Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/611 E. 2021/1208 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/611 Esas
KARAR NO : 2021/1208

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2020
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —–Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; davalının … aleyhine, — tahsili için —- ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise iş bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, müvekkil—- kaçak elektrik kullanımı belirlendiğini ve—- numaralı kaçak usulsüz— tutanağı ile kayıt altına alındığını, kaçak elektrik tespit tutanakları aksi ispatlanana kadar geçerli olan belgelerden olduğunu, davalı — düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olduğunu, davalının—— tutulduğunu, bu tutanak gereğince müvekkili şirket görevlilerince yapılan incelemede; kesilen elektriği yükümlülüklerini yerine getirmeden usulsüz olarak —tutanağı düzenlenildiğinin belirtildiğini, müvekkil şirket tarafından davalı adına faturalandırma — tahakkuk ettirildiğini,—– ve yersiz itirazının iptali ile davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahküm edilmesine, yargılama harç ve masrafları ile vekâlet ücretinin de davalıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı tarafın davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, — kullanım bedeline ilişkin yapılan takibe itirazın iptali davasıdır.
—–dosyasının tetkikinde;
Davacı alacaklı tarafından, davalı borçluya yönelik alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalıdan kaçak elektrik enerjisi kullanımından kaynaklı alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Tüm Dosya Münderecatı Kapsamında;
—– Kaçak/Usulsüz elektrik tespit tutanağı düzenlendiği, tutanakta —–olduğu, Kullanım—- olduğu,
—– kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağına istinaden, — tahakkuk ettirildiği,
Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içerdiği ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerden olduğu (—–, davalı tarafça tutanağın — sunulamadığı, anlaşılmakla bu cihette tutanak içerikleri sabit görülmüştür.
Tutanak tarihinde yürürlükte bulunan— göre kaçak elektrik bedeli hesabının yapılması için bilirkişi raporu aldırılmıştır.
18.06.2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, —— 26.maddesinin (c) fıkrasına göre, — — kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin —— tutanakla tespit edilen tüketimden sorumlu olduğu, davalının, —- saptanmakla, takibe yapılan itirazın yerinde olmadığından itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir.—-
Bu kapsamda, alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının —– sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına
2-Hükmedilen asıl alacak miktarı olar 7.226,01 TL’nin %20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 504,14 TL karar ve ilam harcından 89,24 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 414,90 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan— vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 143,64 TL harç ile 700,00 TL bilirkişi ücreti ve 102,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 802,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8——arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzene karşı verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.