Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/85 E. 2019/224 K. 19.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/85 Esas
KARAR NO : 2019/224
DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması
DAVA TARİHİ: 13/03/2019
KARAR TARİHİ: 19/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Uyarlanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile ——— tarihinde aralarındaki sözleşme gereğince ——-ABD doları karşılığında taşınmaz alımı konusunda anlaştıklarını, taşınmazın imar durumunun yapılaşmaya uygun olmadığının tespiti akabinde taraflar arasındaki sözleşmenin haricen fesih edildiğini, sözleşme bedelinin davalıya iadesi için ——–ödeme tarihli ——–ABD doları bedelli, —– ödeme tarihli —–ABD doları bedelli, —– tarihli —– ABD doları bedelli ve —– ödeme tarihli ——ABD doları bedelli 4 adet senet verildiğini ancak ——- tarihli resmi gazetede yayınlanan 85 sayılı——- kararına göre “———- yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri sözleşmelerde, sözleşme bedelleri ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden kararlaştırılmayacaktır.” şeklinde yayınlandığını ve yürürlüğe girdiğini bu nedenle sözleşmenin 1 USD doların=3.7776 TL olarak uyarlanmasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya hüküm edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu belgelerin senet(bono) olduğunu, kambiyo niteliğine haiz olduğunu TTK’nu gereği görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu bu nedenle görevsizlik kararı verilmesini ve esasa ilişkin beyanlarında ise taraflar arasındaki ilişkinin tebliğ kapsamında olmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin ———- esas ———— karar sayılı kararı ile yapılan yargılama sonucunda;
“Dava, taraflar arasında imzalanın sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin davadır.
Dava tarihinde yürürlükteki 6102 Sayılı TTK’nın 4/1-a maddesi: “Tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır” şeklinde düzenlenmiştir.
Benzeri konuda verilmiş Yargıtay kararlarında da: “dava konusu edilen bononun, 6102 sayılı TTK’nun 776 vd. maddelerinde düzenlenmiş olduğu, davacının bonoda aval veren sıfatına haiz olduğu, Aval müessesesi de TTK.nun 700 vd. maddelerinde hükme bağlanmış bulunduğundan davanın ticari dava olduğunun kabulü gerekeceği belirtilerek dosyada görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar vermiştir.————–
Somut olaya gelince; taraflar arasında uyarlanması talep edilen sözleşmenin bono ile garanti altına alındığı anlaşıldığından TTK’da düzenlenmiş bir konuda mahkememizin görevli olmayıp görevli mahkemenin az yukarıda belirtilen yasa ve Yargıtay kararı da esas alındığında Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, bu nedenlerle mahkememizce görevsizlik kararı verilerek dosyanın nöbetçi İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. ” şeklindeki gerekçeyle açıklanan görevsizlik kararı ile dosya Mahkememizin———- sayılı esasını almıştır.
Dava, taraflar arasındaki adi yazılı gayrımenkul satış sözleşmesinin uyarlanması istemine ilişkindir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakma görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilen davalardır. Buna göre, her iki tarafın da “ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davaları, ticari dava sayılmıştır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2015/39082 Esas 2017/3247 karar sayılı ilamında da “Taraflar arasındaki temel ilişki taşınmaz satım sözleşmesi olup, uyuşmazlık bonodan değil, taşınmaz satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre taraflar tacir olmadığı gibi taraflar arasındaki sözleşme de ticari satım sözleşmesi değildir. (…)mahkemece Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken (…)” şeklindeki kanaat ile Asliye Ticaret Mahkemesince verilen karar görev yönünden bozulmuştur.
Yine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2016/4787 esas 2016/7047 karar sayılı, merci tayinine yönelik kararında da, uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklanmayıp, temel ilişkinin sözleşme ilişkisi olması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna dair karar verilmiştir.
Anılan Yargıtay kararlarında da vurgulandığı üzere, uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı olup, kambiyo senedinden kaynaklanmadığı gibi dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre tarafların tacir de olmadığı, bu itibarla Mahkememizin görevli olmadığı kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2.Dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde görevli İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3.Yargılama gideri ve harcın görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4.Kararın İstinaf yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde, meydana gelen görev uyuşmazlığı nedeni ile merci tayini yönünden dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Dair, kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliğiyle karar verildi. 19/03/2019