Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/230 E. 2021/709 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/230 Esas
KARAR NO : 2021/709

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/07/2020
KARAR TARİHİ : 23/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —–ayında davalı şirketin müvekkiline— tarafların satılan ürün ve fiyatları konusunda karşılıklı anlaştıklarını, ürünler için 4 adet fatura kesildiğini ve sevk irsaliyeleri ile birlikte nizami bir biçimde malların davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirketinde söz konusu malları teslim alarak faturaları şirket defterlerine borç olarak kaydettiğini, dava konusu dava konusu faturaları alacakların davalı — kayıtlarında borç olarak kayıtlı olduğunu, bu açıdan sundukları belgeler kadar davalı şirketin ticari defterlerini delil olarak kabulle keşfini talep ettiklerini, müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini ancak faturala alacaklarının davalıdan tahsilini defaten talep etmesine rağmen başaramadığını, anılan nedenle mevcut davayı ikame etme zaruretinin hasıl olduğunu belirterek davanın kabulüne, fazlaya ilişkin kısımlar saklı kalmak üzere şimdilik ödenmemiş fatura bedeli 449.205 TL’nin fatura kesim tarihinden itibaren ticari faiz oranı ile davalıdan tahsiline, tüm yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişki söz konusu olmadığını, her ne kadar taraflar arası mal alım satımı olduğu, bunun irsaliyeli faturayla gerçekleştirildiği belirtilmişse de bu durumun gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirkete herhangi bir emtia teslim edilmediğini, davaya konu faturalarda belirtilen malların hiçbir zaman müvekkili tarafından sipariş edilmediğini, hiçbir zaman davacı tarafından müvekkili tarafından sipariş edilmediğini, hiçbir zaman davacı tarafından müvekkiline gönderilmediğini, aksini ispatın davacı yana ait olduğunu, bahsi geçen faturalar ile ilgili müvekkilinin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, davacının öncelikli olarak davaya konu alacak ile ilgili olarak malları ne zaman ne şekilde müvekkili şirkete teslim edildiğini, varsa irsaliye, varsa teslim tutanağı, alacak ile ilgili ne şekilde talepte bulunduğunu, temerrüt bakımından ihtarname gönderilip gönderilmediğini veya en azından aradan geçen 3 yıla yakın bir sürede talep edip etmediğini, bu zamana kadar neden herhangi bir şekilde talep dahi etmediği alacak ile ilgili beklediğini ispata ve izaha mecbur olduğunu, dava konusu faturalara ilişkin sevk irsaliyeleri incelendiği takdirde yalnızca davacı şirket tarafından sevkiyatta yetkili kılınan şahısların isim ve imzalarının yer aldığının açıkça görüldüğünü, müvekkili şirketçe gerek faturalarda gerek sevk irsaliyelerinde yer alan ürünlerin müvekkili şirketçe teslim alındığına dair herhangi bir isim, kaşe ya da imza yer almadığını, bu durumun öncelikle izaha ve ispata muhtaç olduğunu, bu hali ile ticaret hayatına ve mantığa aykırı olduğunu, nitekim faturaların tarihleri bakıldığı takdirde her birinin 2017 yılına ait olduğunun görüldüğünü, davacının dava dilekçesinde davanın ikam edildiği yılın 2020 olduğu dikkate alındığında hiçbir tacirin yaklaşık 3 sene boyunca alacağına kavuşmak için herhangi bir adım dahi atmamış olmasının ticaret hayatına ve de mantığa aykırı olduğunu, davacının ikame edilen davanın açılma nedeni dava konusu yapılan faturalar ile ilgili olarak taraflarınca ikame edilen ve 2018 yılından bu yana devam eden ve halen derdest olan—–dosyasının artık karara çıkacağı ve tarafımızca ikame edilen davada borçlu çıkacaklarını bilmeleri sebebiyle kötü niyetli olarak açıldığını,—- sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan menfi tespit davasında da davacı tarafından mevzu bahis edildiğini, ilgili davada, müvekkili şirket ve dava dışı 3.kişiler ile yapılan sözleşme neticesinde mahkemeniz dosyasında davacı sıfatıyla yer almakta olan şirket lehine de—– bedelli ve tahsil edilmiş bu çekler açısından müvekkilinin borçlu olmadığına ilişkin tespit talep edildiğini, yargılamanın devam ettiğini, —- sözleşme bedeli olarak müvekkili ait şirket çekleri verildiğini, ancak sözleşme bedeli ödenmişse de sözleşmenin diğer tarafı edimini yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini alınan bedelin iade edilmediğini, müvekkili adına menfi tespit ve alacak davası ikame edildiğini, bahsi geçen faturaların da alınan bedel karşılığında danışıklı—–verildiğini ancak davacı ile müvekkilinin daha önceden tanışıklarının olmadığını, aralarında hiçbir ticari iş olmadığını, davacının düzenlediği faturaların bu sözleşme kapsamında müvekkile düzenlenerek verildiğini, müvekkili şirkete ait çekler ile ilgili bu faturaların kabul edilmek zorunda kalınmışsa da aslında hiçbir zaman böyle bir ticari iş yapılmadığını, ödenen bedelin de karşılıksız kaldığından müvekkiline iade etmesi gerektiğini, taraflarınca açılan dava dosyası incelendiğinde ve gerekli olması halinde sunacakları deliller, çekler, ödeme dekontları, sözleşme, dava dosyası, beyanlar ve tanık anlatımları ile gerçeğin ortaya çıkacağını, davacının talep edilen beledin aslında müvekkili tarafça haksız ve karşılığı olmamasına rağmen müvekkilinden tahsil edildiği iade edilmediği ve iade talebiyle davanın devam edip karar aşamasında olduğunun ortaya çıkacağını, müvekkilinin bu uğurda ödemek zorunda kaldığının çek bedelleri sebebiyle maddi ve manevi olarak zarara uğradığı haksız kazanç elde etme çabasından başkaca bir iş olmadığının ortaya çıkacağını, dava konusu bedel ile taraflarınca ikame edilen davanın bedelinin dahi aynı olduğunu,——celp edilip incelendiğinde dosyada mübrez delil, beyan ve açıklamaları ile davanın durumunun dahi incelendiğinde davacı tarafın haksızlığının ve ikame ettiği davanın dayanaksız ve salt iddialardan ibaret olduğunun ortaya çıkacağını belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava 4 adet faturadan kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Davacı tarafça dava dilekçesi —- şeklinde açıklanmış ise de dilekçe içeriğinden ve talep sonucundan, alacağın alım-satım ilişkisi nedeniyle ödenmemiş, toplamda 449.205,00 TL tutarlı 4 adet fatura bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu belirlenmiştir.
Davalı vekilince aşamalarda zamanaşımı defi ileri sürülmüş ve bu iddiası davacı vekilinin dava dilekçesindeki —–, iddianın ve taraflar arasındaki ihtilafın alım-satım ilişkisine dayalı olduğunda ihtilaf bulunmayıp bu ilişkinde geçerli olan 10 yıllık zaman aşım süresi dolmamıştır.
Mahkememizce her iki —-beyannamelerinin celbi yönünden bağlı bulundukları — yazı yazılmış, gelen cevabi —- tetkik edilmiştir. Bu kapsamda davalı şirketçe davaya—- tutarlı faturanın, davacı şirketten mal alış olarak beyan edildiği belirlenmiştir.
Mahkememizce, davaya konu alacak iddiası yönünden taraf ticari kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş, taraf ticari defterlerinin inceleme günü hazır edilmesi ihtar edilmiş, davacı tarafın 2017-2018 yılı defterlerinin—– bulunduğundan incelenemediği, davalı tarafça ise ticari defterlerinin ibraz edilmediğinden incelenemediği belirlenmiştir.
Dosyaya celbi —– inceleme yapılarak 05/04/2021 tarihli rapor sunulmuş özetle; davacının—— inceleme yapılamadığı, davacı alacağı yönünden davalı ——-karşılığı faturalar düzenlenmiş olduğu, davacı şirketin kendi defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura içeriği malın teslimine ilişkin olarak tanzim edilen sevk irsaliyelerinde isim imzanın bulunduğu, dava konusu faturaların davalı şirket tarafından davacıdan alınan mal veya hizmete ilişkin olarak bağlı bulunduğu —— — bildiriminde bulunduğu, hiç kimsenin — kendi aleyhine — dairesine beyan etmeyeceğinden işbu faturalar içeriği malların davalı şirkete teslimine ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez aksinin ispat yükünün davalı şirkete geçtiği, davalının işbu hizmeti almadığını veya fatura bedelinin tamamını ödediğini ispat etmesi gerektiği, bu hususta dosya kapsamında somut herhangi bir belge bulunmadığı, davalı tarafın dava dışı kişilerle danışmanlık sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşme kapsamında verilen çekler karşılığı faturaların alındığı savunulmuş ise de, dava dosyasında işbu hususun ispatına ilişkin herhangi bir evrak bulunmadığı hususları topluca değerlendirildiğinde, davacının teslimi ispatlanan faturalar karşılığı 449.205,00 TL alacağını talep edebileceği; kanaati bildirilmiştir.
Alınan rapor dosya kapsamına, delil durumuna uygun, denetime elverişli bulunmakla varılan kanaate Mahkememizce de iştirak olunarak rapor hükme esas alınmıştır.
Bu kapsamda, davalı tarafça aşamalarda davacı taraf ile ticari ilişki bulunmadığı, mal teslimi olmadığı yönündeki savunmalara, davaya konu tüm faturaların davalı tarafça, davacı şirketten mal alışı olarak bildirilmiş olması nedeniyle, davalı tarafın aksi yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; taraflar arasında mal alım satımından kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça düzenlenen toplamda 449.205,000 TL bedelli 4 adet faturadan kaynaklı bedelin ödenmediği ileri sürülerek tahsili talepli işbu davanın açıldığı, davalı tarafça aşamalarda, ticari ilişkinin olmadığı, davacı tarafça mal tesliminin yapılmadığı savunulmuş, ne var ki davaya konu—–bildirimi ile beyan edildiği tespit edilmiş olmakla, davacı tarafça mal teslimine ilişkin ispat yükünün yerine getirildiği,— bildiriminin mal alımına ilişkin karine teşkil ettiği davalı tarafça bu karinenin aksinin ispat olunamadığı kanaatiyle davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiş, davadan önce davalının temerrüte düşürüldüğüne ilişkin bir ispat vasıtası sunulmamış olmakla dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; 449.205 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 30.685,19 TL karar ve ilam harcından 7.671,30 TL peşin harç mahsubu ile bakiye 23.013,89‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —– hesaplanan 39.510,25 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı ve 7.671,30 TL peşin harç toplamı: 7.725,7‬0 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 93,00 TL posta ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam: 2.093,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı şirket yetkilisi ve Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı