Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/549 E. 2023/315 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/549 Esas
KARAR NO:2023/315
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/11/2020
KARŞI DAVA TARİHİ: 07/01/2021
KARAR TARİHİ:04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin tekstil alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davalı ile müvekkilinin ——yılından beri beraber çalıştığını, davalının müvekkilinden taş baskı yapmasını talep ettiğini, bunun üzerine karşılıklı görüşmelerin başladığını, müvekkilinin prototip malı yaparak davalıya gönderdiğini akabinde davalının kabulü ile üretimin başladığını, başlangıçta ödemelerini düzenli yapan davalının devam eden süreçte borçlarının ödemediğini, müvekkilinin alacağın tahsili amacıyla —– sayılı dosyası ile ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu aynı dosyada verilen ihtiyati haciz kararı ile ——-dosyası ile takip başlatıldığını davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline takibin devamına davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine alacağa faturaların davalı yanın defterine işlendiği tarihten itibaren avans faizi işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkilinden takibe dayanak faturadan kaynaklanan bir alacağının bulunmadığını, bu durumun ticari defterlerle ortaya çıkacağını beyan ederek davanın reddine davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin karşı davalıdan faturaya dayalı alacağının bulunduğunu alacağın tahsili için ——– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını karşı davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline takibin devamına karşı davalının %20’den az olmamak üzere içre inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı karşı davalı cevap dilekçesinde özetle; davalı karşı davacıya karşı başlattıkları takipten sonra karşı davacının resen düzenlediği fatura ile haksız olarak takip başlattığını, müvekkilinin karşı davacıya karşı herhangi bir borcunun bulunmadığını karşı davaya dayanak açıkça kötü niyetli olarak başlatıldığını beyan ederek karşı davanın reddine karşı davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.—– Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
—– Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine ———— alacak üzerinden takip başlattığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ olduğu borçlunun— tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ olmadığı anlaşılmıştır.İlgili ——— yazı yazılarak tarafların —– getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.İlgili —— müzekkere yazılarak davalı karşı davacının çalışan bilgileri istenilmiş gelen yazı cevapları dosyamız arasına alınmıştır.Dosya taraf defter ve kayıtlarını incelemek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi ———- hazırlamış olduğu raporda özetle; davacı karşı davalının defterlerinde davalı karşı davacı şirkete 210.357, 67 TL borç kaydedildiğini, karşılığında 130.215,94 TL alacak kaydı girildiğini 02/10/2020 takip tarihi itibariyle davacı şirketin kendi defterlerinde 80.141,73 TL alacaklı göründüğünü, davalı karşı davacının defterlerinde, davacı karşı davalı şirkete 213.562,98 TL borç kaydedildiğini karşılığında 131.080,55 TL alacak kaydedildiğini 16/10/2020 takip tarihi itibari ile davalı karşı davacının kendi defter kayıtlarına göre karşı davalıdan 100.482,43 TL alacaklı göründüğünü taraf defterleri arasında —– uyuşmazlık bulunduğunu işbu uyuşmazlığını davacının defterinde kayıtlı olan — tarihli fatura ile davalı şirket defterinde kayıtlı olan ——— tarihli faturalardan kaynaklandığını, davacı karşı davalının takibe dayanak olarak gösterdiği faturanın teslim alan kısmında imzanın bulunduğunu ancak ismin bulunmadığını yine karşı davacının dayanak faturalarında isim ve imzanın bulunmadığını, davacının —– incelemesi neticesinde davalı karşı davacının dayanak faturalarına ilişkin davacı karşı davalı tarafından herhangi bir bildirim yapılmadığını yine davalı karşı davacının —formlarının incelenmesi neticesinde—- olarak bildirilmediğini davacı karşı davalının davalı karşı davacıdan 864.61 TL alacaklı olduğunu ve karşı davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını beyan etmiştir.Dava ve karşı dava faturadan kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.Uyuşmazlık; Asıl davada ———- sayılı takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı bu doğrultuda davacının davalıdan cari hesaba dayalı alacağının bulunup bulunmadığı
Karşı davada ———– sayılı takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı ile bu doğrultuda karşı davacının cari hesaba dayalı alacağının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmıştır.
Davacı karşı davalı vekili aşamalardaki yazılı ve sözlü beyanlarında taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu——– doğrultusunda davanın tanık delili ile ispatının mümkün olduğunu aksi durumda dahi sevk irsaliyeli davalı tarafından imzalanmış faturanın delil başlangıcı kabul edilmesi gerektiğini bu nedenle davanın tanık beyanı ile ispatının mümkün olduğunu beyan etmiştir.Davacının tanık dinletme talebine ilişkin yapılan incelemede; öncelikle her ne kadar davacı yan taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu iddia etmiş ise de yapılan inceleme neticesinde tarafların arasındaki ilişkinin mal teslimine ilişkin olduğu anlaşılmış olup mal teslimi maddi bir vaka olmayıp hukuki bir işlem olması nedeniyle fatura konusu malların teslim edildiğinin tanık ile ispatlanabilmesi için 6100 sayılı HMK 200. Maddesi kapsamında hukuki işlemin yapıldığı zaman itibari ile miktar ve değerinin 2.500,00 TL bedeli geçmemesi gerekmektedir, hukuki işlemin bu miktarı geçmesi halinde tanık ile ispat ancak karşı tarafın muvafakati olur ki somut olayda davalı tanık dinletilmesine muvafakat göstermemiştir. Öte yandan davacı yan imzalı sevk irsaliyeli faturanın delil başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğini beyan etmiş ise de söz konusu faturada teslim alan isminin yazmadığı ve davalı taraf aşamalardaki tüm yazılı ve sözlü beyanlarında iş bu imzanın çalışanlarına ait olmadığını beyan etmiş olup teslimin yazılı delil ve kesin delil ile ispatı gerektiğinden tanık dinletme talebinin mahkememizce reddine karar verilmiştir.Tarafların yemin deliline dayandığı anlaşılmakla taraf vekillerine yemin delili hatırlatılmış olup her iki tarafta yemin metnini mahkememize sunmuştur.Davacı karşı davalı şirket yetkilisi ——– duruşmada; “yemin metnine konu faturalar şirketimize gönderilmemiştir, davalı tarafa öncelikle numune hazırlayıp veriyoruz, davalı taraf sunmuş olduğumuz numuneleri beğendikten sonra üretime başlıyoruz, bugüne kadar gönderdiğimiz ürünlerde ufak tefek dökülmeler oldu, biz bu eksikliği tamirlerini yaparak tamamladık, biz tamir yaptıktan sonra davalının bize tekrar bir dönüşü olmadı, yurt dışında hatalı mala ilişkin dökülme nedeniyle indirim yapılıp yapılmadığı hususunda davalı bize herhangi bir bilgi vermedi, davalı taraf ile indirim nedeniyle ilerki çalışmalarda kesilmesi hususunda herhangi bir anlaşmamız yoktur, kaldı ki davalı taraf ile sonrasında çalışmadık, yemin metnine konu 3 fatura defterimize işlenmemiştir.” şeklinde yemin etmiştir.Davalı karşı davacı şirket yetkilisi —– tarihli duruşmada; “davacının yemin metninde bildirmiş olduğu 79.277,12 TL bedelli faturaya konu malları şirket yetkilisi ya da çalışanları teslim almadı, işbu fatura bana ya da şirket çalışanlarına tebliğ edilmedi, faturanın altındaki imzayı tanımıyorum, kime ait olduğunu bilmiyorum, şirket çalışanlarından birine ait değil, mal gelmediği için faturaya konu mallar ihraç edilmedi, keza aynı şekilde faturalar gelmediği için deftere de işlenmedi.” şeklinde yemin etmiştir.Davacı karşı davalı vekil — temsil yetkisine itiraz etmiştir. İncelemesinde; — tarihinde yayınlanan—– ilan edilen davalı karşı davacı ortaklar kurul kararı kapsamında şirket ortaklarından—– süreyle şirket unvanı altında atacağı imzaları ile ayrı ayrı münferiden şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındıklarını — ise kambiyo senedi imzalamak, bankalardan kredi çekmek para çekmek için oy birliği şirket müdürlüğüne atandığı anlaşılmıştır. HMK 232. Madde kapsamında yemini eda edecek olan tüzel kişiyi temsile yetkili kişi veya organ olup bu kapsamda münferiden şirketi temsil ve ilzama yetkili —– tarafından yeminin eda edilmesi gerektiği zira dava konusunun mal teslimine ilişkin olup yemin için hazır edilen ———-bu hususta yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla davacı karşı davalının itirazında haklı olduğu davalı karşı davacının yeminden kaçındığı kabul edilmiştir.Esas dava yönünden yapılan incelemede davacı yan her ne kadar alacaklı delil ile ispatlayamamış ise de zira takibe konu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi davacı malı teslim ettiğini yazılı delil ile ispatlayamamıştır ancak davacı vekili yemin deliline dayanmış olup davalı tarafça yeminden kaçınıldığı anlaşılmakla davacının davasını ispatladığı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davacı yan takip talebinde 11.499,78 TL işlenmiş faiz 852,40 TL takip tutarı talebinde bulunmuş ise de davalının takip öncesi temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığı gibi dayanak olarak gösterdiği ihtiyati haciz kararının kaldırıldığı davacının ihtiyati haciz talebinin reddedildiği anlaşılmıştır.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede; İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. ————- Bu kapsamda somut olayda, alacağın likit olduğu ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi şartları gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden takibe dayanak faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı davacının davacını davasını ispatlar yazılı delil dosyaya sunmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan davacı tarafa yemin delili hatırlatılmış olup davacı yemine dayanmıştır. Davalı şirket yetkilisi ——– tarihli duruşmada hazır bulunarak usulüne uygun yemin ettiğinden ispatlanamayan birleşen davanın reddine karar verilmiştir.Davalı yan her ne kadar kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davacının açıkça kötü niyetli hareket ettiği ispatlanamadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Esas dava yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile,
1———- sayılı dosyasında davalı/borçlunun itirazının kısmen iptali ile; 80.141,73 TL asıl alacak yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi birlikte icra takibinin DEVAMINA, aşan istemin REDDİNE
2-İptaline karar verilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3)Alınması gerekli karar harcı 5.474,48 TL’den peşin olarak yatırılan 1.117,14 TL harcın mahsubu ile 4.357,34 TL bakiye harcın davalı-karşı davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4)Davacı-karşı davalı tarafça yatırılan toplam 1.117,14 TL harcın davalı-karşı davacı taraftan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa ödenmesine,
5)Davacı-karşı davalı tarafından yapılan 62,20 TL ilk dava masrafı, 164,25 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.226,45 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%87 kabul) 1.062,66 TL’ sinin davalı-karşı davacı taraftan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa ödenmesine, arta kalanın davacı-karşı davalı üzerinden bırakılmasına,
6)Davalı-karşı davacı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7)Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 12.822,68 TL nispi vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
8)Davalı-karşı davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacı-karşı davalı taraftan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
9)Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
B-Karşı dava yönünden
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 179,90 TL karar harcından başlangıçta alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile 9,12 TL harcın ve 179,90 TL başvuru harcının davalı-karşı davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı-karşı davacı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davalıdan alınarak davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı, davalı ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2023