Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/546 E. 2021/1100 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/546 Esas
KARAR NO: 2021/1100
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 09/11/2020
KARAR TARİHİ: 19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin—— faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkilinin özellikle otellerle yaptığı —– gereğince tahsis edilen —- doğrultusunda müşterilerine ——sunduğunu, davalının ise —-olduğunu, konaklama sektöründe faaliyette bulunduğunu, tarafların—- yılından itibaren çalışmaya başladıklarını, son olarak müvekkili şirket ile davalı arasında —-tarihli —–yapıldığını, söz konusu sözleşmede; sözleşmenin başlangıç tarihinin —- tarihinde biteceği, acentenin sözleşmede belirtilen kontenjanlar için çeklerle toplam —- tutarında ödeme yapacağı ve acente tarafından yapılan ön ödemelerin sözleşme bitiş tarihine kadar yapılan satışlarla dolmamış/eritilememiş olması halinde tesisin uhdesinde kalan bakiyeyi —- içerisinde acenteye nakit olarak iade edeceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasındaki sözleşme gereğince sözleşme süresinin sonuna kadar çalışıldığını ve sözleşme süresi sonuna kadar davalının işletmiş olduğu —– müvekkili tarafından yaptırılan konaklamalarla davalıya yapılan ön ödemenin ancak—– eritilebildiğini, yani sözleşme süresi sonunda davalıya yapılan ön ödemeden davalının uhdesinde —– bakiye alacak kaldığını, tarafların arasında yapılan sözleşme gereği söz konusu bakiyenin —– tarihine kadar müvekkili şirkete ödenmesi gerekirken davalı tarafından ödenmediğini, davalının borcuna karşılık vermiş olduğu senedin de ödenmediğini, müvekkili şirketin tüm taleplerine ve iyiniyetli bekleyişine rağmen davalının hiçbir olumlu yaklaşım göstermemesi üzerine, davalıya —- tarihinden itibare—– tarihinden itibaren işlemiş ve fiili ödeme tarihine kadar işleyecek ticari avans faizi ile birlikte derhal müvekkili şirketin hesabına ödenmesi, aksi taktirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, söz konusu ihtarnamenin davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından borcun ödenmediğini, ihtarnameye cevap da verilmediğini, aradan uzunca bir aman geçtikten sonra gecikme faizi hariç —- ana para borcunun bir kısmına karşılık davalı tarafından müvekkili şirkete —– bedelli çekin verildiğini, bakiye borcun ise vade farkı —– birlikte yaptırılacak konaklamalarla ödeneceğinin davalı tarafından beyan, kabul ve taahhüt ettiğini, borca mahsuben verilen çekin ibraz tarihi yaklaştığında davalı şirketin yetkilisi —— müvekkili şirket yetkililerini arayarak salgın hastalık nedeniyle vermiş oldukları çekin vade/keşide tarihinin uzatılmasını/ertelenmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketinde—–yaşanan sıkıntıları kendilerinin de yaşıyor olması sebebiyle davalı şirket yetkilisinin talebini karşılayarak, gecikme nedeniyle oluşacak vade farkının ayrıca ödenmesi kaydıyla —-olarak ertelenmesini kabul ettiğini, taraflar bu şekilde sözlü olarak mutabık kaldıktan sonra, aradaki cari hesap durumunu da netleştirmek için —— tarihinde hesap mutabakatı yapıldığını, yukarıda detayları verilen çekin erteleme tarihinde ödeneceği inancı ile davalının ana para borcundan çek bedeli olan —-mahsup edildiğinde, müvekkili şirketin vade farkından doğan doğmuş/doğacak alacakları saklı kalmak kaydıyla, —- borçlu olduğu hususunda mutabık kalındığını ve —- tarihli mutabakat mektubu imzalandığını, bu işlemlerden sonra davalı şirket yetkilisi —-çekteki vade değişikliğinin yapılması amacıyla müvekkili şirket merkezine davet edildiğini, daha önce davalı tarafından kendilerine verilen —- bedelli senedinin iade edileceği bilgisinin verildiğini, davalı şirket yetkilisinin —- tarihinde müvekkili —— geldiğini, müvekkili şirket finans departmanı çalışanı —– taraflar arasında mutabık kalınan işlemleri yaptırmak üzere tarih değişikliği yapılacak çekin aslı, iade edilecek senet aslı ve fotokopisinin bulunduğu dosya ile birlikte davalı şirket yetkilisinin yanına geldiğini ancak davalı şirket yetkilisinin daha önce mutabık kalınan —- değil, —- sonrasına çek tarihini değiştirmek istediğini beyan ettiğini, müvekkili şirket finans çalışanının bu hususu şirket yetkilisine sorması gerektiğini beyan ederek, davalı şirket yetkilisinin yanından müvekkili şirket yetkilisini arayarak durumu telefonda anlattığını, müvekkili şirket yetkilisinin bu talebi kabul etmemesi üzerine, davalı şirket yetkilisinin çeki alarak üzerinde tarih değişikliği yapıp imzalar gibi yaptığını ancak aniden çeki yırttığını, imha ettiğini, senedi de imha ettiğini, imha ettiği çeki ve senedi cebine koyduğunu, senet fotokopisi bulunan föyü müvekkili finans çalışanı —–elinden gasp ederek, artık benim size hiçbir borcum yok diyerek şirket merkezinden hızla ayrıldığını, davalı şirket yetkilisinin işbu suç teşkil eden eylemi nedeniyle hakkında—– soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunmuş olduklarını, soruşturmanın halen devam ettiğini, davalı şirket yetkilisinin yaptığı eylemin suç olduğunu bildiği için kendisine bir gerekçe, savunma argümanı yaratmak üzere olaydan hemen sonra —- tarihli ihtarname ile, taraflar arasında düzenlenen —- sözleşme sona erdikten sonra yapılan ek protokolle sözleşme süresinin uzatıldığını, ek protokol devam ederken işletilmekte olan ———- satışa kapatıldığı, uzayan sözleşme hükümlerine aykırı olan bu davranışın ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren üç gün içerisinde giderilerek ekranların tekrar sözleşme hükümlerine göre satışa açılması, aksi halde doğacak zarar ziyandan sorumlu olacaklarının kendilerine ihtar edildiğini, davalının işbu haksız ve kötüniyetli ihtarına ——-yevmiye nolu ihtarı ile cevap verilerek, göndermiş oldukları ihtarnamedeki haksız, mesnetsiz ve müvekkili şirket yönünden hiçbir anlam ifade etmeyen iddia ve taleplerini reddettikleri, suç teşkil eden eylem itibariyle tüm ilişkinin sona erdiği, müvekkili şirketin —– alacağının ve işbu alacağa temerrüde düştükleri ——— faizinin ve asıl alacağa ihtarnamenin düzenlendiği tarihten fiili ödeme tarihine kadar işleyecek ticari avans faizinin derhal müvekkili şirket hesabına ödenmesi, aksi takdirde müvekkili şirketin yasal yollara başvuracağının ihtar edildiğini, ihtarname davalı tarafa tebliğ edilmesine rağmen alacaklarının ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine ——–dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının aleyhinde başlatılan takibe itiraz ettiğini, yapılan takibin durduğunu, taraflarınca dava şartı olan arabuluculuk sürecinin başlatıldığını ancak bu sürecin olumsuz sonuçlandığını, işbu nedenlerle Mahkemenizde görülmekte olan bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, davalının borca, faize ve faiz oranına itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu, alacaklarının likit olduğunu belirterek, davalı şirket adına kayıtlı taşınmazların ve araçlarının 3. kişilere devrinin önlenmesine yönelik ihtiyat-i tedbir kararı verilmesine ve tedbir kararının infazı için, taşınmazlar yönünden ilgili tapu müdürlüklerine müzekkere yazılmasına, araçlar için —- üzerinden tedbir konulmasına, davalının muvazaalı borç yaratarak maliki olduğu taşınmazları, taşınırları ve araçları cebri icra yoluyla 3. kişilere sattırma, 3. kişilerdeki hak ve alacaklarını kaçırma ihtimali bulunduğundan davalı adına kayıtlı taşınmazlarının, taşınırların, araçların ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine ve ihtiyat-i haciz kararının infazı için —–talimat yazılmasına, yapılacak yargılama sonucunda da davalı/borçlunun——– dosyası ile hakkında yapmış oldukları takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötüniyetli alacakları likid olduğundan takip miltarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Mahkememizce davacının ihtiyati haciz talebi kabul edilmiş bunun üzerine davalı-borçlu itiraz dilekçesinde özetle; davacı ile davalı müvekkili arasında —–tarih aralığında geçerli olmak üzere bir otel kontenjan sözleşmesi imzalandığını, imzalanan sözleşme gereği davacı tarafın müvekkiline muhtelif tarihli ——— ödeme yaptığını, bunun karşılığında müvekkili tarafından davacı şirkete teminat olarak aynı tutarda bir teminat senedi verildiğini, sözleşme sona erdiğinde davacı şirketin ——- yaptırdığı ve — alacaklı bulunduğunun tespit edildiğini, davacı şirket yetkilileri ile yapılan görüşmeler neticesinde — yine —- sözleşme hükümlerine göre ödenmesi, kalan — ise çek verilmesinin kararlaştırıldığını, müveklili şirketin davacı tarafa —–vadeli senedin iade alındığını, bu arada davacı şirketin misafirlerinin müvekkili şirkete ait —–devam ettiğini, bu arada — — bedelinin ödendiği gibi — tarihli mutabakat mektubundan da anlaşılacağı üzere —- çek miktarından mahsubu ile davacı taraf alacağının — düştüğü konusunda mutabık kalındığını, tarafların mutabık kalmaları üzerine —- başlangıç tarihli otel kontenjan sözleşmesine ek olarak bir protokol düzenlendiğini, yeni
——- fiyatlarının tespit edildiğini, böylece mutabık kalınan ——– yeni konaklama
ile tahsilinin kararlaştırıldığını, ve — çekin müvekkili şirkete iade edildiğini,
davacı tarafın ek protokolden bahsetmediğini, sözleşme ek protokolle devam ettiğinden vadesi
gelmiş bir alacaktan söz edilemeyeceğini belirterek, davacı delilleri arasında sunulmayan
—- tarihli ek protokol de dikkate alınmak suretiyle ihtiyati haciz kararına yaptıkları itirazın
kabul edilerek —- tarihinde verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini
talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; —– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasında düzenlenen —- tarihli otel kontenjan sözleşmesine ek protokol yapılıp yapılmadığı, bahse konu kontenjan sözleşmesinden dolayı davacının davalından alacağının bulunup bulunmadığı, takibe itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasında—— tarihli —– bulunduğu, — tarihi itibariyle davacının davalıdan — alacak bakiyesinin bulunduğu noktalarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
—-takip dosyası içeriğine göre; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —- tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, borçluya ödeme emrinin —tebliğ edildiği, —- havale tarihli itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —- tarihli rapora göre;
1) Davacının incelenen — yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, yevmiye ve envanter defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, defterikebirlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmadığı,
2) Davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden davalının ticari defterlerinin incelenemediği, davacının ticari defter kayıtları ile davalının ticari defter kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davalının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılıp yaptırılmadığı, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp — doğrulamadığı, — davalının — ticari defterlerindeki kayıtların davacının ticari defter kayıtlarına aykırı olup olmadığı ile ilgili bir tespit yapılamadığı,
Davalının ticari defterleri hakkında—– tatbik edilip edilmeyeceği ile ilgili hukuki değerlendirmenin Mahkemenizin takdirinde olduğu,
3) Raporun —-sayfasında yer alan “5) — başlıklı bölümde açıklandığı üzere; davacının —- yıllarına ait defteri kebirleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmadığı için, davacı ile davalı arasındaki borç alacak durumunun, dolayısıyla dava konusu alacağın dayanağı olan ödemelerden dolayı davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne kadar olduğunun ticari defterlerden kesin olarak tespit edilmesinin mümkün olmadığı,
4) Ticari defterler üzerinde yapılan inceleme sırasında davacı tarafından davalı tarafın hesap hareketlerini gösteren ——- tarihleri arası cari hesap ekstresi ibraz edildiği, cari hesap ekstresinin rapor ekinde sunulduğu, söz konusu cari hesap ekstresinde yer alan kayıtların tek tek ticari defter kayıtları ile tarafımca karşılaştırıldığı, devir işlemlerine ilişkin açılış ve kapanış kayıtları hariç —- diğer tüm kayıtların ticari defterlerde ver aldığı, söz konusu cari hesap ekstresinin dökümünün raporun ——başlıklı bölümde yer aldığı,
5) Davacı tarafından sunulan cari hesap ekstresinde, davacının davalıdan icra takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olarak gözüktüğü, cari hesap ekstresinde yer alan devir işlemlerine ilişkin açılış ve kapanış kayıtları ticari defterlerde yer almadığı için —– cari hesap bakiyesinin doğruluğunu ticari defterlerden tespit etmenin mümkün olmadığı,
6) Davacı tarafın —- takip tutarı üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini istediği, harca esas dava değerini ——olarak gösterdiği,
7) Mahkemenizce davacının davalıdan alacaklı olduğuna ve davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilir ise; davacının —asıl alacağına takip öncesi için talep edebileceği işlemiş faiz tutarının ——– olduğu,
Ancak davacı taraf davalı taraf aleyhine başlatmış olduğu icra takibinde işlemiş faiz olarak —— talep ettiğinden taleple bağlılık ilkesinin göz önünde bulundurulmasının gerekeceği,
8) Mahkemenizce davacının davalıdan alacaklı olduğuna ve davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilir ise; davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık ——- kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faiz oranına göre belirlenen, ticari işlerde istenebilecek değişen faiz oranları üzerinden ticari temerrüt faizi uygulanabileceği,” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı, davalıya hizmet verdiğini, bu nedenle alacağının bulunduğunu belirtmekte olup, icra takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamakla yükümlüdür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Bu kurallar birlikte değerlendirildiğinde ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında sözleşmeye dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın taraflar arasında düzenlenen —– tarihli otel kontenjan sözleşmesine ek protokol yapılıp yapılmadığı, bahse konu —— dolayı davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, takibe itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplandığı, taraflar arasında — tarihli otel kontenjan sözleşmesinin bulunduğu, —- mektuplarına göre davacının davalıdan — alacak bakiyesinin bulunduğu noktalarında uyuşmazlık bulunmadığı, davalı tarafça davacı ile ——- tarihli protokol düzenlendiğinin, bu nedenle de sözleşmenin devam ettiğinden işlemiş faiz alacağının bulunmadığının ileri sürüldüğü, ancak davacı tarafça inkar edildiği, bu doğrultuda ibraz edilen bahse konu ek protokol altında bulunan imzanın davacı yetkilisine ait olup olmadığı hususunda isticvap işleminin yapıldığı, davacı yetkilisinin imzayı ve ek protokolü kabul etmediği, bu haliyle davalı temerrüdünün meydana geldiği, aradaki sözleşmenin ——temerrüde düştüğü, taraflar arasında düzenlenen sözleşmede faiz oranı belirtilmediğinden taraflar tacir olduğundan —- olarak hesaplandığı ancak talebin daha az miktarda olması nedeniyle taleple bağlı kalınarak davacının ticari defterlerinde davalıdan takip tarihi itibariyle ——-işlemiş faiz alacaklı olduğunun sabit olduğu, alacağın ise likit olduğu yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a-) Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; —- sayılı icra dosyasına davalının —işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
b-Kabul edilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Alınması gerekli karar harcı ——– bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan —–peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan— yargılama giderinden kabul ve red oranına göre—— davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan—–davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan —– davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
19/10/2021