Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/630 E. 2022/869 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/630 Esas
KARAR NO : 2022/869
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2020
KARAR TARİHİ: 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlunun sahibi olduğu araçlar ile müvekkili şirket tarafından işletilen——- geçiş ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, borçlunun geçiş ücreti ile ceza tutarının bugüne kadar ödemediğini, bu sebeple, davalı aleyhinde ——– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, ancak davalının ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine ve süresi içerisinde dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, borçlunun icra takibine itirazının tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, söz konusu itirazın kabul edilemeyeceğini, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın müvekkilinin yaklaşık 13-14 yıl önce devrettiği araçlara ilişkin talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını alacağın —–kısmına itiraz ettiklerini ancak davalının mahkeme dosyasında kötü niyetli olarak bedeli farklı gösterdiğini itiraz edilen kısmın müvekkili şirkete ait olmayan araçlar olduğunu belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
—– sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; davacı tarafın davalı aleyhinde —- asıl alacak yönünden takip başlattığı davalının —– kısım yönünden alacağa itiraz ettiği takibin itiraz edilen kısım yönünden durduğu anlaşılmıştır.
İlgili kurumlara müzekkere yazılarak davaya konu araçların malik bilgileri getirtilmiş olup yapılan incelemede; —- plakalı aracın davalı tarafından — tarihinde saat —–’da satıldığı ihlalli geçiş tarihinin ise aynı gün saat —- olduğu geçiş tarihi itibari ile davalının malik olmadığı anlaşılmıştır. —– plakalı araç yönünden yapılan incelemede davalının söz konusu aracın hiçbir dönem maliki olmadığı tespit edilmiştir. — plakalı araç yönünden davalının aracı —– tarihinde sattığı ihlalli geçiş tarihinin ise — olduğu geçiş tarihinde davalının malik olmadığı yine ——— üçüncü şahıs olduğu davalının geçiş tarihinde araç maliki olmadığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının işlettiği otoyoldan davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı geçiş ücreti ve eklenen cezadan davalı tarafın bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Tüm dosya kapsamı ve yasal deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı, araçların malik olmadığı, takibin haksız yere başlatıldığını savunmuş olup, geçiş ücretlerinin ve cezalarının araç plakasından talep edilebilecek alacaklar olduğu ve geçiş tarihlerinde davalının araç maliki olmaması nedeniyle cezaların ve geçiş ücretlerinin kendisinden tahsil edilmesinin mümkün olmadığı, davalı hakkında yürütülen takipte dava konusu araçlar yönünden davalı borçlunun pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı her ne kadar kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için özelikle yapılan takibin kötü niyetli yapıldığının ispatlanması gerekir. Bu yönde herhangi bir delil bulunmadığı için sadece takibin yapılması davacı şirketin kötü niyetli olduğunu göstermeyeceğinden davalının talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.832,92 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu———– tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı.29/11/2022