Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/659 E. 2022/518 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/659 Esas
KARAR NO: 2022/518
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/12/2020
KARAR TARİHİ: 21/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ile müvekkili şirket arasında imzalanan abonelik sözleşmesi gereğince davalı elektrik hattından —- adresindeki işyerinde elektrik tükettiğini, davalı sözleşme uyarınca kullandığı elektrik bedelini ödemediğini, bu hususun müvekkili kurum kayıtları ile sabit olduğunu, tesisatın bulunduğu ve elektriğin kullanıldığı mahalin ticarethane olduğunu, davalının kullandığı elektrik bedelini ve faturaları gösteren listeden de anlaşılacağı üzere faturaları vadesinde ödemeyerek kuruma zarar verdiğini, davalı kurum kayıtlarında—müşteri numara ve — numarası ile kayıtlı olduğunu, faturaları gösterir listeden de görüldüğü üzere davalının toplam — asıl alacak bedelli faturaları ödemediğini, elektrik tarifeleri yönetmeliğinin abone olup elektrik kullananlara uygulanacak tarife gereğince davalının kullandığı elektrik bedelinin —işbu bedelin takip tarihine kadarki gecikme faizinin — dâhil olduğundan icra takibine esas gecikme zammı için tahakkuk eden —- olduğunu, dava konusu alacağın talebe rağmen ödenmemesi nedeni ile davalının hakkında——- dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, davalının dosya borcunun tamamına itiraz ederek takibin durdurulması neticesinde İİK. Md. 67 uyarınca itirazın iptali davasının açılması zaruretinde kalındığını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak borca itiraz edip takibi durdurduğunu belirterek müvekkilinin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davalının,——-numaralı dosyasına yaptığı itirazının iptaline ile takibin devamına, en az %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Mahkeme masrafları ve vekâlet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep edilmiştir.
SAVUNMA:Davalı tarafça usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zabtı tebliğine rağmen davaya cevap verilmemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ——- takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
——– sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, icra dosyası içeriğine göre; davacının alacaklı, davalının borçlu konumunda olduğu, ana para, geçmiş dönem gecikme faizi ve —alacağı olmak üzere toplam —– tarihinde takip başlatıldığı, borçlu-davalının ——- havale tarihli itiraz dilekçesi ile faturaların zamanında ödendiği, tarafına bildirim gelmediği gerekçesiyle takibe , borca , faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, eldeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—- tarihli bilirkişi raporunda; davacı—— mahkemenin müzekkeresine cevap yazısında, “ İlgide kayıtlı müzekkerinize istinaden kayıtlarımızda yapılan araştırma neticesinde, —– hesap numarasına ait —– devam etmekte olan arşiv çalışmasından dolayı ulaşılamamış olup elde edilen fatura suretleri yazımız ekinde gönderilmektedir” şeklinde olduğunu, davacı elektrik şirketi tarafından, davalı– —-kurulu bulunan — numaralı tesisatta —– sözleşme hesap numarası üzerinden, abonelik sözleşmesi yapıldığına dair sadece ekran görüntüsü sunulduğu, bu ekran görüntüsünde, davalının aboneliğinin —— tarihinde bittiğinin görüldüğünü, davacı şirket tarafından, davalı ile abonelik sözleşmesi yapıldığına dair herhangi bir imzalı sözleşme sunulmadığını, Sayın mahkemenin, ekran görüntüsündeki sözleşme bilgilerinin geçerli bir belge olduğuna karar vermesi durumunda davalının,—-tarihleri arasındaki elektrik tüketimlerinden sorumlu olacağını, davacı elektrik şirketi tarafından icra takibine konu ettiği asıl alacak —- iken dava dosyasına aşağıdaki tabloda yer alan —– adet fatura dosyaya sunulduğunu, Sayın mahkemenin, ekran görüntüsündeki sözleşme bilgilerinin geçerli bir belge olduğuna karar vermesi durumunda davalının, bu 4 adet tüketim faturasından kaynaklı —- bedelden sorumlu olacağını, TBK’nın 146.maddesinde (818 sayılı BK md.125) sözleşmeye dayanan alacakların, başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunun hükme bağlandığını, sözleşme benzeri bir ilişkinin kurulması halinde olaya uygulanacak zamanaşımı süresinin de 10 yıl olduğunu, dava konusu faturaların düzenlenme tarihleri — tarihleri arasında olduğunu, davalı tarafından bu konuda herhangi bir talep olmadığından, zamanaşımı süresiyle ilgili değerlendirme Sayın Mahkemenin taktirine bırakıldığını,——–Kanunu göre gecikme faiz hesaplamasının yapıldığını, davacı elektrik şirketi tarafından, davalı —- de başladığı ve —- tarihinde bittiği, Mahkemenin, ekran görüntüsündeki sözleşme bilgilerinin geçerli bir belge olduğuna karar vermesi durumunda davalının, — tarihleri arasındaki elektrik tüketimlerinden sorumlu olacağını, davacı elektrik şirketi tarafından icra takibine konu ettiği asıl alacak —- iken dava dosyasına——– faturanın sunulduğunu, sunulmayan abonelik sözleşmenin ekran görüntüsünün geçerli olduğuna karar vermesi durumunda; davalının, —- gecikme faizi, — olmak üzere, Toplam — borçlu olacağını bildirilmiştir. İtiraz üzerine dosyada ek rapor aldırılmış; borcun — adet fatura üzerinden hesaplanması durumunda, davacının müterafik kusurlu olmayacağına ve takip tarihine kadarki gecikme faizinden sorumlu olacağına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun —- olacağı, davacının müterafik kusurlu olacağına ve gecikme faizden %50 indirim yapılmasına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun — olacağı, davacının müterafik kusurlu olacağına ve davalının sadece elektriğin kesileceği tarihe kadar olan gecikme faizinden sorumlu olunacağına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun —- olacağı, borcun takip talebi ekinde yer alan listedeki asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanması durumunda, davacının müterafik kusurlu olmayacağına ve takip tarihine kadarki gecikme faizinden sorumlu olacağına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun— — olacağı, davacının müterafik kusurlu olacağına ve gecikme faizden %50 indirim yapılmasına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun —– olacağı, davacının müterafik kusurlu olacağına ve davalının sadece elektriğin kesileceği tarihe kadar olan gecikme faizinden sorumlu olunacağına karar verilmesi durumunda, davalı şirketin toplam borcunun —- olacağı bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; tüketici grubunun ticarethane olması nedeniyle mahkememizin işbu davaya bakmaya görevli olduğu, davalının faaliyet gösterdiği —— sözleşme numarası kapsamında davalı aboneliğinin bulunduğu, davacı tarafından abonelik sözleşmesi sunulamamış ise de davalının borca itiraz dilekçesinde fatura borcunu ödediğini bildirdiği, abonelik ilişkisini kabul ettiği, sunulan ekran görüntüsü de değerlendirildiğinde abonelik ilişkisinin bulunduğu hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, takibin —– sözleşme numarası hesabına ait tüketim bedeli sebebine dayalı olarak açıldığı, dava dilekçesi ekine dört adet fatura sunulduğu, faturası sunulan bedel alacakları yönünden alacağın ispatlandığı kanaatine varıldığı, dayanak icra takibinin davalı tarafından ödenmeyen fatura bedeline ilişkin olduğu, davalının ödenmeyen takibe konu fatura bedellerinden ve gecikme faizi ile — bedelinden sorumluluğunun bulunduğu, ancak —— Yönetmeliğine göre davalıya ait tesisatın elektriğinin — tarihinde kesilmesi gerektiği, davacı şirket tarafından kesilmediği anlaşılmakla davalı borçlu ödeme iddiasını ispatlayamadığı, davacı şirketin müterafik kusurunun bulunduğu ——- bu nedenle ana borç dışındaki borç kalemlerinden %50 indirim yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerektiği, bu nedenle alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)Davanın KISMEN KABULÜ ile, —alacak yönünden itirazının iptali ile icra takibinin aynı koşullarda DEVAMINA, fazlaya dair talebin reddine,
2)İptaline karar verilen 193,50 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 80,70 TL’den peşin olarak yatırılan 71,93 TL’nin mahsubu ile 8,77 TL bakiye harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 62,20 TL ilk dava masrafı, 71,93 TL peşin harç, 145,10 TL tebligat-müzekkere-posta, 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.179,23 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%14 Kabul) 159,67 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 570,26 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde —— sayılı dosyasının iadesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul/ret oranına göre 184,80 TL sinin davalıdan, 1.135,20 TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2022