tespit edilmiştir.Uyuşmazlık —– teminatından ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini istemine ilişkin olup, halefiyet ilkesine dayanmaktadır. Sigortacının sigortalısının halefi olabilmesinin birinci koşulu sigorta tazminatının gerçek hak sahibine ya da onun gösterdiği kişiye geçerli bir poliçe kapsamından ve poliçedeki genel ve özel şartlar ile çelişmeyen rizikonun gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan zarar için ödenmiş olması, ikinci koşul ise sigortacının sözleşmeye uygun olarak ödeme yaptığı sigortalının sigorta zararı için üçüncü şahıslara karşı bir tazminat talebi hakkına sahip olmasıdır. Bu koşullar birlikte gerçekleştiğinde, sigorta tazminatını ödeyen sigortacıya yaptığı ödemeyi rücuen talep hakkı yasa gereği geçer. Davacı taraf, davasını TTK’nın 1472. maddesinde yazılı halefiyet hakkına dayandırdığına göre, sigortalısına ödediği miktar için rücu hakkı ve davada aktif husumeti vardır.Tüm bu açıklamalar ışığında davacı tarafın rücu talebinin yerinde olduğu kabul edilerek itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.Rücu davasında faizin başlangıç tarihi, sigorta teminatının (hasar bedelinin) sigorta ettirene ödendiği tarihtir——– İbraname belgesinden ödemenin, dava dışı 3.kişiye — tarihinde yapıldığı, takip tarihi itibariyle işletilen faiz miktarının yerinde olduğu anlaşılmıştır.İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. ——- Bu kapsamda yapılan değerlendirmede, alacağın likit olmaması nedeniyle, icra inkar tazminatı talebi yerinde görülmemiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının ——– sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-İcra İnkar Tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 4.545,61 TL karar ve ilam harcından 1.136,41 TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 3.409,20 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı ve 1.136,41 TL peşin harcı toplamı: 1.190,81‬ TL ile aşağıda dökümü yazılı 2.700,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu———– Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/11/2023