Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/342 E. 2021/1102 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/342 Esas
KARAR NO : 2021/1102
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/08/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının müvekkil şirket tarafından işletilen —- plakalı araçlarla — ihlalli geçiş yaptığını ve müvekkili şirkete —- tutarında borçlandığını, davalının borca ve fer’ilerine itirazının haksız olup bu nedenle itirazın iptali talebi gereğinin hâsıl olduğunu,—- tarihi yarımadadaki —- tarafından gerçekleştirilecek ve proje, süre sonunda —– devredileceğini, —— olan —- kullanılabildiğini,——— kullanılabildiğini, —- nakit ödeme yapma imkânını sağlayan bir gişe bulunmadığını, tünelde nakit ödeme yapılmasına izin verilmemesinin nedeninin, —araç akışının hızlı bir şekilde sağlanması amacıyla —– kurulmuş olması olduğunu, bu hususa ilişkin detaylı açıklamalarının aşağıda —numaralı başlıkta yer aldığını, tünelin ücret toplama sistemi tünelden geçen her aracın plakasının önden ve arkadan fotoğrafını çekmekte ve aracın plakası ile —– etiketini okuduğunu, araç geçiş yaptıktan sonra, aracın plakası sistem tarafından kesin olarak okunabilmiş ise, banka alt yapısıyla entegre çalışan ücret sorgulama sistemi yaklaşık beş dakika sonra araç sahibinin ——- hesabından geçiş ücretine yetecek bakiye olup olmadığını sorgulamakta ve varsa geçiş ücretini hesaptan tahsil edildiğini, müvekkili şirketin kanuni yükümlülüğü üstteki iki adımın tamamlanması ile birlikte sonlandığını, müvekkili şirket tamamen iyiniyetle ve hiçbir yasal ve hukuki yükümlülüğü olmamasına rağmen; ihlalli geçiş yapıldığında aşağıda —– başlığı altında —— numaralı paragrafta açıklanacağı üzere geçişi müteakip etiketi kullanıcılara satan/temin eden kurumlar nezdindeki —- bilgi istemeye devam ettiğini, bu bağlamda; —– dikkatinize sunmuş olduğumuz delillerden açıkça anlaşıldığı üzere; davalının, kendisine ait olan —– plakalı araçlarla takip tarihi itibariyle müvekkil şirketin ——– ihlalli geçişler sonrasında her ne kadar —- ücret toplama sistemi, yukarıda plakaları yazan araçların plakalarının bağlı bulunduğu hesaptan —— istemiş olmasına rağmen, provizyon istemleri ödeme talimatı bulunmaması ve —— banka tarafından reddedilmiş ve tahsilât yapılamadığını, borcun dayandığı mevzuat hükümleri ise bir alt başlıkta izah edileceğini, davalı işbu dava konusu icra takibi ile kendisinden istenen geçişlerin yanı sıra ayrıca başkaca geçişler de yapmış olup bu geçişler ile ilgili her türlü hakkımızı saklı tuttuğunu belirtmiş, davalı tarafından icra takibine haksız yere itiraz edilerek takibin durduğunu, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine, davalıya ihlalli geçiş ihtarnameleri tebliğ edildiğini ancak yine de davalı tarafından bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine, davalı aleyhine ——- icra takibi başlatıldığını, takibin başlatılmasını müteakip——- davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalı tarafından ——tarihli dilekçe ile icra takibine, asıl alacağa, cezaya ve tüm fer’ilerine itiraz edildiğini, davalının borca itirazı neticesinde takibin durduğunu, ancak bu itiraz hukuki temelden yoksun olduğundan, söz konusu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davalının yetki itirazında bulunmasının haksız olduğunu, davalı, borca itiraz dilekçesinde —– yetkili olduğunu iddia ederek yetki itirazında bulunduğunu, ancak, ——, alacaklının ikametgahıdır. Bu durumda alacaklı, para borcunun ödenmesi için —–kendi ikametgahında dava açılabilir.” ifadeleri kullanılarak para borçları ile ilgili takiplerde alacaklının yerleşim yerinin de yetkili olduğu belirtilmiştir.—— de bu durum sabitt olduğunu, bu maddeye göre para borçları alacaklının yerleşim yerinde ödeneceğini, nitekim ——- kararında da bu hususa değinildiğini, ”Borçlu tarafça, para borcunun ifa yeri olarak bir baska belge de sunulmadıgına göre,—— maddesi uyarınca, alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.” sonuç olarak, Müvekkil —– ilçesinde olduğundan dolayı—- yetkili olduğu için —– yetki itirazının reddi gerektiğini, uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ancak uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle işbu davayı açma zorunluluğu hâsıl olduğunu, ——— konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirildiğini, bu bağlamda müvekkil şirket tarafından zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ancak uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle işbu davayı açma gereği hâsıl olduğunu, davalının müvekkil şirkete olan borcu kanundan kaynaklandığını, müvekkil şirketin işlettiği otoyoldan ihlalli olarak geçen davalının borca itirazının haksız olduğunu, davalı tarafından müvekkil şirkete borçlanılan meblâğ —–gereği zorunlu olarak verilmiş bir cezadan kaynaklandığını, açıklamalarına ilişkin olarak;——– işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edildiğini,—— ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” Görüldüğü üzere;—— emredici bir hüküm olup uygulaması için bir ön bildirim veya ihtara gerek bulunmadığını, ayrıca, yasal zorunluluk gereği tünelden —-sistemlerini kullanarak geçen araç sahiplerinin/işletenlerinin sistemlerinde yeterli bakiyeyi bulundurmaları, —-etiketlerinin kara listeye alınmalarını engellemeleri ve —– hesaplarına araç plakalarını tanımlatmaları gerektiğini, davalının——kara listede olduğu ve hesabında ödeme talimatı olmaması nedeniyle ödeme yapılmamasından müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, cezaların dört kat üzerinden tahsil edileceği Kanun düzenlemesidir ve bu cezanın üzerinde müvekkil şirketin herhangi bir takdir yetkisi mevcut olmadığını,—— tarihli kararı da bu hususu vurgulandığını, ilgili kararda —– miktarının yasayla konulmuş olması karşısında ne davacının ne de mahkemelerin, bu miktarın hakkaniyetli olup olmadığını ve sebepsiz zenginleşmeye yol açıp açmayacağını takdir etme hakkı bulunmamaktadır…” ifadelerine yer verilerek davalının istinaf başvurusunun reddine karar verildiğini,—– ihlalli geçişlerin yapıldığı esnada—— yapılan değişiklikle on katlık ceza dört kata indirilmiş ve bu kanun uyarınca —– tarihinden önce tahakkuk edip ancak tahsil edilmeyen on kat tutarındaki cezalar dört kat üzerinden tahsil edilmeye başlandığını, yukarıda atıf yapılan kanun hükmüne bakıldığında ihlalli geçiş cezasının herhangi bir bildirim veya uyarı şartına bağlanmadığının, ayrıca para borcunun götürülecek borç olması da bu hususun doğruluğunu ortaya koyulduğunu, davalı ile müvekkili şirket arasındaki hukukî ilişki, davalının müvekkil şirket tarafından işletilen tünelden geçmesi ve geçiş ücretini eksiksiz ödemesinden ibaret olduğunu, bu süreçten öncesi veya sonrasında tarafların birbirlerine karşı yükümlendiği/yükümleneceği herhangi bir borç bulunmadığını, bu noktada önemle belirtmek gerekir ki; geçiş ücretini ödemeyen davalının üstlendiği para borcu, —— olduğunu, buradan hareketle, borçlu sıfatını haiz olan davalının borcunu alacaklı olan müvekkil şirkete götürüp ödeme borcundan kurtulmak için çaba sarf etmesi gereken taraf olduğunu, müvekkil şirketin ihlalli geçiş yapan araç sahiplerine/işletenlerine geçiş ücretini ödemediklerinin bildirimine dair herhangi bir kanuni yükümlülüğü bulunmadığını, edimini yerine getirip getirmediğini bilmesi gereken tarafın ise davalının olduğu izahtan vareste olduğunu, —— serbest geçiş sistemi bulunması da ihlalli geçiş esnasında müvekkili şirketin bildirimde bulunma zorunluğunun bulunmadığını gösterdiğini, bir üst başlıktaki iddialarımızın doğruluğu —— uyarınca da ortada olduğunu, bu sistemin genel mantığı; geçiş esnasında değil; sonrasında sorgu ve tahsilât yaparak hızlı araç akışının sağlanması gerektiğini, bakiyesi yetersiz hiçbir aracın geçiş yapamaması durumunda hızlı araç akışı sağlanamayacağını, tünel girişinde kuyruklar yaşanacak ve tünelin açılışıyla önlenmek istenen trafik yoğunluğu burada da yaşanacağını, nitekim bu sistem —— —– geçişlerde de bulunduğunu, netice olarak, hızlı araç akışının sağlanması için sistem gereği ihlalli geçiş sırasında bildirim yapılması mümkün olmadığını, —- kanunen ihlalli geçiş cezalarına ilişkin herhangi bir bildirim veya uyarı yükümlülüğü bulunmadığı işbu davamıza emsal nitelik taşıyan bir—— maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç maliklerinin sorumlu olduğu anlaşıldığı, —- kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorunda olduğunu, ——oranında ceza alınacağı ise —– olduğundan davalı tarafından bilinmesi gerektiği, Kanunu bilmemenin mazeret sayılamayacağı, bu nedenle tebligata gerek olmadığı” ifadesine yer verilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiğini, ——-kararından da açıkça anlaşılacağı üzere kanuni bir bildirim zorunluluğu bulunmayan —- bildirimde bulunmadığından ötürü herhangi bir kusur atfedilemeyeceği gibi geçiş ücreti ve cezalarından araç maliklerinin sorumlu olduğu karara bağlandığını, müvekkil —- önce yapmış oldukları ihlalli geçişlere ilişkin olarak; geçiş yaptıktan hemen sonra yapılan sorgulama sonucunda araç sahibinin—yeterli bakiye bulunmuyorsa, geçiş yapılan gün sonunda—- hesabındaki bakiyesini tekraren sorgulandığını, bu sorgulamada da yeterli bakiye çıkmaz ise, —– hesabında yeterli bakiyesi olup olmadığı sorgulanmakta ve bakiye bulunduğu anda ücret tahsil edildiğini, davalı’nın icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde —- yavaş geçiş yaptığını, müvekkil şirketin sisteminin arızalı olduğunu iddia etse de, bu iddialarının asılız olduğunu, davalı, müvekkil şirket tarafından eksiksiz ve kusursuz bir şekilde belli bir ücret karşılığında arz edilen —–geçiş hizmetinden bedeli ödemeksizin yararlanarak ihlalli geçiş yaptığını ve geçiş bedeli borcunu ödemek için yasada öngörülen —- günlük yasal süre içinde de hiçbir teşebbüste bulunmadığını esasen bizzat ikrar ettiğini, somut olayda davalının müvekkil şirketten aldığı hizmette herhangi bir ayıp olmadığını, davalının —- geçemediği, geçiş yaparken bir sorun ile karşılaştığı yönünde herhangi iddiası da bulunmadığını, —- şirket bakımından herhangi bir bildirim yükümlülüğü de düzenlenmemiş olduğunu, bu nedenle somut olayda ayıplı ifadan bahsetmek mümkün olmadığını, —- yeterli bakiyeyi bulundurarak geçiş bedelini ödemek, — listeye alınmasını/iptal edilmesini engellemek ve —- hesabına araçlarının plakalarını tanımlatmak bizzat araç sahibinin yükümlülüğünde olduğunu, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, huzurdaki davaya emsal nitelikte olan bir davada, davanın müvekkil şirket lehine reddine karar verildiğini, huzurdaki davaya ışık tutabilecek bir bilirkişi raporu da haklılığımızı ortaya çıkardığını, huzurdaki davaya emsal nitelikte olup ihlalli geçiş neticesinde tahakkuk edilen ceza bedelinin iptali talepli olarak açılan bir davada,—– davanın müvekkil şirket lehine reddine karar verdiğini, ret kararına gerekçe olarak:Geçiş ücretlerinin —– işleticisi olmadığı ve bu sistemde geçiş ücretinin hazır bulundurma görevinin tüketicide olduğu gösterildiğini, bu karara paralel olarak, huzurdaki davaya ışık tutabilecek nitelikte olup ihlalli geçiş neticesinde tahakkuk edilen ceza bedelinin iptali talepli olarak yapılan bir başvuruda—– kararında başvurunun müvekkil şirket lehine reddine karar vermiştir. ret kararına gerekçe olarak: dosyadaki mevcut fotoğraflardan başvuranın aracı ile müteaddit defalar otoyol geçişi yaptığının sabit olduğu ve bu sistemde geçiş ücretinin hazır bulundurma görevinin başvuranda olduğu gösterildiğini, —-Bunun yanı sıra,—- müvekkil şirket aleyhine ikame edilen—– raporunda;davalı tarafın —-hesabında yetersiz bakiye ile geçiş ücreti ödemeksizin ——- ihlalli geçişte bulunduğu müvekkil şirketin geçiş sırasında araç sürücüsünü uyarmak gibi kanundan kaynaklı bir görevi bulunmadığından söz konusu cezanın tünel kullanıcısı tarafından ödenmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat belirtildiğini,—-Son olarak, müvekkil şirket aleyhine —– dosyasıyla ikame edilen emsal bir dava dosyasına sunulan —- tairhli bilirkişi raporunda daha benzer tespitler yapılarak haklılığımız ortaya çıkarıldığını, —– atıf yapılan yerel mahkeme kararı, tüketici hakem heyeti kararları ve bilirkişi raporları da haklılığımızı açıkça ortaya koymakta olup anılan nedenlerle davamızın kabulünü talep ettiğini, davalı’nın basiretli bir tacir olarak geçiş esnasında ödeme yapıp yapmadığını düzenli olarak kontrol ve takip ediyor olması gereği de haklılığımızı ortaya çıkaran bir diğer husus olduğunu, —–Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir”. Buradan hareketle, bir tacirin ücrete tâbi olan tünel geçişi için—–kara listede, hesabında ödeme talimatı olup olmadığını kontrol etmesi beklendiğini, somut olayda, davalı’nın böyle bir kontrol veya denetim yapmadığı ortada olduğunu, —- ihlalli olarak geçmesinin basiretli tacir gibi hareket etme ilkesine aykırı olduğu açık olduğunu, her iki taraf tacir olduğundan alacağa işleyecek faiz ticari temerrüt faizidir. davalı’nın faize itirazı haksız olduğunu, ——maddesine uyarınca bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticarî işlerden olduğunu, —- davalıya ait araçların, yine bir ticaret şirketi olan müvekkil şirketin ticari amaçla işlettiği —- geçiş yaptığını, bu nedenle davalıya ait araçların para ödemeden yapmış olduğu bu geçişlerin ticari birer iş olarak nitelendirileceği, — günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı olduğunu, davalıya yöneltmiş olduğu işbu dava konusu icra takibinde de takip tarihinden itibaren işlemek üzere alacağın değişen oranlarda ticari faiziyle ödenmesi istendiğini, bu nedenlerle —–de takdir edeceği üzere; itirazın iptali ile birlikte takibin, takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda ticari temerrüt faizi ile devamına karar verilmesi gerektiğini, müvekkil şirket tarafından asıl alacağa işleyen faizden —- istenmesi hukuka uygun olduğunu, müvekkil şirket tarafından asıl alacağa işleyen faizden —– maddesinin c bendi uyarınca —— matrahına dahil olduğunu, Beyanlarımızı kanıtlar nitelikte olan—– kararı da bu hususu vurguladığını, İlgili kararda “Davalı vekili, —- icra takibinden dolayı borcu bulunmadığı gibi —- istenemeyeceğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiş olduğu,—–davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına” karar verildiğini, bu karara ek olarak —-sayılı kararında ise “Davacı vekili asıl dava ve birleştirilen davasında ödemiş olduğu terkin harcı ve giderleriyle ilgili faiz istemiş ve ayrıca da faizin—- olduğu, Ne var ki, bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün —- uyarınca düzeltilerek onanması gerekeceği” gerekçeleri ile, işlemiş faize —-emredici kanun hükmü olduğunu belirterek —- onandığını, müvekkil Şirketin, Davalının icra takibine yaptığı haksız itiraz sonucu kendisine işleyen faizden —– bedeli talep edebileceğini, Mahkememizden itirazın iptali ile birlikte, işleyen faizden istenen —-kabulünü talep ettiğini, alacak likit olduğu için davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedileceğini, Davalı’nın haksız ve kötüniyetli olarak borca ve takibe itiraz ettiği ve alacağın likit olduğu ortada olduğunu, —–Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ edildiği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminata mahkûm edilir” hükmünü haiz olduğunu, anılan sebeple, işbu davada davalının kötüniyetli olarak hareket ederek icra sürecinin uzamasına sebebiyet vermesi dolayısıyla davalı tarafın takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etme zorunluluğu hâsıl olduğunu bildirmiştir
SAVUNMA:Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunmamış olduğu görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, 2004 sayılı İİK m. 67 kapsamında yap işlet devret modeliyle işletilen ücretli otoyol ve köprü geçiş ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf teşkili sağlanmış, deliller toplanılmış,—- icra dosyası celp edilip incelenmesi sonucunda; davacı tarafından davalı aleyhine
— tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde— asıl alacak istendiği, takibin dayanağının geçiş listesi olduğu, ödeme emrinin davalıya —– tarihinde tebliğ edildiği, davalının — tarihinde yetkiye, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davasını açtığı dava dilekçesinde —- asıl alacağa yönelik itirazın iptalini talep etmiştir.
Dava konusu ücretli köprü ve otoyolun davacı tarafından işletildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. İhtilaf, davalıya ait aracın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı dava dilekçesinde belirtilen miktardan davalının sorumlu olup olmadığı ve geçiş ücreti ile para cezası miktarına ilişkindir.
Bahse konu takipte; yetkili icra dairesi, İİK’nın 50. maddesinin yollamasıyla HMK’nun 6. maddesi uyarınca davalının yerleşim yerinin bulunduğu— uyarınca davacının yerleşim yerinin bulunduğu —- sözleşme ilişkisi kurulduğu gözetilerek HMK 10. Maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin bulunduğu icra dairesidir. Sözleşmenin ifa yeri davacının hizmet aldığı—– bulunduğu yargı çevresidir. Davacı, seçimlik haklarından —-uyarınca kendi yerleşim yerinin bulunduğu —- yargı alanındaki — usulüne uygun takip başlattığından, davalının icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı yerinde değildir.
——– kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” düzenlemesi mevcut ise de, sonradan yürürlüğe giren,——– maddesi ile eklenen geçici 3.maddesi ile de bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında da bu kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranların uygulanacağının belirtilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı şirkete ait araçların davalının işletmekte olduğu otoyoldan ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçiş listesinde belirtilen geçiş ücretinin—- köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, tünele girişte — sisteminin kullanılmasının gerekli olduğu, otoyolu kullanan tarafın — yeterli tutmakla en azından geçişten itibaren — gün içinde bakiyesini yeterli hale getirmekle yükümlü olduğu, —- sistemi kullanmayan malikin zaten ödeme yapmadan geçiş yaptığının bilincinde olduğu ve bu halde de —- gün içinde geçiş bedelinin ödenmesi gerektiği, aksi halde — bakiyesinin yeterli olmaması ve en azından —- içinde bakiyenin yeterli hale getirilmemesi ile — olmayanların nakit ödeme yapmamaları halinde ceza bedelinin tahsil koşullarının oluşacağı, ceza bedelinin tahsili için ihlalli geçiş bildirimi düzenlenmesinin veya tebliğinin zorunlu olmadığı— hesabına tanımlı kredi kartı otomatik ödeme talimatı bulunsa dahi geçiş anında bakiyenin yetersiz olduğu hallerde —– hesabına yükleme yapılamamış olmasının davalı ile otomatik ödeme talimatı verilen banka arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiği, Kanun’un açık hükmü karşısında ihlalli geçiş nedeniyle oluşan alacağın davalı araç malikinden talep edilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın çözümü uzmanlık gerektirdiğinden dosya uzman bilirkişiye tevdi edilmiş—–tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bilindiği üzere,—— verilen veya devredilen erişme kontrolü uygulanan karayollarının ücretli ve erişme kontrollü olma niteliği sözleşmeleri süresince korunur” dendiğini, Yine bilindiği üzere, ——– devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayolarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye alt geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir, geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz” denildiğini,öncelikle dosya kapsamındaki verilerden—- araç ile ihlalli geçişlerin yapıldığı, söz konusu —— tarihleri arasındaki hesap hareketleri görülerek incelenmiş olup, —- herhangi bir geçişin bulunmadığı, —- geçişlerin bulunduğu belirlendiği, anılan bu ihlalsiz geçişlere ilişkin giriş -çıkış tarihleri ve saatleri ile ihlalli geçişlere —- ilişkin çıkış tarihleri ve saatleri karşılaştırılmış olup, söz konusu ihlalli geçişlerin hesap hareketleri arasında yer almadığı tespit edildiği, yapılan bu karşılaştırmaya göre — yapılan ihlalsiz ve ihlalli geçişlerin birbirlerinden farklı olduğu, başka bir anlatımla — ihlalli geçişin ücretlendirilen hesap hareketleri arasında bulunmadığı veya —- ihlalli geçişin bağımsız olduğu somut biçimde ortaya konulduğu, dosya münderecatında mevcut bulunan ve —- plakalı araca ait olan ihlalli geçişlere ilişkin bilgiler ve fotoğraflar tetkik edildiğinde; — tarihleri arasında yaptığı ihlalli geçiş sayısının –, cezalı ödenecek geçiş sayısının —ve cezalı ödenecek geçiş tutarının —-olduğunun, anılan bu — ihlalli geçişe ilişkin —-nedeninin ürünün kara listede bulunmamasından kaynaklandığının açıklandığı tespit edildiğini, anılan bu ihlalli geçişlere ilişkin otoyol ve istasyon numaraları, çıkış tarihi ve saatleri, gişe numarası vb.gibi ile geçiş görüntüsü açıkça belirlendiği,—–geçişlerin bulunduğunun belirlendiğini, anılan bu ihlalsiz geçişlere ilişkin giriş – çıkış tarihleri ve saatleri ile ihlalli geçişlere —- ilişkin çıkış tarihleri ve saatleri karşılaştırılmış olup, söz konusu ihlalli geçişlerin hesap hareketleri arasında yer almadığı tespit edildiğini, yapılan bu karşılaştırmaya göre —- yapılan ihlalsiz ve ihlalli geçişlerin birbirlerinden farklı olduğu, başka bir anlatımla — geçişin ücretlendirilen hesap hareketleri arasında bulunmadığı veya — ihlalli geçişin bağımsız olduğu somut biçimde ortaya konulduğu, mevcut bulunan ve —- plakalı araca ait olan ihlalli geçişlere ilişkin bilgiler ve fotoğraflar tetkik edildiğinde;—- tarihleri arasında yaptığı ihlalli geçiş sayısının —— ihlalli geçişe ilişkin —–nedenlerinin ürünün kara listede olmasından ve ödeme talimatının bulunmamasından kaynaklandığının açıklandığının tespit edildiğini, anılan bu ihlalli geçişlere ilişkin otoyol ve istasyon numaraları, çıkış tarihi ve saatleri, gişe numarası vb. gibi ile geçiş görüntüsü açıkça belirlendiğini,—- tarihleri arasındaki hesap harcketleri görülerek incelenmiş olup, gerek —– herhangi bir geçişin bulunmadığı belirlendiğini, farklı bir deyişle ihlalli geçişlerin —- hesap hareketleri arasında yer almadığı tespit edildiğini, yapılan bu karşılaştırmaya göre ——- yapılan ihlalsiz ve ihlalli geçişlerin birbirlerinden farklı olduğu, başka bir anlatımla — ihlalli geçişin ücretlendirilen hesap hareketleri arasında bulunmadığı veya — ihlalli geçişin bağımsız olduğu somut biçimde ortaya konulduğunu, dosyada mevcut bulunan ve — plakalı araca ait olan ihlalli geçişlere ilişkin bilgiler ve fotoğraflar tetkik edildiğinde; —-tarihleri arasında yaptığı ihlalli geçiş sayısının –, cezalı ödenecek geçiş sayısının — ve cezalı ödenecek geçiş tutarının—- olduğunun, anılan bu —- ihlalli geçişe ilişkin —- nedeninin ürünün kara listede bulunmamasından kaynaklandığının açıklandığı tespit edildiğini, anılan bu ihlalli geçişlere ilişkin otoyol ve istasyon numaraları, çıkış tarihi ve saatleri, gişe numarası vb. gibi geçiş görüntüsünün açıkça belirlendiğini, bilindiği üzere,—– Kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kantrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edildiğini, geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmadığını, bu bağlamda davacı — unvanlı müessesenin, davalı—unvanlı müesseseden—— plakalı araç için yapılan ihlali geçişlere ilişkin geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yapılan mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tularında cezayı genel hükümlere göre talep etmesinin yerinde olduğu, açıklanan tüm bu hususlar bütünlük içerisinde değerlendirildiğinde,—- kere ihlalli geçiş yapması karşılığında—- ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yerinde olduğu, davalı —— cezalı ödenecek geçiş tutarından veya asıl alacaktan sorumlu bulunduğu, söz konusu ihlalli geçişlere dair herhangi bir ödeme yapıldığına dair bir veriye rastlanmadığı, farklı bir deyişle ödemenin gerçekleştirilmediği, anılan bu cezalı ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yasa ve yönetmeliklere aykırı bir durum oluşturmadığı kanaatine varıldığını, —-bölümünde açıklanan nedenlerle; Davacı — müessesenin, davalı—– plakalı araç için yapılan ihlalli geçişlere ilişkin geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yapılan mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında —– talep etmesinin yerinde olduğu, —- davacı —müessesenin, davalı —- ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yerinde olduğu, davalı —— cezalı ödenecek geçiş tutarından veya asıl alacaktan sorumlu bulunduğu, söz konusu ihlalli geçişlere ilişkin herhangi bir ödeme yapıldığına dair bir veriye rastlanmadığı, farklı bir deyişle ödemenin gerçekleştirilmediği, anılan bu cezalı ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yasa ve yönetmeliklere aykırı bir durum oluşturmadığı, bu itibarla ——- dosyasında icra takibine yapılan itirazın yerinde bulunmadığı,bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili rapora karşı beyan dilekçesi sunmuş, davalı itirazda bulunmuş ise de yerinde görülmeyerek reddine karar verilmiştir.
Somut olayda; davalıya ait araçlar otoyol ve köprü geçişini kullandıktan sonra otomatik veya nakit ödeme yapmadan ihlalli geçişler yapmışlardır. İhlalli geçiş yapan aracın davalı şirket adına kayıtlı olduğu, geçiş anına ilişkin davacı tarafından fotoğrafların dosyaya sunulduğu anlaşılmakla davacı taraf itirazın iptalini talep etmekte haklı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut delliller, tarafların beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın işlettiği köprü ve otoyoldan davalıya ait, —- ihlalli geçiş yaptığı, sürücüye gerekli uyarıların yapıldığı buna rağmen süresi içinde geçiş ücretinin ödenmediği, bunun karşılığında —-cezalı ödenecek geçiş tutarının veya asıl alacağın yerinde olduğu, —– tutarında olan ceza miktarının — katına düşürüldüğü, bu tutar dikkate alınarak davalı hakkında takip işlemlerine başlanıldığı, davacının itirazın iptalini istemekte haklı olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne, icra takibinin —– geçiş ücreti ve cezalası bakımından devamına ve likit olan alacak üzerinden hesaplanan %20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Ayrıntısı gerekçeli kararda yazılacağı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile ; —– icra dosyasına davalının yaptığı itirazın iptaline; takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 886,73 TL’den peşin olarak alınan 156,78 TL harçtan mahsubu ile 729,95 TL harcın davalıda tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL ilk dava masrafı, 52,55 TL tebligat-müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 856,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,———— Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2021