Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/259 E. 2021/185 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/328 Esas
KARAR NO : 2021/228

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —-ile — Yakasında tarihi ———– yolu) birleştiren ———-yapımı ve işletmesi, 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin ——— Yaptırılması Hakkında Kanun çerçevesinde, ———– tarafından gerçekleştirildiğini, davalı/Borçlu, sahibi olduğu ——- araçlar ile davacı şirket tarafından işletilen——– tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden (ihlalli) geçiş yaptığını, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş (15) günlük süre içerisinde de geçiş ücretlerini ödemediğinden bu geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, Davalı/Borçlu, geçiş ücreti ile ceza tutarını bugüne kadar ödemediğini, bu sebeple, Davalı aleyhinde İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü —–. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emrini Davalı/Borçlu’ya tebliğ edildiğini, ancak Davalı/Borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine ve süresi içerisinde dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile icra takibine konu borca kısmen itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı/Borçlunun, geçiş ücretini içerir —– yönünden ferileri ile birlikte icra müdürlüğüne ödeme yaparak ——— ihlalli geçişler yaptığını ikrar ettğini ancak asıl alacağı oluşturan geçiş ücreti cezaları ile bunun ferileri ve icra masraf ve vekalet ücreti yönünden itirazda bulunduğunu, bu sebeple bakiye borbun devam ettiğini, borçlunun icra takibine itirazının tamamen haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek davanın kabulü ile davalı/borçlu tarafından İstanbul Anadolu—-. İcra Müdürlüğü —– sayılı dosyasına yapılan itirazın bakiye yönünden kaldırılmasına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle Davalı/Borçlu aleyhine asıl alacağın %20sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin Davalı/Borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle—-geçiş ücretinin kabul edilerek bu borç ve ferilerinin icra dairesi dosyasına ödendiğini, bu geçiş ücretlerinin —- sisteminden ödendiği sanılarak borçtan haberlerinin olmadığını, ödeme emrinin tebliği ile birlikte bu borçtan haberdar olunduğunu ve geçiş ücreti ile ferilerinin ödendiğini, 4046, 3465 ve 3996 sayılı Kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen —- veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında gerekli denetimler yapılarak ihlalli geçiş eyleminin tespit edilmesi üzerine, kullanılacak olan idari yaptırım uygulama yetkisi ve bu kapsamda idari para cezası verilmesi işleminin genel idare esaslarına göre yürütülmesi gereken bir kamu hizmeti olup idarenin asli ve sürekli görevlerinden olduğunu, Anayasa’nın 128. maddesine göre, kolluk faaliyetleri arasında yer alan bu tür kamu hizmetlerinin memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülmesinin zorunlu olduğunu, anayasa gereğince işbu cezai yaptırımında kamu görevlileri eli ile yürütülmesi gerekmekte ise de anılan olayda bu şekilde düzenlenmiş bir ceza bulunmamadığını, bu nedenle de anılan cezanın iptalinin gerektiğini, söz konusu —- çerçevesinde işletmesi davacıya bırakılan, —— geçişine ilişkin işlemlerin, —–denetimi ve gözetiminde olduğundan kabul etmemekle birlikte anayasaya aykırı olarak devlet eli ile değil de davacı tarafından kesilen bir ceza da varsa; idari para cezasi olacağından tebliğinin zorunlu olduğunu ileri sürerek açılan haksız ve kötüniyetli davanın reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü —— esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü —- esas sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Davalı şirketin maliki bulunduğu araçların ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçiş bedeli toplamının 209,70 TL olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık; davacı tarafından bu bedele 4 katı tutarında tahakkuk ettirilen 838,80 TL ceza tutarının yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen — kontrolünün uygulandığı —- ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken— tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan —–” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce —-kontrolünün uygulandığı —-için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, —— tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
Bakırköy —-. Asliye Ticaret Mahkemesince 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada, Anayasa Mahkemesi —– Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen —- kontrolünün uygulandığı —– geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup —- eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve —– kontrolünün uygulandığı — tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede davalıya ait ——— plakalı araçların farklı tarihlerde davacının işletiminde —— geçiş yaptığı, dört katı ceza tutarı tahakkukunun yasaya uygun olduğu, ceza miktarı yönünden davalının yaptığı itirazın haksız olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğünün ——takip sayılı icra dosyasına davalının yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE; takibin 838,80 TL üzerinden aynen devamına,
2-Hüküm altına alınan 838,80 TL asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli maktu karar harcı 59,30 TL’den peşin olarak yatırılan 54,40 TL, harcın mahsubu ile 4,90 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan toplam 54,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 62,20 TL ilk dava masrafı, 58,75 TL tebligat-müzekkere gideri, olmak üzere toplam 120,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —- uyarınca hesaplanan 838,80 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9- İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü —- esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.