Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/693 E. 2022/820 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/693 Esas
KARAR NO : 2022/820

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, sektörünün önde gelen şirketlerinden biridir. İş hacmi sebebi ile her gün ödeme yapacağı alacaklı firmaların —— numaralarını, çalıştığı ——toplu liste olarak bildirerek ödemelerini yaptığını ancak müvekkilimiz şirketin 28.10.2020 tarihli banka ödeme talimatında yer alan ——numarasından biri sehven hatalı yazıldığını ——-sırasında yer alan işlemde, müvekkili şirket tarafından alıcı adı doğru yazılmış olmasına rağmen, banka tarafından alıcı adı ve alıcı——numarası arasında eşleştirme yapılmadığından hatalı —— işlemi gerçekleştiğini bu hata sebebi ile 21.251,68 TL tutarlı ödeme alacaklı olmayan davalının ——- numaralı hesabına geçtiğini davalının işbu sehven yapılan ödeme sebebi ile sebepsiz zenginleştiğini belirterek 21.251,68 TL’nin işlem tarihi olan 28.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış olup davalı tarafça dosyamıza cevap dilekçesi sunulmamıştır.Dosya —— tevdi edilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; davacının davalı ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını davacının iddia ettiği gibi dava dışı şirket —— firması ile ticari ilişkisinin bulunduğu ilgili şirket tarafından 15/09/2020 tarihli 21.251,68 TL fatura düzenlendiğinin davacı defterlerinin iddialarını doğruladığını defterlerin usule uygun tutulduğunu beyan etmiştir.
Dava sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı para alacağı istemine ilişkindir.6098 sy TBK. m.77/1’e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı TBK. m. 79 ve 80’de “aynen geri verme ilkesi”ne göre düzenlenmiştir.
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.
Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödedi- ğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.
İspat ile ilgili olarak ——- sayılı kararında belirtildiği üzere;
Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde; gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere, ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir.6098 sayılı TBK 555 (818 sayılı Borçlar Kanununun 457) ve ardından gelen maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal nitelikçe bir ödeme vasıtasıdır. Havalenin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin aksini, havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını ileri süren havaleci (muhil) bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür ——-Somut olayda davacı taraf sehven ödeme yapıldığını iddia etmiş olup usule uygun tutulan defter ile iddiasını ispatlamış olduğu bilirkişi raporu ile sabit olduğundan açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; dava konusu 21.251,68 TL alacağın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre 28/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.451,70 TL karar ve ilam harcından 362,93 TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 1.088,77 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– göre hesaplanan—— maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı ve 362,93 TL peşin harcı toplamı: 417,33 TL ile aşağıda dökümü yazılı 945,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu ——- Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.