Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/427 E. 2021/167 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/427 Esas
KARAR NO : 2021/167

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin “——- ile faaliyet gösterdiğini, davalı …— tarihinden 21/03/2019 tarihine kadar davacı şirkette —- olarak çalıştığını, davalının davacı şirket ile akdettiği iş sözleşmesinin 9. maddesi gereği rekabet yasağın aykırı davranması halinde cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalının davacı şirketin ticari sırları hakkında bilgi sahibi olduğunu, davalının davacı firma ile aynı alanda faaliyet gösteren dava dışı firmada benzer —- çalışmaya başlayarak rekabet yasağını ihlal ettiğini, bu nedenle davalının son bir yılda elde ettiği brüt ücretin cezai şart olarak tahsilinin gerektiğini belirtmiş, dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında 101.646,24 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; esas incelemeye geçilmeksizin görevsizlik kararı tesis edilmesi gerektiğini, davalının davacı şirket ile akdetmiş olduğu iş sözleşmesi kapsamında aylık —- sorumlusu olarak adlandırılan unvanla çalışmaya başladığını ve iş sözleşmesinin mart 2019 tarihinde sona erdiğini, davada dayanak olarak ileri sürülen sözleşme hükmünün geçersiz olduğunu, davalının işverenin müşteri sırları, üretim sırları ya da yapılan işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlamayan işlerde çalıştığını, davacının ispat külfetini yerine getiremediğini belirtmiş, cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5/1-a maddesine göre: ” 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına iş mahkemelerinde bakılır. Davalı işçinin iş akdinin sona erdiği tarihte yürürlükte olan 7036 sayılı yasa 6102 sayılı TTK’ dan sonra yürürlüğe girmiş ve TTK’nın 4/1-c maddesindeki düzenlemeyi değiştirmiştir.
Rekabet etmeme borcu işçinin öteki borçları gibi her iş sözleşmesi için söz konusu olan borçlardan değildir. İş sözleşmesinin devamı süresince işçinin işverenle rekabet etmemesi sadakat borcu içinde yer alan bir yükümlülüktür. Buna karşılık, taraflar iş ilişkisi devam ederken sözleşmenin bitiminden sonra işçinin rekabet etmeyeceğine ilişkin bir hükmün iş sözleşmesine konulmasını veya bu konuda ayrı bir sözleşme (rekabet yasağı sözleşmesi) yapılmasını kararlaştırabilirler. İş sözleşmesi sona erdikten sonra işçinin işverenle rekabet etmeme borcu ancak böyle bir yükümlülük sözleşmesi ile kararlaştırıldığı takdirde söz konusu olmaktadır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesi hükmü uyarınca İş Kanunu’na göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanunu’na dayalı her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözümünde İş Mahkemesi görevlidir. İş mahkemeleri, ticaret mahkemelerine göre daha özel yetkili mahkemeler olduğundan, işbu davanın da, özel yetkili mahkemede görülmesi gerektiğinden, uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemesinin görevli olduğuna dair görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan işbu davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu İş Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-Yargılama giderlerinin, HMK’nun 331-(2) md uyarınca yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde bu mahkemece karara bağlanmasına; görevli mahkemede davaya devam edilmez ise talep halinde dosya üzerinden mahkememizce karara bağlanmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.