Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/628 E. 2022/545 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/628 Esas
KARAR NO:2022/545
DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:07/12/2020
KARAR TARİHİ:23/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı —– yapılacak—– tanzim tarihli —- ile teminat altına alındığını, dava dışı — taşınması işi için dava dışı —- ile anlaştığını, anılan şirketin bu taşıma işinin görülmesi için davalı ile alt taşıma sözleşmesi yaptığını, emtianın fiilen davalı tarafından taşındığını, —– tahliyesi esnasında camların hasarlı olduğunun anlaşıldığını, sigortalının hasarı davacıya ihbar ettiğini, davacı nezdinde —— numaralı hasar dosyasının açıldığını, —- sonucunda hasarın —– olarak hesaplandığını, hasar tazminatının poliçe kapsamında sigortalıya ödendiğini, davacının ödenen tutarı halefiyet prensibi gereği davalıdan talep edebileceğini, taşımaya ilişkin CMR hükümlerinin uygulanması gerektiğini, CMR md. 17/1 hükmü gereği taşıyıcının sorumlu olduğunu, hasarın ambalaj yetersizliği veya istif uygunsuzluğundan kaynaklanmadığını, ihbar yükümlülüğünün sigortalı tarafından yerine getirildiğini, davalının sınırlı sorumluluktan faydalanamayacağını, alacağın likit olduğunu belirtmiş; —– sayılı icra dosyasındaki takibin devamına, davalının —- aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu sebebi ile reddi gerektiğini, hasarın oluşumunda davalı taşıyanın sorumluluğu bulunmadığını, emtianın gönderici firma tarafından istiflendiğini, malın yeterli ve doğru şekilde ambalajlanmaması ve istiflenmemesinden ötürü meydana gelen hasarlardan davalının sorumlu olmayacağını, emtianın taşınması esnasında herhangi bir olağanüstü yol ve hava durumu olmadığını, davalı şirketin hasarın meydana gelmesinde müterafik kusuru bulunmadığını, gönderici firmanın malın niteliğini ve hassasiyetini bilebilecek durumda olduğunu, davalının hasardan sorumluluğunun CMR 23. madde hükümlerine göre sınırlı olduğunu belirtmiş; davanın reddine, alacaklının—- aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, —-hükümlerine tabi uluslararası taşıma esnasında emtianın zayi olduğu iddiasına dayalı olarak ortaya çıkan zararın rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı nezdinde —– numaralı ——davalı fiili taşıyan tarafından taşınması sırasında hasara uğrayıp uğramadığı, hasara uğradıysa hangi miktarda zararın oluştuğu, davalının zararın meydana gelmesinde ortak kusuru bulunup bulunmadığı, zararın ambalaj veya istiflemeden kaynaklı doğup doğmadığı, davacı tarafından sigortalısına yapılan ödemenin lütuf ödemesi teşkil edip etmediği, davalının sorumluluğunu ortadan kaldıran bir halin bulunup bulunmadığı, sorumlu olunan tutarın ne olduğu, bu itibarla —— Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—— tarafından düzenlenen — tarihli raporda; — tek camın nakliye sürecinde hasar gördüğü, hasara cam türü ürünlerin istiflendiği ahşap kafes kasaların sevk aracına hatalı sabitlenmiş olmasının sebep olduğu, araç sürücüsünün sabitleme ve yükleme hatasını tespit edebilmesinin mümkün olmadığı mütalaa edilmiştir.
——- tarafından düzenlenen —– tarihli raporda; taşınan ürünlere ait ambalajın yeterli olmadığı, araç üzerindeki istiflemenin hasara bir etkisi olmayacağı, ambalaj eksikliğinin ise taşıyıcı tarafından tespit edilebilmesi ve göndericinin uyarılmasının mümkün olmadığı mütalaa edilmiştir.
Dosyada yer alan —– gözetildiğinde, —üzerinde meydana gelen hasarın taşıma sırasındaki ambalajlama ve kasa içi sabitlemenin yetersiz şekilde yapılmış olmasından kaynaklandığı sabittir. —-hükümlerine tabi taşımalarda taşıyıcının, eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim edildiği tarihe kadar meydana gelen hasar ve kayıplardan sorumlu olacağı esas olmakla birlikte, anılan Konvansiyon’un 17/4-c maddesinde, yükün gönderici, alıcı veya bunların adına hareket eden kişiler tarafından alınması, yüklenmesi, istiflenmesi veya boşaltılması özel bir risk durumu olarak kabul edilmiş, hasar veya kaybın anılan nedenlerden kaynaklanması halinde taşıyıcının sorumlu olmayacağı hükme bağlanmıştır. Fakat, bu halde dahi taşıyıcının yükün sağlıklı taşınabilmesi için yükleme ve istiflemeye gerekli özeni gösterme ve nezaret etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bahse konu yükümlülüğün ihlali, taşıyıcı bakımından müterafik kusur oluşturacaktır —– Taşıyıcı hatalı yükleme ve istifleme işlemlerini fark etmesi halinde CMR’nin 14 ve 16. maddeleri kapsamında hareket ederek durumu zamanında gönderici ya da alıcıya bildirerek taşımanın devamı hakkında talimat almalıdır. Taşıyıcının, genel olarak gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini kanıtlaması yeterli olmayıp, ziya ve hasara neden olan olayın doğumunda da kusurlu olmadığını kanıtlaması gerekmektedir. Somut olayda; cam tipi hassas emtianın taşındığı, emtianın ahşap kasalar içinde bulunduğu, taşıyıcının gönderen tarafından gerçekleştirilen ambalajlama ve istifleme işlemlerinde gözetim ve uyarma yükümlülüğü bulunduğu ve bu işlemlerin gereği gibi yapılmaması sonucu doğacak zarardan müterafik kusurlu olacağı kabul edilmekte ise de yükün uluslararası taşımanın başında ve henüz davalının sorumluluk alanına girmeden ahşap kasalara yüklenmiş olması karşısında davalının böyle bir gözetim borcudan da bahsedilemeyeceği ——taşıyıcının ambalajlama ve istifleme hatasını tespit edebilme imkanı bulunmadığı hususunda alınan raporlar arasında mübayenet bulunmadığı, aracın sürülmesi ile ilgili bir özensizlikten kaynaklı bir hasar olmadığı, davalının sorumluluğunun doğmayacağı —– anlaşılmıştır.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine, koşulları bulunmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gereken— maktu karar ve ilam harcının peşin alınan —– harçtan mahsubuna, fazla alınan —- harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalının yaptığı yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadına,
6-Gider avansından artan kısmın HMK. m.333. gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu —– tarafından ödenen —-arabuluculuk ücretinin davacıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için —- müzekkere yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — hafta içinde— dilekçe verilmek suretiyle tarafların— yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.