Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/225 E. 2022/399 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/225 Esas
KARAR NO : 2022/399
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/03/2016
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkete ait emteaların uluslararası taşımasını çeşitli zamanlarda üstlendiğini, davalıya verilen taşıma işlemi karşılığında —- faturaları düzenlendiğini, müvekkilinin davalı taraf ile olan ticari ilişkisi nedeniyle cari hesabında davalı taraftan toplam — alacaklı bulunduğunu, davalı tarafın bakiye — ödemekten imtina ettiği, müvekkilinin haklı fatura alacağının tahsili amacıyla —— sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine takip, davalı borçlu şirketin İcra Müdürlüğünün yetkisine ve borca karşı yapmış olduğu itiraz ile durduğunu, davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine karşı yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin fatura alacağı para borcu doğurmakta olduğu, TBK 89.maddesi uyarınca para borcu alacaklının ikametgahında ödenmesi gerektiği, müvekkilinin şirket merkezinin de bulunduğu —- icra takibinde yetkili olduğunu belirterek, davalı borçlunun—– sayılı dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının reddine, borca itirazının iptali ile icra takibinin devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu, değerinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—– dava ile delil dilekçesi ve tensip zabtının Tebligat Kanunun 35.göre tebliğ edildiği ve cevap vermediği görüldü.
İstinaf İncelemesinden Sonra; —— Davacı tarafça dosyaya sunulan deliller ve özellikle davalı borçlunun takibe itirazları gözetildiğinde, taraflar arasında akdi ilişkinin varlığının kabulü gerektiğinden TBK 89/1 ve HMK 10 uyarınca, davanın para alacağına ilişkin bulunması nedeniyle alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri icra dairesi de yetkili olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesince, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazının reddine karar verilip işin esasına girilerek sonucuna karar verilmesi gerekir. Bu nedenlerle, istinaf başvurusu haklı bulunduğundan; HMK 353/1.a.3.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin yetkisizlik kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiş
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taşıma işi kapsamında cari hesaba dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu —- sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı tarafından davalı aleyhine toplam —– alacağın haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış olup dosya kapsamında inceleme yapılabilmesi adına dosyanın bir taşıma uzmanı bilirkişiye tevdii sağlanarak bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada incelemede dosyaya sunulan ve davacının şirkete merkezinden yapılan incelme sırasında incelenen belgelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının davalı firmaya navlun hizmeti sunduğu, sunmuş olduğu bu hizmette davalının sorumluluğunda olan yüklemedeki hata nedeniyle, emtianın nihai alıcısının adresi olan —– girişte, aracın seyrine izin verilmemesi nedeniyle, araçtaki yükün vinç yardımı ile tahliye edilerek yeniden yüklenerek, taşıma güvenliğinin sağlanması için de hizmet verildiği, tüm bu hizmetlerin ifası için —— düzenlendiği, davalının bu faturaları —– formunda beyan ettiği, böylelikle kayıtlarına aldığının sabit olduğu, davalının bu iki adet faturaya karşılık yapmış olduğu ödemenin davacı kayıtlarında yer aldığı, davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan alacağının, takipteki asıl alacak tutarı kadar —–davacının yeniden hesaplamaya yer vermeyecek bir şekilde likit olduğu anlaşılmakla, icra inkar tazminatı koşullarının oluştuğu göz önüne alındığında, davacının takipteki alacağı için 3095 sayılı kanunun 2/2 maddesi gereği alacağına takip tarihinden itibaren avans faizi oranında faiz talep edebileceği anlaşılmıştır.
İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının sübut bulduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile —- sayılı takip dosyasında; davalının —-asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamnına, alacağın likit niteliği göz önünde bulundurularak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile;
—Esas sayılı takibine yapılan itirazın —– asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına,
2-Davacı lehine hükmedilen tutarın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 831,09 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 146,95 TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 684,13 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 180,45 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 297,50 TL posta ücreti toplamda TL’nin 1.097,50 TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davadan önce gidilen arabulucukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022