Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/696 E. 2022/935 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/696 Esas
KARAR NO : 2022/935

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket tarafından 14.09.2020 tarihinde davalı şirket yetkilileri ile telefonla yapılan görüşmelerde çeşitli şantiyelerinde kullanmak üzere kaplama oranı çeşitli miktarlarda sac ve sacların fiyatları hakkında bilgi sorulduğunu, davalı şirket yetkilileri tarafından talep edilen ürünlere ilişkin olarak bir fiyat listesi çıkartılıp müvekkili şirkete gönderildiğini, müvekkili şirket tarafından bir kısım ürünlerde miktar/kilo olarak artırmaya gidildiğini ve bu nedenle davalı şirkete mail atılarak önceki teklifin revize edildiğini ve yeni miktarlar yönünden yeni bir teklif formu düzenlenmesini talep ettiğini, müvekkili şirketin bu teklifinin davalı şirket tarafından değerlendirilip, talep edilen miktarlar üzerinden bu kez —– nolu teklif formu ile yeni bir teklif gönderildiğini, söz konusu teklif formunun müvekkili şirket tarafından onaylanıp kaşelenip davalı şirkete mail olarak gönderildiğini, söz konusu ürünlerin bedeline ilişkin olarak davalı şirket tarafından 30.09.2020 tarih ve—– 02.10.2020 tarih ve —–ve 10.10.2020 tarih ve——- no’lu faturalar düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından 21.09.2020 günlü —–firmasına ait —–no’lu 17.11.2020 vadeli 109.704,TL.çek evrakı ciro edilerek ödemesinin yapıldığını, teklif formunda adı geçen ve toplam 12.146,92 kg muhtelif ——sac malzemelerinin içinde ——-Sıradaki 4.400 kilo ——Kaplama oranı 275 gram olması gereken ürünlerin rulo halindeki üzerine “275 gram” yazılarak 28.09.2020 tarih ve——nolu Sevk irrsliyesi ile müvekkili şirketin—— şantiyesine ve 02.10.2020 tarih ve —— no’lu sevk irsaliyesi ile——- şantiyelerine sevk edildiğini, davalı firmanın düzenlediği irsaliyelerde de bu ürünlerin 275 gram ——sac olarak açıkça belirtildiğini, müvekkili şirket yetkilisi tarafından teslim alınan —— sac malzemesi havalandırma ustalarına teslim edilmiş ve havalandırma ustaları tarafından 1.190 kg kadar kısmı kullanılarak havalandırma kanalı haline getirildiğini ve tavana montajı yapıldığını, müvekkili şirketin —– şantiyesinde —– kontrolörlüğünce yapılan ölçümlerde ——- yukarıda bahsi geçen ve şantiyeye gönderdiği ——- sacın kaplama oranının olması gereken 275 gramdan daha düşük olduğunun tespit edildiğini, tutanak tutulduğunu, sökülen imalatların yerine yeni imalatlar yapılması istendiğini, yapılan bu tespit üzerine 13/10/2020 tarihinde davalı şirket yetkilileri ürünlerin bir kısmının yanlış gönderildiği hakkında bilgilendirildiğini, bahsedilen ve —— oranı düşük olarak yanlış gönderilen ve 4.400 kg’lık 275 gram —– sacın gönderilmesinin yanlış gönderilen ürünlerin kullanılmayan kısmının şantiyeden iade olarak aldırılmasının talep edildiğini, davalı şirket tarafından yaptıkları hata kabul edilerek 3.780 kg’lık 275 gram —– sac 23/10/2020 tarihinde müvekkil şirketin —–şantiyesine gönderildiğini, ancak davalı şirketin müvekkili şirketin —– şantiyesine gönderilen 3.780 kg. —– sac malzemesi için 26.10.2020 gün ve ——- no’lu fatura ile KDV dahil 30.858,91.-TL. mükerrer olarak e-arşiv fatura edildiğini, müvekkili şirkete gönderilen faturaya yasal süresi içerisinde itiraz edilerek faturanın iade edildiğini, yapılan bu itiraz üzerine davalı şirket tarafından; ——yevmiye numaralı ihtarname ile talep edilen faturanın mükerrer fatura olmadığını, sevk edilen 3.780 kg ürününün siparişin devamı niteliğinde olduğunun beyan edildiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yeni bir alım satım sözleşmesi kurulmadığını, 18/09/2020 tarihli teklif formuyla talep edilen ürünlerde çeşitli tarihlerde müvekkil şirketin farklı şantiyelerine teslim edildiğini, dolayısıyla 23/10/2020 tarihinde teslim edilen ve faturalandırılan siparişlerin önceki siparişlerin devamı niteliğinde olmadığını, davalı firma tarafından, gerek teklif formunda, gerek faturada, gerekse de sevk irsaliyesinde gönderilen sacların 275 gram —— olduğunun yazıldığını, hatta ayrıca, ayıplarınıgizlemek ve müvekkili firma yetkililerini ve ustalarını yanıltmak için gönderilen ruloların üzerine bilerek 275 gram yazmış, hile ile gizli ayıplı ortalama 100 gram ——oranlı mal gönderdiğini, müvekkili şirket ayıbı öğrenir öğrenmez davalı şirkete gerekli bildirimde bulunduğunu, davalının da bu durumu kabul ederek bu kez doğru ürünleri gönderdiğini ancak,——şantiyesinin malını göndermeyerek eksik gönderdiğini, —–şantiyesine teslim edilmesi gereken kaplama oranı 275 gram olan 1500 kiloluk —– sac ile 105 kilogram ağırlığında paslanmaz sacın parası ödenmiş olmasına rağmen halen——şantiyesine teslim edilmediğinden bahisle, davalı firma tarafından gerek yanlış gönderilen gerekse teslim edilmeyen ürünler nedeniyle oluşan zararın şimdilik 1.000-TL’sinin işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, öncelikle usule ilişkin davacı tarafın, menfi tespit talebi ile borçlu olmadığı iddiasının yanında, oluşan zararı sebebiyle maddi tazminat talep ettiğini, zarar tutarının tam ve kesin olarak belirlenemediği gerekçesiyle davayı belirsiz alacak davası olarak yönelttiğini, ancak davacının basiretli bir tacir olduğu, dolayısıyla basiretli bir tacirin zararını belirleyememesinin mümkün olmadığını, 6100 sayılı Kanunun 107.maddesine göre davanın belirsiz olarak açılması hukuka aykırı olup, davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların, yasal dayanaktan yoksun, tamamen soyut iddialardan ibaret olup, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının müvekkil şirketten 14.09.2020 tarihinde sac sipariş etmesi üzerine teklif formunun kendisine gönderildiğini ve onaylandığını, sonrasında teklif formundaki ürünlerin gönderildiğini ve davacı tarafa fatura edildiğini, davacı tarafın daha sonra 18.09.2020 tarihinde telefon ile arayarak yeni bir sipariş verdiğini akabinde müvekkili şirketin teklif formunu gönderdiğini, sevk irsaliyeleri ve faturalar mevcut olmasına rağmen davacı tarafın ikinci siparişin devam niteliğinde olmadığını, revize edilmiş sipariş olduğunu iddia ettiğini, iddiaların tamamen mesnetsiz olduğunun açık olduğunu, davacı şirketin—— kontrolünde yapılan ölçümlerde müvekkilinin göndermiş olduğu —— sacların teklif formunda belirtilen 275 gramdan daha düşük olduğunu, 13.10.2020 tarihinde müvekkili şirkete bildirdiklerini ve müvekkil şirketin hatasını kabul ederek 23.10.2020 tarihinde yeni ürün gönderdiğini, tamamen soyut ve hukuki dayanaktan yoksun bu iddiaların taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, fazlaya dair her türlü hak, talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydiyle; alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, davanın davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ticari satım ilişkisi kapsamında ayıplı ürün teslimi nedenine dayalı menfi tespit ve oluşan zararların tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı tarafından—–ayıplı ifa mı yapılıp yapılmadığı ile davacının talep etmiş olduğu, hatalı gönderildiği iddia olunan 275 gr olması gerekirken 100 gr —– saç malzemesi gönderilmesi nedeniyle doğru ürünlerin gönderilmesine kadar ki süreçte işçilik ücreti, sigorta prim ödemesi, 100 gr saç malzemesiyle yapılan işlerin sökülüp yeniden yapılması için işçilik, nakliye ve izolasyon masrafına ilişkin davacı talebinin haklı olup olmadığına ilişkindir.
Davacı vekiline verilen süre içerisinde somutlaştırma dilekçesinde;
Ödemesi yapılıp davalı tarafından gönderilmeyen ürünler nedeniyle oluşan zarara ilişkin açıklama olarak 0,60 mm 275 gram——- sac toplamda 4.400 kg sac sipariş edilmiş olup bu ürünlerin yanlış gönderildiği, daha sonra sipariş formundaki 4400 kgnun değil 3.780 kgağırlığında doğru 275 gram sacın gönderildiği, 620 kg doğru ürünün gönderilmediği, birim fiyatı 7,46 TL olduğundan bu alacak kalemine ilişkin 7.46* 620 kg= 4.625,20 TL + KDV 5.457,50 TL olduğunu, 105,00 kg sacın ödemesinin yapıldığı ancak teslim edilmediğinden birim fiyat 25,47 TL olduğundan 25,47* 105= KDV dahil 3.115,73 TL, ——şantiyesi için; işlenerek yerine asılan 800 kg sacın izolasyon işleminde kullanılan malzeme bedelinin KDV dahil 1.407,15 TL olduğu, ayıplı ürünlerin nakliyesi için KDV dahil 2.537,00 TL ödendiği, ürünün işlenmesi için işçilere ödenen bedelin 2.250,00 TL olduğu, montaj işlemi için de işçilere 5.250,00 TL ödeme yapıldığını, ayıplı olan ürünlerin söküm işlemi için 3.750,00 TL ödendiği, işçilerin sigorta bedellerinin ödendiği,—– şantiyesi için; işlenerek yerine asılan sacın 390 kg olup izolasyon işleminde kullanılan malzeme bedelinin KDV dahil 881,28 TL olduğu, ürünün işlenmesi için işçilere ödenen bedelin 1.149,00 TL olduğu, montaj işlemi için de işçilere 2.681,00 TL ödeme yapıldığını, ayıplı olan ürünlerin söküm işlemi için 1.915,00 TL ödendiği, işçilerin 1.553,42 TL sigorta bedellerinin ödendiği, gönderilmesi gereken ancak gönderilmeyen 275 gram sacın davalıdan daha yüksek bedelle alınması nedeniyle 299,95 TL zararın oluştuğu bildirilerek toplamda 33.015,34 TL alacak taleplerinin hüküm altına alınması talep olunmuştur.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.06/09/2021 tarihli heyet raporu içeriğine göre; dava dosyası incelendiğinde davacının ——-ve ——şantiyelerine teslim edilmek üzere anlaşmaya vardıkları ancak taraflar arasında satış sözleşmesi açısından bir uzlaşmazlık olduğu, davacı davalıdan 14.09.2020 tarihinde —-sayılı teklifi aldığını daha sonra teklifte revizyon talep ederek 18.09.2020 tarihli —–nolu teklifi aldığını bu ikinci teklifi onaylayarak toplamda 12.146,92 kg’lık sac sipariş ettiğini ancak bu siparişe karşı davalının bazı ürünleri göndermediği ve gönderdiği bazı ürünlerinde gizli ayıplı çıktığını ve bunun telafisi olarak davalının kendisine tekrardan bu sefer doğru üründen gönderdiğini ve fakat bunu fatura ettiğini iddia ederken; davalı ise davacı ile yukarıda bahsi geçen ikiteklifleki satış sözleşmesi yapıldığını ve sonradan gönderilen ikinci parti malın ayıplı ürünün telafisi olarak değil satış sözleşmelerinin devamı olarak gönderildiğini, ayıplı ürün göndermenin söz konusu olmadığını iddia ederek bu ikinci parti ürünü faturalandırdığını belirttiği, faturalar, ödeme makbuzu ve çek yönünden değerlendirme;
Onaylanmış——Nolu teklife uygun olarak davalı —— adına, aşağıda gösterilen ve toplamları 109.706,14 TL. tutarında olan, düzenlediği 3 adet fatura bedelinin davacı tarafından yine aşağıda detayları belirtilen 1 adet çek ile ödendiği,
Fatura Tutarı İrsaliye tarih / No
1- 30.09.2020 tarih ve —– Nolu fatura——
2- 02.10.2020 tarih ve —–
3- 10.10.2020 tarih ve——-
3 Adet Fatura toplamı——-
Davacının ciro ettiği çek :
Banka :—–
Seri No :——–
Keşideci : ——
Lehdar : ——-
Keşide Tarihi : 17.11.2020
Çek Tutarı : 109.704,00 TL.
Davalının Tahsilat Makbuzu :
Muhatap : ——-
Makbuz Tarihi : 23.09.2020
Makbuz No : ——-
Makbuz tutarı :109.704,00 TL.
Davacı ile davalı arasındaki satış sözleşmesinde bu kaplama kalınlığının 275 gr/m olması üzerinde anlaşıldığı, bu konuda bir uzlaşmazlık bulunmadığı, üzerinde anlaşılan ürünlerden teslimi yapılanlarda ——– kaplama kalınlığının istenilenin altında olması, 275 yerine 100 gr/m olması teknik gereksinimleri karşılamamasına yol açacağından teslimi yapılan ürünlerin ayıplı olduğu, bu ayıp çıplak gözle anlaşılamayacağı hatta kısa ve orta vadede çıplak gözle fark edilecek şekilde ortaya çıkabilecek bir ayıp olmadığını, bunun ancak bir uzman tarafından bir cihaz veya kimyasal bir testle ortaya çıkartılabilecek bir ayıp olduğunu, bu nedenle dava konusu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunu, nitekim davacı bu durumu fark etmemiş ve ancak nihai ürün üzerinde uzman——– müfettişleri tarafından özel cihazla yapılan muayenede durum ortaya çıktığını, satış sözleşmesinde ayıp varlığında alıcının dört seçimlik hakkının bulunduğu, somut olayda davacının ayıp nedeniyle misliyle değiştirme hakkını kullanmış olduğu, davalının da bu hakkın kullanılmasına rıza göstermiş olduğu, özellikle taraflar arasındaki mesajlardan ——-) anlaşıldığını, misliyle değiştirme hakkın konu malların 3.780 kg. olduğu 26/10/2020 tarihli ve 30.585,91 TL bedelli faturadan anlaşılmakta olup davacı tarafın bu fatura nedeniyle davalıya borçlu olmadığı sonucuna varıldığını,
Ayıplı mal :4400Kg
Yerine gönderilen 13780 Kg
Eksik gönderilen 620Kg
İade edilmesi gereken mal bedeli – 620 Kg. x 7.4565 TL. – 4.623,03 TL. * KDV – 5.455,17 TL davacı, alınan malın 4400 kg malın ayıplı olduğunu, davalıya bildirdiğini, davalının ayıplı malın yerine 620 kg eksik olmak üzere 3780 kg ayıpsız mal gönderdiğini, beyanı üzerine, eksik gönderilen mal tutarının 5.455,17 TL olduğu hesaplandığını, davacı taraf aynı zamanda 4400 kg’lik malın ayıplı olduğunu, davalının 3780 kg ayıpsız mal göndermiş olduğunu, ayıplı malların 1190 kg’lik kısmı ile imalat yapılmış olduğunu, ayıplı mallarla imal edilen kaplamaların söküldüğünü, bunlar için yeniden işçilik masrafı yapıldığını iddia ederek zararlarını talep ettiğini, TBK m. 114/ll atfıyla uygulanan TBK m. 50 uyarınca zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olduğunu bildirmişler, itiraz üzerine dosya yeni bir heyete tevdi edilmiş; 21/09/2022 tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre;
Faturalar, ödeme makbuzu ve çek yönünden değerlendirme :
Davalı—— adına, aşağıda gösterilen toplamları 109.706,14 TL. tutarında olan, düzenlediği 3 adet fatura bedelinin davacı tarafından yine aşağıda detayları belirtilen 1 adet çek ile ödendiği incelenen dosya kapsamı bilgi ve belgelerden anlaşıldığını,
Fatura Tutarı İrsaliye tarih / No
1- 30.09.2020 tarih ve—–
2- 02.10.2020 tarih ve——
3- 10.10.2020 tarih ve —–
3 Adet Fatura toplamı——- 109.706,14 TL.
Davacının ciro ettiği çek :
Banka : —–
Seri No : ——-
Keşideci :—–
Lehdar : ——–
Keşide Tarihi : 17.11.2020
Çek Tutarı : 109.704,00 TL.
Davalının Tahsilat Makbuzu :
Muhatap : ——
Makbuz Tarihi : 23.09.2020
Makbuz No : ——-
Makbuz tutarı :109.704,00 TL.
Bununla birlikte menfi tespite konu davalı tarafından düzenlenen 26.10.2020 tarih—— nolu 3.780kg ürün içerir KDV Dahil 30.858,91TL’lik faturanın 30 Ekim 2020 tarihinde davacı tarafından davalıya ——-Yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz edildiği ; bunun üzerine davalı yanca 06.11.2020 tarihinde bahsi geçen ürünlerin siparişin devamı olduğu itiraz edilen faturanın kayıtları alınıp ödenmesi hususunda ihtarnamenin ——yevmiye numarası ile davacıya tevdi edildiğini——sac ile ilgili yapılan açıklamalardan sonra teslimi yapılan ürünlerin ayıplı olarak değerlendirildiğini, bu ayıbın çıplak gözle görülemez anlaşılamaz bir ayıp şeklinde olup gizli ayıp olarak nitelendirilerek değerlendirilmesi gerektiğini, dosya üzerinde yapılan incelemede menfi tespiti yapılması istenen tutarın 30.858,91 TL olduğu, uyuşmazlık konusu ürünlerin telafi amaçlı gönderilip gönderilmediği hususundaki hukuki değerlendirmenin mahkemeye olduğu, talep konusu inşa zarar hesaplamasını teknik anlamda tespit edecek uzmanlıkta bilirkişinin heyetimizde bulunmadığı, mahkemenizin zarar hesaplamasına hükmetmesi durumunda davacı yanca daha önce teslim alınan ve siparişlere uygun olmadığı bildirilen ve—–tarafından kabulü yapılmayan ürünlerin bedellerinin teknik inceleme bilgisinin dosya içeriğinde görülemediğini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre; davacı tarafın 14/09/2020 tarihli—– nolu teklifi aldığı, daha sonra teklifte revizyon talebi üzerine 18/09/2020 tarihli—–nolu teklif ve teklifin davalı yanca onaylanması üzerine toplam 12.146,92 kglık, 275 gramlık—— sac alımı ile ilgili anlaşmaya varıldığı, davalının üç fatura ile toplamda 109.706,14 TL lik davacı aleyhine borç kaydettiği ve davacının —— olan 109.704,00 TL bedelli çek ile ödeme yaptığı, bu hususlarda uyuşmazlık bulunmadığı, davacının denetimler sonucu olması teklifin ——Sırasındaki 4.400 kg sacın kaplama oranının 275 gram olması gerekirken olmadığı tespit edildikten sonra davalıya bildirimde bulunulduğu, bu miktardan 1190 kg kısmının havalandırma kanalı haline getirildiği ve montajının yapıldığı, davalı yanca 3.780 kg 275 gr doğru malzemenin 23/10/2020 tarihinde teslim edildiği, bu ürünlerin 30.858,91 TL olarak davalı yanca tekrar faturaya konu edildiği, bu faturanın davacı yanca noter kanalı ile davalı yana iade edildiği, davalı yanca da ihtarname ile talep edilen faturanın mükerrer fatura olmadığı, siparişin devamı niteliğinde olduğunun bildirildiği, davacı tarafça bahse konu faturanın mükerrer olduğu zira davalının ayıplı ürün göndermesi nedeniyle ayıplı ürünler yerine doğru ürünlerin gönderildiği ve bu haliyle 26/10/2020 tarihli, ——- numaralı KDV dahil 30.858,91 TL bedelli faturadan kaynaklı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edildiği, davalı yanın gönderdiği 4400 kg üründen kullanılan ürünler ile yapılan işlerin denetimi sırasında istenilen nitelikte olmadığı ve ayıplı olduğunun anlaşıldığı, niteliği gereği de ayıbın gizli olduğu, davacının süresi içerisinde ihbar ve misli ile değişim talebini davalıya ilettiği, davalının doğru nitelikte üründen 3.780 kg davacı tarafa teslim ettiği, dosya kapsamındaki deliller, yazışmalar gözetildiğinde, 26/10/2020 tarihli, ——numaralı KDV dahil 30.858,91 TL bedelli fatura konusu ürünlerin misli ile değişim kapsamında gönderilen ürünler olup yeni bir sipariş veya önceki siparişin devamı niteliğinde olmadığı, bu nedenle davacının bahse konu mükerrer faturadan kaynaklı borcunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır.Davacı ayrıca dava dilekçesinde yanlış gönderilen ürünler nedeniyle oluşan zararlarının tahsilini talep ettiği, davalının ayıplı ürünler nedeniyle teslim etmediği eksik olan 620 kg için 5.455,17 TL eksik gönderilen mal bedelinin hesaplandığı ve davacıya verilmesi gerektiği, ayrıca 1190 kg işlenen ürün için montaj – söküm işlemi işçilik bedeli olarak 7.040,00 TLnin davacı yanca talep hakkının bulunduğu, diğer alacak kalemleri (sigorta prim vs.) talebinin yerinde olmadığı zarar alacaklısının zararın artmasına sebebiyet vermemesi gerektiği, davacının zararın artmasına neden olduğu anlaşılmıştır. Davacının arta kalan taleplerinin sunulan faturalar, sevk irsaliyeleri, ödeme makbuzları gözetilerek yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının menfi tespit istemine ilişkin DAVASININ KABULÜ İLE 26/10/2020 tarihli, —— numaralı KDV dahil 30.858,91 TL bedelli faturadan kaynaklı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2- Davacının tazminat davasının kısmen kabulü ile; 5.455,17 TL eksik gönderilen mal bedeli, 1190 kg işlenen ürün için montaj söküm işlemi işçilik bedeli olarak 7.040,00 TL toplamı 12.495,17 TLnin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Karar harcı 2.961,52 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 544,08 TL peşin, 545,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.089,08 harcın mahsubu ile 1.872,44 TL bakiye harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan toplam 1.089,08 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarfedilen 62,20TL ilk dava masrafı 5.150,00 TL tebligat-müzekkere-bilirkişi -talimat gideri olmak üzere toplam 5.212,20 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%68 kabul) 3.537,73 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça sarfedilen toplam 1.014,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 325,92 TL’sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalanın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
8- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—- esaslara göre belirlenen——-vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen—— vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
11-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.