Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/87 E. 2022/29 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/87 Esas
KARAR NO: 2022/29
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/10/2014
KARAR TARİHİ: 18/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili; —— tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından ——içecek ürünlerine ilişkin olarak müvekkili ile davalı arasında —— akdedildiğini, ——-müvekkilinin şirket davalının ise işletmeci olarak anılmasına karar verildiğini, —— işletmecinin haksız bir neden ile şirkete iade etmeme koşulu ile toplam —– miktarında ürünü müşterilerine satmayı planladığı sözleşmenin herhangi bir süre sınırlaması olmaksızın işbu satış miktarının tamamlanması ile birlikte kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiğini —— işletmecinin şirketin yazılı onayını almadan ve bu sözleşme ile oluşmuşsa eklerindeki hak veya yükümlülüklerini devir ve temlik etmemeyi iş yeri ve işletmesini kısmen de olsa başkasına satmamayı devir etmemeyi kiraya vermemeyi kabul ve taahhüt ettiğinin belirtildiğini, —– işletmecinin sözleşme ve eklerinde yer alan hükümlerden herhangi birine uymaması halinde şirketin önceden kendisine uyarıda bulunması —- hüküm alması veya merasim uygulaması asla gerekmeksizin —— tek yanlı fesih etme yetkisinin olacağı, hem de —– tutarı işletmecinin ceza-i şart alacağı olarak şirkete —- ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini davalının —— devamı esnasında —– maddesi gereği —ürün satması gerekirken henüz —— satmış olmasına rağmen —- işletmesinin ticari faaliyetine sözleşmenin —–taahhüdüne aykırı davranarak müvekkili şirkete bildirim yapmaksızın son verdiğini, davalının akde aykırı davranışı nedeni ile sözleşmenin müvekkili tarafından —- düzenlenen ihtarname ile fesih edildiğini, davalı tarafından cevabı ihtarname verildiğini ve verilen ihtarname cevabında iş yerindeki ticari faaliyete son verdiğini kabul ettiğini ancak alacak taleplerine itiraz ettiğini, sözleşmenin özel hükümler bölümünün birinci maddesi uyarınca davalıya sözleşmeye uyacağı inancı ile ve promosyon amacı ile —– olarak fatura karşılığı verilen ürün ve malzeme bedelinin ———-uyarınca sözleşmeye aykırılıktan doğan — cezai şart alacağının —— uyarınca işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin —— mahkemeleri olduğunu kabul anlamına gelmemek kaydı ile talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket ile davacı yan arasında süregelen ticari ilişkinin uzun yıllara dayandığını, yüksek ticari hacme sahip olduğunu, davacının dava dilekçesindeki iddialarının kabul edilebilir nitelikte olmadığı gibi hukuki dayanaktan da yoksun olduğunu, toplanacak deliller ve yapılacak yargılama neticesinde söz konusu hususa ——– dikkate alınarak davanın reddi gerektiğini, diğer yandan müvekkilinin —- bulunan iş yerinin faaliyetlerini kendi isteği ile sözleşmeye aykırı olarak sonlandırmadığını, söz konusu iş yerinin —yoluna bakan cephesinde —- içerisinde bulunup asıl kiracı olan —– söz konusu yerin müvekkili tarafından alt kiracı olarak kiralandığını ancak —-yönetiminin alt kiracı ilişkisine izin vermemesi nedeni ile müvekkilinin halen ——- talebi üzerine söz konusu yerden çıkmak zorunda kaldığını, dolayısı ile müvekkilinin iş yerinden mecbur kaldığı için çıkıp sözleşmeye aykırı davranmadığını, iş yerinde de halen davacı ürünlerini satmaya devam ettiğini ve sözleşmede yer verilenin çok üzerinde satış yaptığını, davacının iyi niyet sahibi olmadığının açık olduğunu, sözleşmeden kaynaklı bir talebi —- ileri sürmeyip sonrasında başka bir iş yerine ürün tedariki bitince işbu davayı ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu, müvekkilinin —— kadar ürün alımına devam ettiğini, ürün alımını neticelendirdikten sonra davacı tarafın sözleşmeyi fesih yoluna gittiğini, bu hususlara cevabı ihtarnamede yer verildiğini savunarak davanın usul ve esastan reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; sözleşmenin feshi sonucunda cezai şart alacağı istemi ve ürün bedeli talebine ilişkindir.
Mahkememizce —– karar ile; “Davanın kabulüne,—- fatura karşılığı davalıya verilmiş olan ürün bedeli karşılığı—- hesabı gereği ——- temerrüt tarihinden itibaren ——– şeklinde karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
——sayılı bozma ilamında; “Davacı taraflar arasındaki —– ihlal edildiği iddiasına dayalı olarak ——– —- ürünün bir kısmının bedelini talep etmiştir. Sözleşmenin başlangıcında ise davalı işletmecinin işletmesi —– belirtilmiştir. Davalı savunmasında kendisinin—- olduğunu bunlardan birinin —- olduğunu diğerinin ise —- yer aldığını,—- tarafından —— ilişkisine müsaade edilmemesi sebebiyle boşaltıldığını, ——– diğer satış noktasında devam edildiğini ve bu şekilde şirket olarak sözleşmede öngörülen miktarda ürünü sattığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının bu savunması üzerinde yeterince durulmadan davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemenin kabul şekli ve hesap bilirkişisine sadece ——-satışlara göre hesaplama yaptırılması doğru olmamıştır.
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmede davalıya ait işletmenin —- işletilecek tüm satış noktalarını kapsadığı üzerinde durulup, yine davalının —-satış noktasını terk etmek zorunda kaldığı, bunun —– yazılı şartlar kapsamında kalıp kalmadığı üzerinde yeterince durulmadan ayrıca sözleşmenin —— ürünlerin iadesi hakkında her iki satış noktasındaki satışlar değerlendirilmeden karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. ” tespitlerine yer verilerek mahkememiz hükmü bozulmuş ve dava ——- alarak yeniden yargılama yapılmıştır.
Bozma ilamı doğrultusunda davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılması ve rapor tanzimi amacıyla—-talimat yazılmış, bilirkişi —-tarafından düzenlenen raporda özetle; ———-İncelenen davalıya ait —– yılına ait ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış——— tasdiklerinin yasal sürelerinde usulüne uygun tasdik edildiği, HMK.222.Madde gözetilerek ——- ait olduğu,
2-)Davacı ve davacı bayileri —– takip edildiği,
Davalı işletmecinin —-altında işlettiği tüm satış noktalarında davalı ile akdedilen —– sözleşme fesih tarihine kadar toplamda ——– yapıldığı hususu:
-Davalı davacı ile yapılan sözleşme kapsamındaki ürünlerden sözleşme fesih tarihine kadar;
—-
—-
—-
—-
Toplamda:—- olduğu.
3-) —- belirlenen miktarın —– yapılmadığı, sözleşmede belirtilen——-olduğu, — hariç toplam ürün satışının —olduğu, —– bildirilmiştir. Tarafların rapora karşı beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için ek rapor aldırılmak üzere dosyanın bilirkişi—-yazılan talimat sonucu düzenlenen ek raporda özetle;”1-) İncelenen davalının ait——defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış——– tasdiklerinin yasal sürelerinde usulüne uygun tasdik edildiği, HMK.222.Madde gözetilerek ——- ait olduğu,
2-)Davacı ve davacı bayileri—— takip edildiği,
Davalı işletmecinin —— gereği sözleşme fesih tarihine kadar toplamda kaç koli satış yapıldığı hususu:
Davalı davacı ile yapılan sözleşme kapsamındaki ürünlerden sözleşme fesih tarihine kadar —–
—-
—-
—-

Toplamda—— olduğu, Davalının diğer ——— olan işletmelerden aldığı ürün miktarlarının toplamı da—–alımının olduğu.,
3-)—- belirlenen miktarın altında alım yapılmadığı, sözleşmede belirtilen ———-olduğu, — alışı hariç toplam ürün alışının——-alımının olduğu. ——- hesabına göre davacıya taahhüt edilen alımın üzerinde gerçekleştiği” bildirilmiştir.
Mali müşavir ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihlibilirkişi raporunda özetle; “Davacının —– ihlali sebebiyle davalının mecurdan yazılı bildirim ve
onay almaksızın işyerini terk etmesi sebebiyle yapılan feshin haklı olduğu,
ancak davalı—— olarak sözleşmede belirtilen ——- gerçekleştirmiş olduğundan sözleşme kendiliğinden sona ermiş olacağından davacı ayrıca bir cezai ——– amacıyla vermiş olduğu ürün bedellerini talep edemeyeceği düşünülebilmekte ise de sözkonusu alımların davacının —– gerçekleştiği dolayısıyla taraflar arasında imzalı ——- belirtilen münhasırlık hükmü ihlal edilmiş olmakta ve davalının sadece davacıdan taahhüt etmiş olduğu kadar ürün miktarlarını almadığı dolayısıyla sözleşmenin kendiliğinden sona ermeyerek davacı tarafından haklı olarak fesh edildiği, buna göre davacının davalıdan talep edebileceği —-amacıyla verilmiş ürün bedelleri
——— yöntemine göre hesaplandığı,
——
—–

——
—-
—–
—–
—–
—–
” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalının kendisinin —- satış noktası olduğunu, bunlardan birinin —- içinde olduğu, diğerinin ise —- binasının üst katında yer aldığı,—- içindeki satış noktasının—–müsaade edilmemesi sebebiyle boşaltıldığı, ——- binasındaki diğer satış noktasında devam edildiği ve bu şekilde şirket olarak sözleşmede öngörülen miktarda ürünü sattığı savunması açısından——– —-yerlerinin alt kira ilişkisi ile kiralanıp kiralanmadığının, ne zamandan itibaren alt kiraya izin verilmediği sorulmuş, yazı cevabında ——- alt kira ilişkisi ile kiralanmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi rapor içeriklerine göre;taraflar arasında —tarihli —— direkt satış noktası sözleşmesi akdedildiği, —- maddesinde işletmecinin haksız bir neden ile şirkete iade etmeme koşulu ile toplam —- ürünü müşterilerine satmayı planladığı, sözleşmenin herhangi bir süre sınırlaması olmaksızın işbu satış miktarının tamamlanması ile birlikte kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiğ———- işletmecinin şirketin yazılı onayını almadan ve bu sözleşme ile oluşmuşsa eklerindeki hak veya yükümlülüklerini devir ve temlik etmemeyi iş yeri ve işletmesini kısmen de olsa başkasına satmamayı devir etmemeyi kiraya vermemeyi kabul ve taahhüt ettiğinin belirtildiği, sekizinci maddede ise işletmecinin sözleşme ve eklerinde yer alan hükümlerden herhangi birine uymaması halinde şirketin önceden kendisine uyarıda bulunması önel tanıması hüküm alması veya merasim uygulaması asla gerekmeksizin sözleşmeyi tek yanlı fesih etme yetkisinin olacağı, hem de —- işletmecinin ceza-i şart alacağı olarak şirkete derhal ve defaten ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, davalının sözleşmenin devamı esnasında sözleşmenin üçüncü maddesi gereği—- henüz ——-unvanlı işyeri ve işletmesinin ticari faaliyetine sözleşmenin sekizinci maddesindeki taahhüdüne aykırı davranarak davacı şirkete bildirim yapmaksızın son verdiği gerekçesiyle —- ihtarnamesi ile sözleşmenin feshedildiği, —- göre davacıdan —cezai şart alacağı ile promosyon amac ıile davalıya verilen ürünlerin değerine ilişkin kıstalyevm hesabı gereği —- tahsili amacıyla eldeki davanın açıldığı, davalının işlettiği —– faaliyetine son vermesinin nedeninin alt kiracılık ilişkisine izin verilmemesi olduğunun ——–cevabından anlaşıldığı, ayrıca davalı tarafından sözleşmede açıkça belirlendiği gibi işyeri satışı, devir , kiralama işleminin yapılmadığı, bu durumda —- maddesindeki şartların oluşmadığı, feshin haksız olduğu kanaatine varıldığı, sözleşmenin özel hükümler —-Maddesinde davalıya sözleşmeye uyacağı inancı ile ve promosyon amacı ile —–olarak fatura karşılığı verilen ürün ve malzeme bedelinin —-hesabı karşılığı olarak—- ödeneceğinin kararlaştırıldığı,—–İşletmeci bu sözleşmenin yürürlüğü
süresince münhasıran Şirket’in dağıtımını yaptığı ve ileride dağıtımını yapabileceği —–
kullanım amaçları bakımından gazsız ürünler kategorisinde yer alan eş ürünleri Şirketten satın almak suretiyle ,—–düzenlemesinin bulunduğu, bilirkişi raporunda ürün alımların hesaplanmasında sadece şirketten alınmasının gözetilmesi gerektiği, zira — münhasırlık ilkesinin bulunduğu belirtilmiş ise de; —- —–ürünlerin konu yapıldığı, —-dönüşümsüz ürün —- hariç satış miktarının tamamlanması ile sona ereceğinin düzenlendiği, —— ibaresinin kullanıldığı, ana bayiden alınan toplam ürün sayısının sözleşmede belirlenen sayının üstünde olduğu ve davacının kıstalyevm hesabı alacağının bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gerekli karar harcı 80,70 TL’nin peşin olarak yatırılan 239,30 TL’den mahsubu ile 158,60 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (15) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ————nezdinde ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların temyiz yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/01/2022