Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/556 E. 2022/671 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/556 Esas
KARAR NO: 2022/671
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin davalı ——anlattıklarını, müvekkilinin bu ürün için karşı tarafa —- ödeme yaptığını ve bu ürünün müvekkiline —– tarihinde teslim edildiğini, dava konusu ürünün teslim edildiğinden bu yana kullanılamadığını, devamlı arıza yaptığını, davalının verdiği hiç bir servis hizmeti karşısında makinenin kusursuz çalışmasının mümkün olmadığını, ayıplı olarak müvekkiline satılan mal için ödenen bedelin iadesi talebiyle önce satıcı olan davalıya başvurulduğunu, ancak bir çözüme ulaşılamadığını, bütün bu nedenlerle, ayıplı çıkan malın bedeli olan —– —-dava tarihinden itibaren işlemiş olan ve işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkiline
ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında yapılan akit kapsamında müvekkilinin davacıya —–etiğini, vaadini yerine getiren müvekkilinin ürünü —tam ve eksiksiz olarak teslim ettiğini, ürünün nitelik olarak davalının talepleri doğrultusunda ——- davacı—– teslim edildiğini, ürünün çalışır vaziyette teslim edilmesi ve davacının dava tarihine kadar ürünü sorunsuz kullanması ürünün ayıpsız olduğunu gösterdiğini, davacının ürünün ayıplı olduğunu iddia etmesi için —– ay beklemesi ve bir ihtarname göndermemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, alıcının ayıp iddiasını süresi içerisinde bildirmez ise ayıplı olduğunu iddia ettiği malı o haliyle kabul etmiş sayılacağını, dava konusu asansörün yapısı gereği düzenli bakım gerektiren, belli oranda ağırlık kaldıran aksi durumda her asansörde olduğu gibi arıza vermesinin mümkün olduğunu, davacının bakım talebinde bulunmadığını, ancak ufak tefek sorunlar için müvekkilini aradığını, müvekkili şirketin teknik ekiplerinin zor şartlara rağmen ———-arıza tutanağında açıkça yazıldığı üzere firma yetkilisi —- müdahalesine engel olduğunu, bütün bu nedenlerle, davalı şirket açısından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini, davacının davayı usulüne aykırı bir şekilde açmış olması nedeniyle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ayıplı mal iddiasına dayalı alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının davalıdan satın aldığı asansörün ayıplı olup olmadığı, ayıp var ise niteliği, davacının talebinde haklı olup olmadığına ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—– tarihli tek kişilik makine mühendisi bilirkişisinin hazırladığı rapora itirazlar üzerine dosya üç kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; —– tarihli bilirkişi raporunda farklı konuya ilişkin tespit ve değerlendirmeler yapıldığından heyet ek raporu aldırılmış; özetle, dosyada —— yazışmaları, inceleme ve tespit raporu, arıza ve bakım tutanağı ve mail yazışmaları birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu—– arasında yapılan sözleşmede belirtilen teknik özelliklerde davalı——– davacı firmaya kurulumu yapılarak —- tarihinde çalışır durumda davacıya teslim edilmiş olduğu, ancak yaklaşık —— —- bildirilmesi ve davalı firmanın —–servis hizmeti vermesine rağmen eksikliklerin ve arızaların devam etmesi üzerine, davalı firmaya —- sürekli arızaların giderilemediği ve devam ettiği, bu duruma göre, dava konusu — sonra kullanılmaya başlamasından hemen sonra eksik ve diğer aksamındaki ciddi arızalar meydana geldiği ve bu eksik ve arızaların giderilmemiş olduğunun —– anlaşılmış olduğu, bu kapsamda davacı firmanın kalite sorumlusu,——- oluşan heyet tarafından dava konusu —- tespit edilerek — tarihinde—-bildirildiği, yapılan —– şekilde çalışmadığını,—-geldiği, fakat daha sonra aynı seviyede kalmadığı, kat sayılarında—–olduğu —- yapılamadığı ve ayrıca—- olduğu tespit edildiği, bu kapsamda davalı—– arızanın bildirildiği ve arızanın devam ettiği hususunun yerinde inceleme yapmış olan —- da tespit edilmiş olduğu, dava konusu—- gözle ve çalıştırarak yapılan inceleme sonucunda davalının —– rağmen arızaların giderilmemiş olması ve bu kapsamda ürünün teknik şartnameye uygun şekilde davalı firma tarafından imal edip davacı işyerine montajı yapılamamış olduğu, bu kapsamda söz konusu ürünün mevcut hali ile davacının üründen beklemiş olduğu faydayı engelleyecek şekilde ayıplı olduğu, bu nedenle dava konusu —– kullanım sonrasında ortaya çıkmış olması nedeni ile gizli ayıplı mal olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda daha önce dosya muhteviyatına rapor tanzim etmiş olan ——- görüş ve kanaatleri ile aynı fikirde olduklarını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğine göre; taraflar arasında —-ilgili eser sözleşmesinin bulunduğu, zira davaya konu ürünün —— taraflar arası teknik şartname ile özellikleri belirlenmiş eser mahiyetinde bulunduğu, eserin—- tarihinde davalı tarafa teslim edildiği, teslim tarihinden sonra arızaların davalı tarafa bildirildiği, ancak tam olarak onarımın ve üründen beklenen faydanın sağlanamadığı, ürünün teknik şartnameye uygun şekilde davalı firma tarafından imal edilip davacı işyerine montajının yapılamamış olduğu, mevcut hali ile ürünün davacının üründen beklediği faydayı sağlayamadığı, dava konusu platformdan istenen fonksiyonun tamir edilerek giderilemeyeceğinin ve bu nedenle onarım bedeli olmayacağının tek kişilik bilirkişi raporunda tespit edildiği, —– sahibi davacının eserin işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme hakkını kullanabileceği gözetilerek—– şartların gerçekleştiği kanaatiyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davacının davalıdan satın aldığı —– niteliğindeki asansörün davacıdan alınarak davalıya İADESİNE,
2-Asansörün davalıya teslim tarihinden itibaren —- satış bedelinin teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflara yüklenen edimlerin aynı anda İFASINA,
3-Alınması gerekli karar harcı 4.433,32 TL’den peşin olarak yatırılan 1.108,33 TL’nin mahsubu ile 3.324,99 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 1.108,33 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 62,20 TL ilk dava masrafı, 113,00 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.375,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 10.384,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,—- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022