Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/401 E. 2021/89 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/401 Esas
KARAR NO: 2021/89
ESAS DAVA (——)
BİRLEŞEN DAVA (—-)
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/12/2008
KARAR TARİHİ : 27/01/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan iş bu esas ve birleşen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında, —- tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini; ancak, davalının —tarihli ihtarname ile bu sözleşmeyi feshedildiğinin bildirildiği; davacı tarafından açılan dava sonucu —-sayılı dosyası üzerinden davanın kabulüne (sözleşmenin aynen ifasına) karar verildiğini; —– dosyası ile davalılar aleyhine muarazanın meni ve tazminat davası açıldığını; ancak davanın reddine karar verildiğini; davacının, davalılara sözleşmenin geçersiz olduğu tarihe kadar düzenli ödemeler yaptığını; (1) nolu davalıya daire tahsis edildiğini; daireden faydalanmanın — yıl sürdüğünü; dairenin asgari yıllık kira bedelinin —- olduğunu; bu nedenle, en az — fayda temin edildiğini; gerek denkleştirici adalet sistemine göre, gerekse tahsil edilen para miktarına göre şimdilik —- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; (1) nolu davalıya sözleşme gereğince daire tahsis edilmediğini; geçmişe yönelik kira parası talebinin bulunmasının da mümkün olmadığını; sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle davacıya iade edilmesi gereken borç bulunmadığını; bu nedenlerle, davacının taleplerini dayanağı olmadığından davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Davacı vekilince verilen— tarihli ıslah dilekçesinde; dava değerinin—– çıkartıldığı; ayrıca davalılardan — tahsis edilen konuttan elde edilen menfaatler ile ilgili olarak — talep edildiği; görülmüştür.
Birleşen davada —-dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında,—–imzalandığını; davacının iyiniyetli çabalarını görmezden gelen davalıların sözleşmeyi tek taraflı fesih beyanlarının kabul görmediğini; davacının sorunları çözmeye yönelik çabalarını boşa çıkarmaya çalışan davalıların kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen sözleşmeyi 2. kez feshettiklerini; mahkemece sözleşmenin feshine karar verildiğini; ancak, davacı tarafından, davalıların sözleşmeyi feshettikleri tarihe kadar düzenli ödemeler yapıldığını ve davalı —- daire tahsis edildiğini; adı geçenin bu daireyi —ayında iade ettiğini; faydalanmasının tam —-sürdüğünü; sözleşmeye dayalı olarak yapılan ödemeler ve daire tahsisi nedeniyle sağladıkları menfaatin ödemeler/sağlanan menfaatlerin alım gücüne getirilmesi suretiyle— davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,—-tahsiline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Esas ve birleşen dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle yapılan ödemelerin ve ayrıca sözleşme süresinde davalı —- tahsis edilen dairenin kira tutarının ödenmesi istemine; ilişkindir.
Dava önce —- sayılı esasında görülmüş, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine dair karar verilmiş kararın temyizen incelenmesi üzerine —–sayılı ilamı ile BK’nun 126/4. maddesinde öngörülen zaman aşımı süresinin dolmadığından bahisle kararın bozulmasına dair karar verilmiştir.
Anılan bozma kararı üzerine yargılamaya—–esasında devam olunmuş, kanıtlanamayan asıl ve birleşen davanın reddine dair karar verilmiştir. Anılan bu kararın da temyiz edilmesi üzerine ——sayılı kararı ile taraflar arasındaki sözleşmenin 6/g maddesinde imar durumu alınmaması sebebiyle sözleşmenin iptal edilmesi halinde —– aldığı paraların iade edilemeyeceğini, 7/m maddesinde, aylık ödemeler tutarı dışında kalan ödemeler tutarının sözleşmenin geçersiz kaldığı tarih itibariyle borçlanılmış sayılacağının kabul edilmesine, davacı tarafından bu madde uyarınca nakdi ödeme yapıldığının kanıtlanamadığının bilirkişi raporu ile saptanmış olmasına, mahkeme heyetinin davacı tarafından reddine ilişkin isteminin mahkemece reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki red kapsamı dışına kalan diğer temyiz itirazlarının reddi ile taraflar arasındaki sözleşmede inşaat yapım süresince arsa sahiplerinden —– daire tahsis edileceğine ilişkin hüküm bulunmamakla beraber davacının daire tahsis ettiği ve adı geçen davalı tarafından kullanıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Asıl ve birleşen davada sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle tahsis edilen bu dairenin kullanıldığı sürece kira bedeli ödenmesi istenilmiştir. Davacının bu isteminin sözleşmenin geçersiz bulunması karşısında sebepsiz zenginleşme hükümlerince iade olunacağı kabul edilmelidir. Zira, sözleşmenin ifa olunacağına güvenilerek yapılan tahsisatın geçersizlik sonucu beklenen yararın elde edilememiş olması nedeniyle; davalı bakımından haksız zenginleşmeye neden olduğu ortadadır. Mahkemenin bilirkişini görüşü ile bağlı olunarak, kendi isteği ile tahsis ettiği gerekçesi ile kira istemlerinin reddi isabetsizdir. O halde mahkemece yapılacak iş tahsis edilen dairenin adı geçen davalı tarafından kullanıldığı sürece istenebilecek kira tutarının bilirkişilerden ek rapor alınarak hesaplattırılması ve davalı —- tahsiline karar verilmesinden ibarettir. Bu husus üzerinde durulmadan ve yasal dayanağı bulunmayan gerekçe ile kira isteminin reddi doğru olmadığı gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Bozmadan sonra; —-kaydedilen davada; usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Yargılama sırasında dosyanın—– devredilmesi ile bu esas üzerinden yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin —— sayılı yargılaması kapsamında;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; taraflar arasındaki sözleşmenin 6/g maddesinde imar durumu alınmaması sebebiyle sözleşmenin iptal edilmesi halinde ——-aldığı paraların iade edilemeyeceğini, 7/m maddesinde, aylık ödemeler tutarı dışında kalan ödemeler tutarının sözleşmenin geçersiz kaldığı tarih itibariyle borçlanılmış sayılacağının kabul edilmesine, davacı tarafından bu madde uyarınca nakdi ödeme yapıldığının kanıtlanamadığından; bu talepler/kalemler hakkındaki davanın sübut bulmadığından reddine; ancak, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz kalması nedeniyle davacının, sözleşmenin ifa olunacağına güvenerek davalı— tahsis ettiği dairenin — tarihinden — tarihine kadar kullanımı—– nedeniyle, davalı —-haksız zenginleştiği kira tutarının; tahsis edilen dairenin aylık emsal kira bedelinin— kabul edilerek —– tutarının saptandığı; davacının, bu miktarı, davalıdan sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak talep etme hakkının bulunduğu anlaşılmakla; esas ve birleşen davanın sübut bulduğundan, davalı — hakkındaki asıl davanın, kısmen kabulü ile, —- kira bedeli/ ecrimisilin— kural olarak, sebepsiz zenginleşme nedeniyle gecikme faizi yürümesi için borçlunun yani sebepsiz zenginleşenin ya bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerektiği dikkate alınarak, asıl ve birleşen dava yönünden/ davacının, davalıya dava tarihinden önce e.BK.m.101/1. maddesi kapsamında usulen temerrüde düşürmediğinden]—-dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; birleşen davanın —- davanın kabulü ile,— kira bedeli/ ecrimisilin —-dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine; dair karar verilmiştir.
Mahkememizin bu kararının da temyizen incelenmesi sonucunda——sayılı bozma ilamı ile “1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı —- aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dairemizin —- Karar sayılı bozma ilâmında tahsis edilen dairenin davalı … tarafından kullanıldığı sürece istenebilecek kira tutarının bilirkişilerden ek rapor alınarak hesaplattırılması ve davalı —-tahsiline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyularak davacı yüklenici şirket tarafından davalı —- tahsis edilen dairenin bulunduğu mevki, konumu, genişliği ve diğer özellikleri dikkate alınarak kira bedelinin—- ayından başlayarak yıllar itibariyle ve en son —-ayına kadar olan kira bedelinin hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken dava tarihindeki piyasa rayiçlerine göre hesaplama yapan bilirkişi kurulu raporuna itibar edilerek asıl ve birleşen davada davalı —- yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılması gereken iş; hükme esas raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan hukukçu bilirkişi çıkartılarak yerine kira bedeli ve tespiti konularında uzman bir bilirkişi dahil edilmek suretiyle değiştirilecek kuruldan davalı —- tahsis edilen —– adresinde bulunan dairenin mevki, konumu, genişliği ve diğer özelliklerine göre tahsis edildiği—– ayına kadar yıllar itibariyle piyasa rayiçleri ile kira bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna uygun karar vermek olmalıdır. Bu husus üzerinde durulmadan asıl ve birleşen davada davalı —- yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuş,” şeklindeki gerekçeyle Mahkememiz —-esas sayılı kararının bozulmasına dair karar verilmiştir.
Bozma üzerine yargılamaya Mahkememizin —- sayılı esası üzerinden devam olunmuş ve bozma ilamına uyulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamında işaret edilen hususlarla sınırlı kalınarak inceleme yapılmış, bu kapsamda sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş olmakla, davalı —– davanın reddine dair kararın kesinleşmiş olduğu gözetilerek, yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce bozma ilamında işaret edildiği suretle inceleme yapılmak üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, kök rapora itiraz üzerine ek rapor alınmış, ancak ek raporda da kök rapor ile aynı doğrultuda kanaat bildirilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama kapsamında Mahkememizce alınan kök ve ek rapor, dosya kapsamına, delil durumuna, bozma ilamında işaret edilen hususlara uygun olmakla varılan kanaatlere Mahkememizce de iştirak olunarak rapor hükme esas alınmış, davacının davalı —- davalının istifade ettiği daire nedeniyle,— alacağının davalı —– tahsiline dair karar vermek gerekmiştir.
Davacı şirketçe dava öncesinde, —- ihtarnamesi ile davalılara ihtarname çıkarılarak sözleşmenin aktinden sonra davalı—- daire tahsis edildiği, bu muhatabın bu daireden faydalanmasının-yıl sürdüğü, bu nedenle asgari —– fayda sağladığı, denkleştirici adalet gereği bu tutarın — aşacağından bahisle şimdilik — ihtarnamenin tebliğinden itibaren — gün içinde davacı şirkete ödenmesinin ihtar edildiği, anılan ihtarnamenin davalı —- tarihinde tebliğ edildiğinin ihtarnameye şerh düşüldüğü, verilen mehile nazaran davalının — tarihinde temerrüde düşürüldüğü belirlenmiş olmak hükmedilen alacak hakkında —– tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Esas davanın;
Davalı— yönünden kısmen kabulü ile —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davalı —- hakkında verilen davanın reddi kararı kesinleşmiş olmakla hakkında yeninden karar verilmesine yer olmadığına,
a-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 592,21 TL harçtan peşin alınan 4.739,30 TL ile 5.400,00 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 9.547,09 TL karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
b-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davalı —– tahsili ile davacıya verilmesine,
c-Davalı —- davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 51.616,53 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
d-Davacı tarafından yatırılan 17,15 TL ile davacı üzerinde kalan 592,21 TL peşin harç toplamı: 609,36 TL ‘nin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
e-Davacı tarafından yapılan 818,50 TL keşif ve posta masrafı ile 10.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam: 11.318,50 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 140,18 TL’sinin davalı —–tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
f-Davalı tarafından yapılan 101,20 TL posta yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 99,95 TL ‘sinin davacıdan tahsili ile davalı—– verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
g-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
2-Birleşen davanın;
Davalı —-yönünden sübut bulmadığından reddine,
Davalı—— hakkında verilen davanın reddi kararı kesinleşmiş olmakla hakkında yeninden karar verilmesine yer olmadığına,
a-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 7.425,00 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 7.365,70 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
b-Davalı—–davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 45.080,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
c-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
d-Davalı —-tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
e-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalılar Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/01/2021