Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/588 E. 2022/145 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/588 Esas
KARAR NO : 2022/145

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile olan ticari ilişki kapsamında —–yapıldığını, kur farkları ödenmediğinden borçlu hakkında — sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, itiraz üzerine— dosyası ile dava açıldığını, açılan davanın usulden reddine karar verildiğini, bunun üzerine—- dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, taraflar arasındaki — uygulamasının teamül haline geldiğini, davalının davacı lehine oluşan kur farkı alacağından sorumlu olduğunu belirtmiş; takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalı şirketin temin ettiği ürünlere ilişkin düzenlenmiş hiçbir faturaya itiraz etmediğini, fatura bedellerinin tamamının ödendiğini, dolayısıyla davalının faturalar nedeniyle hiçbir borcunun bulunmadığını, bu ödemelerin davacı şirketin kayıtlarına davalı aleyhine oluşturulmasının mümkün olmadığını, davacının alacak iddiasının taraflar arasındaki akde ve ticari teamüllere aykırı olduğunu belirtmiş; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kur farkı alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında kur farkı ödenmesi hususunda anlaşma bulunup bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturalara istinaden ödenmesi gereken kur farkının hangi tutarda olduğu, davacının takibe konu faturalardan kaynaklı bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, bu itibarla—-sayılı takip dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
—- içeriğine göre;—- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —- alacak —- —tutarındaki alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi yapıldığı—- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen — havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, davanın hak düşürücü sürede açıldığı görülmüştür.
——- alacağının talep edilebilmesi, taraflar arasındaki sözleşmede bu konuda bir hüküm bulunmasına veya akdi ilişkinin—- olmasına bağlıdır. Dosyada bulunan satış faturasının incelenmesinde — gösterildiği ve davalının da bu faturaya itiraz etmediği böylece akdi ilişkinin —cinsinden olduğu görülmektedir. Bu durumda davalı kur farkı alacağından dolayı sorumlu olacağından, davacının kur farkı alacağının hesaplanması suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir.
Bilirkişi —-tarafından düzenlenen — tarihli raporda; davacı ve davalının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, takip tarihi itibarıyla davacı şirketin kendi defterlerinde davalıdan 38.356,40 TL alacaklı gözüktüğü, takip tarihi itibarıyla davalı şirketin —borçlu gözüktüğü, davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen— faturanın karşılıklı iade edildiği, —– göre davalının 4 adet fatura karşılığı toplam — alım bildirimi yaptığı,—–fatura karşılığı toplam ——-yaptığı, faturaların tarafların defterlerine —- satış kuruna göre işlendiği, davacı tarafından düzenli— faturası düzenlendiği, bu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının bakiye—bulunduğu mütalaa edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için yapılan yargılama sonucunda; davaya konu faturalara konu malın davalıya teslim edildiği, faturalar karşılığı — ödemeler yapıldığı, davaya — eden faturaların mali mevzuat gereği TL üzerinden düzenlendiği, ancak faturalarda — ödeneceğinin belirtildiği, alıcının yasal süre içinde fatura içeriğine itiraz etmemesi halinde alışverişin döviz bazında yapıldığının kabulü gerektiği —-, takibe ve davaya konu — faturalarının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasında — yapılacağına ilişkin bir sözleşme veya teamül bulunmasa da davalının bu fatura içeriğini kabul etmiş sayılacağı——- satış sözleşmesi” akdedildiği, davacı alacağının —— edildiği, —– icra takibinde alacağın likit olduğu (——- açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne;
—- sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan——işlemiş faiz yönünden iptaline, takibin anılan toplam tutar üzerinden devamına (fiili ödeme günündeki—, aşan istemin reddine,
Asıl alacak niteliğindeki — tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca—-vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının (yıllık %2 faiz oranını geçmemek üzere) uygulanmasına, 2.679,47 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmasına,
Kabul edilen 53.266,43 TL’nin %20’sine tekabül eden 10.653,29 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.638,63 TL harçtan peşin alınan 851,61 TL harç ile 354,10 TL icra harcının mahsubuna, bakiye 2.432,92 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —–davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 7.724,64 TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —– davanın reddedilen miktarı—– vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 851,61 TL peşin harç ve 354,10 TL icra harcı toplamı: 1.260,11 TL ile davanın red (%24,55) ve kabul (%75,45) oranına göre hesaplanan 801,47 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
8-Dava şartı —– kapsamında—– ücretinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 995,94 TL’sinin davalıdan, 324,06 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak —- yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.