Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/311 E. 2022/22 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/311 Esas
KARAR NO: 2022/22
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/08/2020
KARAR TARİHİ: 13/01/2022
—- tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; davalı — sevk ve idaresindeki—- plaka sayılı aracın çarpışması sonucu, müvekkilinin yaralanması nedeni ile müvekkilinin bu olaydan sonra çektiği sıkıntı ve yaşadığı üzüntüler için —manevi tazminatın davalı — alınarak haksız fiil tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, davacı müvekkilinin kaza tarihinden itibaren yoksun kaldığı ve zorunlu sağlık giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücü kaybı, aracın onarım giderleri, araç yoksunluk tazminatı ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile, şimdilik davacı müvekkil —- adına —maddi tazminatın — yönünden kaza tarihi olan — tarihinden, sigorta şirketi yönünden ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı —- davacı tarafın kötü niyetli olarak, meydana gelen kazanın boyutunu değiştirmeye çalıştığını, böylece haksız kazanç sağlamayı amaçladığını, haksız ve kötü niyetli olarak ikame edilen ve dosyaya süresinde delili sunulmayan tüm taleplerin reddinin gerektiğini, haksız ve kötü niyetli olarak ikame edilen iş bu davanın reddi ile mahkeme masrafları ve vekalet ücretlerinin karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili; huzurdaki davanın arabuluculuk kanun yoluna başvurulmamış olunması ve müvekkili şirkete huzurdaki dava açılmadan evvel yalnızca maddi hasar yönünden talepte bulunulmuş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle uğrandığı iddia edilen maddi ve manevi zararların tazminine ilişkindir.
Öncelikli olarak dava şartları yönünden inceleme yapılmıştır.
— günlü —– diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A-2 maddesi uyarınca, “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanundan doğan hukuk davaları ticari dava sayılmaktadır. Davanın konusunu oluşturan kazı nedeniyle hasarın oluşması bakımından tarafların tacir olması nedeniyle ticari nitelikteki davadır. TTK 5/A maddesi 1. fıkrasında arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiği, davanın arabulucuya başvurulmadan açıldığı ve arabulucuya başvuru şartı mahiyeti gereği sonradan tamamlanamayan özel dava şartlarından olduğu anlaşılmakla,
Nihayetinde arabuluculuk son tutanağın dosyada bulunmamasından ötürü, davanın 6325 sayılı Yasa’nın 18/A-2 maddesine göre davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,——— Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2022