Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/374 E. 2023/390 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/374 Esas
KARAR NO : 2023/390

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin—– akaryakıt taşıma işini yaptığı dönemde; 23.06.2007 tarihinde müvekkili şirketin taşeronu olan —- sürücüsü—- sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı aracın —– karayolu üzerinde bir terörist tarafından durdurulup tenha bir yere götürüldüğünü—– ve diğer sürücü —–etkisiz hale getirilerek araca bomba düzeneği yerleştirildikten sonra —– yaya olarak —- yönüne, sürücü —- ise tekrar—–yönüne hareket etmeye mecbur bırakıldığını 30 dakika sonra —- Jandarma Karakoluna yaklaşıp kontrol noktasında durmaya çalıştığı sırada başka teröristler uzaktan kumanda ile araçtaki bomba düzeneğini patlatarak araçla birlikte sürücü —–yanarak vefatına sebebiyet verildiğini olayın PKK terör örgütünün yaptığı bir terör eylemi olduğunun adli soruşturma ile ortaya çıktığını——mirasçılarının, müvekkil şirkete karşı maddi ve manevi tazminat davası ikame ettiğini dava neticesinde müvekkilinin mirasçılara 64.159,56 TL. ödeme yaptığını beyan ederek 64.159,56 TL’nin ödeme tarihi olan 26.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı—— tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
——vekili tarafından poliçe ve hasar dosyası dosyamıza sunulmuştur. İncelemesinde; poliçe başlangıç tarihinin 17/01/2007 bitiş tarihinin 17/01/2008 olduğu tazminat ödemesine ilişkin şirkete başvuruda bulunulduğu şirket tarafından bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.—– İcra Dairesinin—– Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; dava dışı üçüncü kişilerin davacı şirkete karşı ilamlı takip başlattığı takip neticesinde davacının alacaklılara 26/06/2018 tarihinde 64.159,56 TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
—-İş Mahkemesinin —– Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; —– mirasçılarının 23/06/2007 tarihinde meydana gelen olaya ilişkin tazminat davası açıldığı mahkemece dosyamız davacısı aleyhine tazminata hükmedildiği kararın kesinleştiği anlaşıldı.
—-. İş Mahkemesinin —-Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; —- mirasçılarının 23/06/2007 tarihinde meydana gelen olaya ilişkin ek tazminat davası açıldığı mahkemece dosyamız davacısı aleyhine tazminata hükmedildiği kararın kesinleştiği anlaşıldı.
İlgili Emniyet Müdürlüğünden araç tescil bilgileri istenilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Dosya sigorta alanında uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; sigorta şirketinin poliçe de terör tazminatı ödemeyi taahhüt ettiğini ve teminat sınırları içerisinde sorumlu olduğunu bu kapsamda 64.159,56 TL tazminatı ödemekle yükümlü olduğunu beyan etmiştir.

Uyuşmazlık; 23/06/2007 tarihinde meydana gelen terör hadisesi neticesinde meydana gelen patlamada davacı şirketin yapmış olduğu tazminat ödemelerinin davalı sigortaya rücu isteminin haklı olup olmadığı noktalarında toplanmıştır şeklinde tespit edildi.
Dava rücuen tazminat davasıdır.Tüm dosya kapsamı ve yasal deliller birlikte değerlendirildiğinde 23/06/2007 tarihinde meydana gelen olayın terör olayı olduğu, meydana gelen terör saldırısı nedeniyle davacı işçisi —– vefat ettiği davacının Yargıtay tarafından onanmış mahkeme kararı kapsamında müteveffa mirasçılarına tazminat ödemesi yaptığı sabittir. Burada tartışılması gereken husus meydana gelen zararın kasko poliçesi kapsamında olup olmadığı noktasındadır. Davalı taraf zararın teminat dışı hallerden olduğunu iddia etmiş ise poliçenin 5/e maddesi ile terör eylemlerinden doğan zararlar teminat altına alınmış olup meydana gelen olay 6/g belirtilen istisnai hallere girmemektedir. Bu kapsamda davalının zarardan sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ ile; 64.159,56 TL tazminatın ödeme tarihi olan 26.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 4.382,74 TL karar ve ilam harcından 1.095,69 TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 3.287,05 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.265,53 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı ve 1.095,69 TL peşin harcı toplamı:1.150,09 TL ile aşağıda dökümü yazılı 912,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu—– (Sicil no:—–) Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.