Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/396 E. 2022/308 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/396 Esas
KARAR NO : 2022/308

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/09/2020
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,—-, dayanıklı tüketim malları sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin, —– satışını yapmakta olduğu — bulundurduğu —-adresinde bulunan deposunu ve deposunda bulundurduğu tüm mallarını davalı — — aracılığı ile —sigortalattığını, — poliçesinin kapsamı ve teminat sorumluluklarının —- dava konusu— ve işyerinde bulunan — ile tüm taşınır — kadar sigorta teminatı ile teminat altına alındığını, — çalışma saatleri dışında müvekkilinin sigortalı işyerinde hırsızlık vakası meydana geldiğini, sabah saatlerinde işyerine gelen —-kırıldığını ve kapının açık olduğunu tespit etmesi üzerine hırsızlık olayının gerçekleştiği ve depodan mal çalındığı anlaşılmakla durumun derhal emniyet birimlerine bildirildiğini, dava konusu hırsızlık vakasında müvekkilinin deposunda—-çalındığının tespit edildiğini, müvekkilinin dava konusu deposunda/işyerinde çalınan —– –edildiğini, davalı —-haksız ve kötü niyetle poliçedeki yükümlülüklerinden kaçınmakta, müvekkilinin zararlarını tazmin etmediğini, davalı —müvekkilinin başvurusu üzerine göndermiş olduğu cevabi yazısında özetle; “Sigorta poliçesinde sigortalanan adres ile ———-adresin aynı olmadığı, —— —-gerçekleştiği —- bildirildiği, söz konusu — yapılan keşif incelemesinde–uğranılan zararların poliçe kapsamında karşılanmayacağı, ayrıca poliçede belirtilen hırsızlık teminatının şartı olan–şartının gerçekleşmediği nedeniyle de zararın karşılanmayacağını” belirttiğini, müvekkili şirket dava konusu yeri sigortalamak için davalı şirketin acentasına başvururken —fişlerini, dava konusu işyerine—— dava konusu işyerinin, poliçenin düzenleneceği tarihte çekilmiş —- bildirdiğini, davalı sigorta şirketinin; poliçenin —yönündeki iddiaları da gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirket tarafından davalı sigortaya yapılan başvuruya olumsuz cevap veren — cevabi yazısında sigortalanan–önlemlerinden birinin bulundurulmasına dair şartın yerine getirilmediğini iddia etmiş ise de bu iddianın maddi gerçekle uyuşmadığını belirterek davanın kabulüne, müvekkilinin dava konusu hırsızlık vakası neticesinde uğradığı zararların fazlaya dair talep, dava ve ıslah hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik — sigorta ile ——– tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile lehlerine hükmedilecek ücret-i vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın her ne kadar hasarının tazminine ilişkin olarak iş bu davayı ikame etmiş ise de söz konusu talebinin haksız olduğunu, şöyle ki ; davacı tarafından yapılan —— raporu düzenlendiğini, söz konusu rapor ve şirket nezdinde yapılan inceleme sonucunda ——– adreslerin farklı olduğunun tespit edildiğini, — adresi ile hasarın meydana geldiği adres birbirinden farklı olduğunu, bu durumda —-adreste hırsızlık hadisesi gerçekleşmediğinden müvekkilinin sorumluluğu bulunmamadığını, tazminat hesaplaması yapılacak ise hırsızlık sigortası genel şartlarının uygulanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı her ne kadar olay tarihinden itibaren yasal faiz talep etmek de ise de müvekkili şirketin sorumluluğu gerekli belgeler ile başvuru tarihinden itibaren 8 iş gün sonunda başlamakta olup olay tarihinden itibüren faiz talebinin hatalı olduğunu ileri sürerek —kapsamında müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, haksız talebin reddi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile;—- kaynaklı tazminat talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının —-gelen hırsızlık olayı nedeniyle davalı tarafın sigortalı olarak — sigorta poliçesi kapsamında sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespitine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
— tarihli bilirkişi heyet raporu içeriğine — — adına düzenlenmiş —— poliçe nolu ——
yürürlükte olduğu, kök raporda işyerinde yapılan keşif sonucu “Olay yerinin belirtilen adreste—- olduğu, —deponun iki—- bulunduğu,——- olduğu, —- girişine göre sol tarafta bulunan—açık durumda bulunduğu, sağ tarafta bulunan kapının ise tam açık konumunda bulunduğu gözlemlendi.——– görüntüleyen — bulunduğu görüldü.” şeklinde olup, yapılan tespit doğrultusunda
23.01.2020 tarihinde meydana gelen hasarın poliçe teminatı kapsamında olduğu, bu nedenle davacının kök raporda tespit edilen —-hasar bedelini — başlıklı 3. Maddesinde belirtildiği üzere, “— satış yerleri ve — hırsızlık hasarlarında hasar bedelinin %25 oranında tenzili muafiyet uygulanacağı belirtildiğinden davacının — TL olarak temerrüd tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan talep edebileceği bildirilmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile taleplerini 183.246,00 TL ye artırdıklarını beyan ederek eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriklerine göre; davalı —–poliçe nolu —adresindeki işyerinin — adresi olarak yazılı olduğu, davacının hırsızlık olayının gerçekleştiği— ——— olarak geçtiği, poliçede— adresi —— adresin farklı olması, ayrıca sigorta özel şartlarından — önlemlerden en az birisinin alınmış olması gerektiği itirazlarının bulunduğu, poliçede yazılı adreste—-adında farklı bir işletmenin bulunduğu yönündeki iddia üzerine yazılan müzekkere cevabında ilgili firmanın taraf olduğu, poliçede yazılı adres için davaya konu alacak dayanağı hırsızlığın gerçekleştiği tarihte geçerli kira sözleşmelerinin bulunduğu, sigorta şirketinin/—adresi doğru tespit edip poliçeyi buna göre düzenleme yükümlülüğünün bulunduğu kanaatiyle ilgili poliçenin— için geçerli olduğu,— ekipleri tarafından hırsızlık olayının ardından yapılan olay yeri inceleme raporu formunda; olay yerinin belirtilen adreste bulunan — araç girişi olan deponun iki farklı girişi bulunduğu, depo giriş kapılarının demir nitelikle —- olduğu, depo alanı araç girişine—-kapının açık durumda bulunduğu, sağ tarafta bulunan kapının ise tam açık konumunda bulunduğu, her iki demir kapı üzerinde— araç — bulunduğu tespitlerine yer verildiği, yapılan — meydana gelen hasarın poliçe teminatı kapsamında olduğu anlaşılmakla davalının aksi yöndeki itirazları kabul görmemiş, ayrıca poliçede hırsızlık başlıklı 3. Maddede “—satış yerleri ve internet kafelerinin hırsızlık hasarlarında hasar bedelinin %25 oranında —
uygulanacağı” düzenlemesinin yer aldığı ancak davacının işyerinin hem poliçede hem de —tutulan tutanaklarda depo olarak belirleme ve tespit edildiğinden bu muafiyet kapsamına girmeyeceği anlaşılmakla haklı olan davanın kabullüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; — TTK 1427/2. Madde uyarınca — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 12.517,53 TL’den peşin olarak yatırılan 1.707,75 TL ve ıslah olarak yatırılan 1.436,00 TL olmak üzere toplam 3.143,75 TL’nin mahsubu ile 9.373,78 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 3.143,75 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 67,80 TL ilk dava masrafı, 72,40 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.840,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan – uyarınca hesaplanan 21.277,22 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan — 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına kaşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.